Elif Çakır: Demokrasinin önüne kurulan tuzağı bozmak için...

Elif Çakır: Demokrasinin önüne kurulan tuzağı bozmak için...

‘Kabataş Yalanı'nın yayılmasını sağlayan röportajı yapan Elif Çakır, 15 CHP'li milletvekilinin İYİ Parti'ye geçmesi ile ilgili bir yazı kaleme aldı.

Çakır, "Tek kelime ile bravo CHP..." başlıklı yazısında "CHP, 24 Haziran seçimlerinin üzerinde oluşacak şaibeyi ortadan kaldırmıştır" dedi.

"İYİ Parti seçimlere girebilsin, demokrasi kazansın, demokrasinin önüne kurulan tuzağı bozmak için, CHP’nin 15 milletvekilinden feragat etmesi, gelişmiş demokrasilere sahip ülkelerde bile örneğine rastlanmayacak bir tavırdır" diye yazısına başlayan Elif Çakır, AKP Grup Başkanvekili Bülent Turan'ın CHP'den 15 milletvekilinin istifa ederek İyi Parti'ye geçmesini ikinci bir “Güneş Motel Olayı” olarak yorumlamasına tepki gösterdi.

Yalnızca Turan'ın değil tüm iktidarda yaygın olan bu kanıyı eleştiren Çakır, "Karşı partiden siyasetçi ayartmadılar. Kendi vekillerinden feragat ettiler. Ne alakası var arkadaş, 15 milletvekilinin İyi Parti’ye geçmesinin Güneş Motel Olayı ile" dedi. Çakır'ın yazısından ilgili bölüm şöyle:

Tek kelime ile bravo CHP...

İYİ Parti seçimlere girebilsin, demokrasi kazansın, demokrasinin önüne kurulan tuzağı bozmak için, CHP’nin 15 milletvekilinden feragat etmesi, gelişmiş demokrasilere sahip ülkelerde bile örneğine rastlanmayacak bir tavırdır.

Ama, fakat, lakin demeden, lafı dolandırmadan söylemeliyim ki...

Bravo CHP... Bravo....

***

Bakınız.

İYİ Parti’nin, 24 Haziranda yapılacak seçimlere katılmasının önünde çelik bir duvar gibi duran, antidemokratik engeli kaldırabilmek için 15 milletvekilini İYİ Parti’ye gönderen CHP öyle bir adım attı ki...

CHP Parti Sözcüsü Bülent Tezcan, CHP olarak 15 milletvekilini İYİ Parti’ye verme gerekçelerini öyle güzel anlattı ki...

Sandık ki, AK Parti Sözcüsü çıktı konuşuyor.

Demokrasi ayıbına imza atacak olan YSK’nın kararına karşı, AK Parti çıktı meydan okuyor.

Antidemokratik karar vermenin eşiğinde olan Yüksek Seçim Kurulu’na geri adım attıran CHP değil de AK Parti...

Neden?

E, çünkü, antidemokratik uygulamaların, mevzuatların, bürokratik oligarşinin, vesayetçi zihniyetin karşısında normalde AK Parti dururdu, böylesi demokratik hamleleri AK Parti yapardı.

E çünkü, CHP statükoyu temsil ederken, AK Parti statüko karşıtlığını temsil ediyordu da ondan...

CHP’nin bu hamlesi, olağanüstü bir süreçten geçen ve zaten dışarıda “Türkiye demokrasiden uzaklaşıyor” algısına sahip ülkemiz için iyi olmuştur.

Ve 24 Haziran seçimlerinin üzerinde oluşacak şaibeyi ortadan ortadan kaldırmıştır.

Velhasıl kelam...

CHP’nin bu hamlesi, benim “Türkiye normalleşmesi, Türkiye’nin demokrasi rayına oturması CHP’nin vereceği katkı ile mümkün olacaktır. Türkiye’de toplumsal bir uzlaşma ancak CHP ile mümkün olacaktır” inancımı bir kez daha teyit etmiştir.

Kabataş yalanını manşetlere taşıdı

Gezi Parkı direnişi sürecinde Bahçelievler Belediye Başkanı Osman Develioğlu’nun gelini Zehra Develioğlu, Kabataş’ta “100 kişilik, yarıçıplak erkeklerin saldırısına uğradığını” iddia etmiş, bu iddialar yandaş gazetelerde geniş yer bulmuştu. Daha sonra olaya ilişkin görüntülerde ise böyle bir olayın olmadığı yani Zehra Develioğlu’nun yalan söylediği ortaya çıkmıştı.

MOBESE görüntüleri, ‘içeriden' anlatımlar ve son olarak polis raporuyla çürütülen ‘Kabataş yalanı'nın yayılmasını sağlayan ‘mağdur' Z.D. ile söyleşinin altında imzası bulunan Elif Çakır’ın kendisine “Bunları bu kadın mı anlattı?” diye soran editörüne, “Konuşacak hali yoktu. Ne anlatabilirdi ki? Ama ne demek istediğini ben anladım” karşılığını verdiği ortaya çıkmıştı.