Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Şimdi tutmuş çıkmış bu bay İnce, çok da ince değil ya. Çıkmış Saray'ı yıkacakmış. Ya senin genel başkanın da aynı şeyleri söyledi. Sonra kuzu kuzu Saray'a geldi. Sen Saray'a gelme fırsatını da bulamayacaksın. Çünkü oraya gelmek ancak milletin ferasetiyle olur" dedi.

Tarsus'ta temel atma töreninde konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan özetle şunları söyledi: "Birileri palavra atar, biz iş yaparız. Zaten Mersin Devlet Hastanesi’yle biz kendimizi ispat etmedik mi? Mersin Şehir Hastanesiyle biz kendimizi ispat etmedik mi? Mersin’de şehir hastanesini yapan AK Parti iktidarı, Tarsus’ta da 600 yataklı hastaneyi yapar. Maliyeti 150 trilyonluk bu yatırım, Tarsus’u sağlıkta bambaşka bir lige taşıyacak.

Birileri farklı şeyler söylüyor. Biliyorsunuz daha önce Tarsus’a bir üniversite sözü vermiştik. Hamd olsun bu sözümüzü de verdiğimiz diğer sözler gibi yerine getirdik, imzamdan çıktı. Şimdi YÖK bu çalışmaları yürütüyor. Rektör atamalarını da imzaladıktan sonra artık üniversitemize önümüzdeki yıldan itibaren yatırımları yapacağız. Tarsus’un kendine ait bir devlet üniversitesi olacak. Buradan soruyorum

'16 YILDIR ÖTEKİLEŞTİRMEDEN ÇALIŞIYORUZ'

Biz son 16 yıldır kimseyi ötekileştirmeden, şehirlerimiz arasında ayrım yapmadan çalışıyoruz. Demokratik haklar ve özgürlükler konusunda sessiz bir devrime imza attık. Savunma sanayiinde Türkiye’yi kendi silahını, tankını, İHA’ları yapan konuma getirdik.

“Biz gelince onları yıkacağız” diyor. Öbürü ne diyor? “Biz satacağız” diyor. Birinci Köprüyü Demirel yapmıştı. O zamanki komünistler ne diyordu? “Biz birinci köprüyü satacağız” diyordu. Arkasındaki partiler satacağız diyordu. Rahmetli Özal da “satamazsınız” diyordu. İkinci köprü için de “satamazsın” dedi. Ne oldu? Neyi satıyorsun ya? Neyi yıkıyorsun ya? Bu millet sizi mezara gömer mezara. Şimdi tutmuş çıkmış bu bay İnce, çok da ince değil ya. Çıkmış Saray'ı yıkacakmış. Ya senin genel başkanın da aynı şeyleri söyledi. Sonra kuzu kuzu Saray'a geldi. Sen Saray'a gelme fırsatını da bulamayacaksın. Çünkü oraya gelmek ancak milletin ferasetiyle olur.

Bu akşam o sarayda, ben 2500 muhtarımıza iftar vereceğim. Yeni bitirdik, muhteşem bir salonumuz var. Üstünde muhteşem bir sergi salonumuz vardı. Ama bu akşam 2500 muhtarımızı orada ağırlayacağız.