Eski ÖSYM Başkanı Ali Demir'in ifadesi ortaya çıktı

Eski ÖSYM Başkanı Ali Demir'in ifadesi ortaya çıktı

ÖSYM’ye yönelik FETÖ soruşturması kapsamında gözaltına alındıktan sonra ev hapsi şartıyla serbest bırakılan eski ÖSYM Başkanı Ali Demir’in ifadesi ortaya çıktı.

Habertürk'ten Fevzi Çakır'ın haberine göre FETÖ'den gözaltına alınan eski ÖSYM Başkanı Ali Demir, tutuklama talebiyle sevk edildiği mahkemece adli kontrol şartıyla serbest bırakılmıştı. Elektronik kelepçe takılarak ev hapsinde alınması kararlaştırılan Ali Demir’in ifadesi de ortaya çıktı.

Demir’in ifadesi özetle şu şekilde:

"Başkanlığa başladıktan itibaren bu örgütün yarattığı tahribatı giderme çalıştım. Bunlarla mücadele ettim. O dönem örgüte yakın olana medya organlarına bakıldığında aleyhime çok sayıda yayının olduğu, hakkımda karalama kampanyası yürütüldüğü görülebilir. Görevim süresince bir numaralı hedefim ÖSYM başkanı olarak, sınav güvenliğini temin etmekti. Benim döneminde 6114 Sayılı yasa çıkartılarak, ÖSYM’nin sağlam bir yapıya oturtulması sağlandı. İlk defa sınav güvenliğinin önemin vurgulanması. Ve soruların sızdırılmasının suç olduğu bu dönemde gerçekleşti.

'BENİM DÖNEMİMDE SORU SIZDIRILMADI'

1 Nisan 2011 tarihinde 3’lü kararname ile ÖSYM Başkanlığı’na asaleten atandım. Ben tüm işlemlerimi devletin tüm kademeleri ile uyum halinde yaptım. Benim dönemimde, ÖSYM tarafından yapılan soruların sızdırıldığı iddiasını asla kabul etmiyorum. Hiçbir sınavın sorusu sızdırılmamıştır. En üst düzeyde önlemleri bir başkan olarak aldım. Bu sınav sorularının sızdırıldığına dair de somut bir delil mevcut değildir.

'YANLI DEĞERLENDİRME'

ÖSYM bilişim alt yapısında yapılan incelemeler, yanlı olarak değerlendirilmekte, güvenlik amaçlı alınan kayıtlar dışarıya sızdırma olarak gösterilmektedir.

'İNSANİ TEMAS'

Cumhuriyet Savcılığı’nın iddiaları arasında yer alan tepe yönetimdeki 5 şüpheli ile 121 adet telefon irtibatım hususu benim ÖSYM başkanlığım öncesindeki döneme aittir. Bu görüşmeler öğretim üyesi olarak, işimizle ilgili akademik konularla ilgili yapılan görüşmelerdir, ya da bayram kutlaması şeklinde insanı temaslardır. Bu örgüt üyeliğini asla kabul etmiyorum. Serbest bırakılmayı talep ederim.

'FETÖ ÜYESİ DEĞİLİM'

FETÖ üyesi değilim. Hayatımın hiçbir döneminde bağlantım olmadı. Herkesçe malum olduğu üzere FETÖ tarafından soruların sızdırıldığı iddia edilen 2010 yılı KPSS sınavından sonra 2010 yılı eylül ayında ÖSYM Başkanlığı’na atandım"