Anayasa Hukukçusu Prof. Dr. İbrahim KABOĞLU, CHP Milletvekilleri Haluk PEKŞEN, Namık HAVUTÇA, Bülent BEKTAŞOĞLU ve Ali Haydar HAKVERDİ ile katıldığı panelde; “hem adaletsiz davranıyorlar hem de her seferinde kandırıldık diyorlar. AKP’nin tek bahanesi kandırıldık demek ama adaletsiz AKP’nin kandırılma senaryolarına milletimiz kanmıyor. Ancak AKP kandırıldıkça ülkemiz kaybediyor” sözleriyle konuşmaya başlayan CHP’li Bülent ÖZ, şunları ifade etti:

"AKP ADALETSİZLİKLERİ YÜZÜNDEN YARGIYA GÜVEN KALMADI"

15 yıldır Ülkemizde Hukukun çiğnendiği, Demokrasinin yok sayıldığı, Özgürlüklerin kısıtlandığı bir süreç yaşıyoruz. Üstelik korku, endişe ve baskının hakim olduğu anlayışla Ülkemizi bilinmeyen bir yola doğru yönlendiriyorlar. Görevini bağımsız ve adilce yürüten yargı mensuplarını tenzih ederiz ancak Siyasi Erk yargıyı baskı altına almak istemesi ve reva gördüğü adaletsizlikler yüzünden Vatandaşımız yargıya da güvenemiyor.

"ESKİDEN YARGISIZ İNFAZ VARDI, ŞİMDİ YARGI ELİYLE İNFAZ YAPILIYOR"

Fikrini söylemek suç sayılıyor ve gazeteciler, akademisyenler susturulup, asılsız iddialar ve iftiralarla hapse atılıyor. İddianameleri günlerce hatta aylarca hazırlanmayıp, neyle suçlandıklarını dahi bilmiyorlar. Eskiden yargısız infaz diye bir kavram vardı. Fakat şimdi yargı eliyle infaz yapılıyor. Bu hukukun üstünlüğü değil, Ülkemizin düştüğü durumdur.

"2010 REFERANDUMU DARBE ZEMİNİNİ OLUŞTURDU"

2010 referandumunda, uyarılarımız dikkate alınsa ve bu yanlıştan geri dönülse, bugün fetö yapılanması bu süreçte olmayacak ve belki de hain darbe girişimini yapamayacaklardı. 
Ergenekon Balyoz davaları için savcısıyım diyenler, sonra affedin Milletim kandırıldık dedi. Fakat fetö ne istediyse vermekten vazgeçmedikleri için hain darbe girişimini yaşadık.

"ÜLKEMİZ ANAYASA İLE DEĞİL KHK’LAR İLE YÖNETİLİYOR"

Yaşanan hain darbe girişiminden sonra fetö ile mücadele edeceğiz diye getirdikleri OHAL’i, fetöyle mücadele etmek dışında Ülkemizi yönetme biçimi olarak kullandılar. Bu sebeple 20 Temmuz da AKP’nin OHAL ilan etmesi, Ülkemize darbe etkisi yaratmıştır. Ülkemizi politikaları ile yönetemeyen AKP, Anayasamızı tanımayarak, KHK’lar ile Kanun değiştirip Ülkemizi yönettiğini düşünüyor.

"DARBE GİRİŞİMİ AYDINLATILMAK YERİNE ÜSTÜ ÖRTÜLÜYOR"

15 yaşındaki Askeri Öğrenciler, 1 yıldan fazladır hapiste tutuluyor. Ama darbecilerle 12 saat içeride kalan Genel Kurmay Başkanı TBMM Komisyonuna ifadeye dahi çağırılmıyor.
15 Temmuz akşamı MİT’e gelen darbe ihbarı önemsenmiyor ama asılsız ihbarla binlerce Vatandaşımız darbeci ilan ediliyor. Üstelik MİT Başkanı da TBMM Komisyonuna ifade vermeye çağırılmıyor.
KHK ile yüzlerce akademisyen görevinden atılıyor ama sözde Akademisyen Adil ÖKSÜZ serbest bırakılıyor.
Fetöye hakikat damlası diye iltifat eden Milletvekili Bakan yapılıyor ama MİT’e sorduk siyasi fetöcü yok deniyor.
Fetöye iltifatlar düzen, ağıtlar yakan gazetecilere dokunulmuyor ama yıllarca fetö ile mücadele etmiş Cumhuriyet ve Sözcü gazetesi yazarları hapse atılıyor.
Kısacası Adalet ve Hukuk katledilirken fetönün siyasi ayağına ve gerçek fetöcülere dokunulmuyor. Üstelik darbe girişimi aydınlatılmak yerine üzeri örtülüyor.

"AKP’NİN ADALET TERAZİSİ YOK FAKAT KARARLIYIZ ADALETİ TAHSİS EDECEĞİZ"

AKP’nin Adaletsizlikleri artarak, yaşam haklarımızı engellediği süreçte bıçak kemiğe dayandı dedik ve Adalet Yürüyüşünü, Adalet Mitingini ve Adalet Kurultayını gerçekleştirdik. Siyasi kimliğimiz ve hiçbir parti bayrağı olmadan, milyonlarca Vatandaşımız ile tek bir ağızdan Adalet diye haykırdık.
Adalet yürüyüşünün ardından gerçekleştirilen Adalet Mitinginde, 15 maddelik gerekçeyi manifesto olarak ilan ettik. Adalet kurultayında 8 Panel, 77 Çalıştay ve 679 Konuşmacıyla Adalet yoktur dedik ve adaletin tahsisi için atılması gereken adımları konuştuk.
AKP’nin Adalet terazisi yok fakat kararlıyız bütün Vatandaşımız için eşit Adaleti tahsis edeceğiz.

"ÜLKEMİZ BİR KİŞİ TARAFINDAN DEĞİL PARLAMENTER SİSTEM İLE YÖNETİLECEK"

16 Nisan referandumundan önce, Ülkemizin bir kişi tarafından yönetilmesi kaos ortamı oluşturur dedik. Yargı, Yasama ve Yürütmenin tek erkte toplanması infial olur dedik. Bu süreç Ülkemizi, Hukuk Devleti olmaktan çıkarır, Demokrasiyi ve Özgürlükleri yok eder dedik.

Milletin iradesini Meclisten alıp, bir kişiye teslim etmek isteyen AKP, referandumda hayır çıkan sonucu, Anayasaya aykırı bir şekilde evete çevirmiştir. Fakat Önümüzdeki ilk seçimlerde CHP iktidarıyla, kazanan bir kişi değil Milletimiz olacak ve Ülkemiz bir kişi tarafından değil, Parlamenter Sistem ile yönetilecek.

"2019 SEÇİMİNDE ÜLKEMİZ RAHAT BİR NEFES ALACAK, VATANDAŞIMIZIN YÜZÜ GÜLECEK"

Önümüzdeki ilk seçimlere kadar Adaletin, Demokrasinin, Hukukun Üstünlüğü ve Parlamenter Sistemin gerekliliklerini Vatandaşımıza anlatacağız. Seçimden seçime değil her zaman Vatandaşımızın yanında olmaya devam edeceğiz. Doğru projeler ile yandaşın değil vatandaşın kazanması için çalışacağız.

"CHP İKTİDARINDA VERİLEN SÖZLERİN TAMAMI YERİNE GETİRİLECEK TAŞERON İŞÇİLER, ÇİFTÇİLER, EMEKLİLER GÜN YÜZÜ GÖRECEK "

Taşeron işçilerimize verilen sözlerimiz var. Kadrolarına kavuşacaklar ve Adaletsizlikleri CHP iktidarında son bulacak.
Çiftçimize verilen sözlerimiz var. Yat sahibi mazotu 1,5 TL den alabiliyorsa çiftçimiz de 4,5 TL den değil, 1,5 TL den alacak ve Çiftçimize reva görülen Adaletsizlik CHP iktidarında son bulacak.
Emeklimize verilen sözlerimiz var. %3 gibi sadaka zam ve maaşlarından yapılan kesinti olmayacak. Emeklimiz hak ettiği zammı alacak ve dertleri CHP iktidarında son bulacak.

"ATANAMAYAN ÖĞRETMEN KALMAYACAK"

Öğretmenlerimize sözümüz var. Atanamayan öğretmenimiz kalmayacak ve Öğretmenlerimiz öğrencileriyle buluşarak Adaletsizlik CHP iktidarında son bulacak.

"SÜREKLİ DEĞİŞEN DEĞİL SÜREKLİ GELİŞEN BİR EĞİTİM SİSTEMİ"

Öğrencilerimize sözümüz var. Laik ve Çağdaş bir eğitim ile öğrenim görecekler, sürekli değişen değil, sürekli gelişen bir eğitim sistemi olacak. Yurt bulamayan öğrencimiz olmayacak. Öğrencilerimizin sorunları CHP iktidarında son bulacak.

"EMEKLİLİKTE YAŞA TAKILANLARIN SORUNU ÇÖZÜLECEK"

Cumhuriyet Halk Partisi Hak, Hukuk ve Adalet sağlayacak ve CHP iktidarında Emeklilikte Yaşa Takılan kimse kalmayacak. 
Gazeteciler ve Akademisyenler haksız iftiralar ile tutuklanmayacak. Gazetecilik suç olmayacak. 
Kısaca Cumhuriyet Halk Partisi İktidarında, Yaşanacak bir Türkiye olacak.