Cumhuriyet yazarı Orhan Bursalı, CHP ve diğer partilerin Ankara odaklı olduklarını belirterek, “Yani merkezi hükümeti ele geçirmeye planlı hepsi. Ama bugün tük yönetim parametrelerinin değiştiği yeni dönemde, bence Ankara’nın ve Meclis’in büyük bir önemi kalmadı. Siyaset, millet - seçmen ekseninde sürdürülecek bir mücadeleye dönüşmüştür. Bu bakımdan muhalefet, Meclis’ten mümkün olduğunda az güç bulundurmalı, epey geri çekilmeli ve “millet ekseninde” yeniden yapılanmalıdır” dedi.

Bursalı, ‘CHP yönetimi yerel iktidarlara taşınmalı’ başlıklı yazısında, muhalefetin, yerel iktidarlar üzerinden yeniden yapılanması gerektiğini kaydetti.

CHP’nin Ankara konumlu - düşünceli - odaklı bir parti olduğunu ifade eden Bursalı, diğer partilerin de bu şekilde olduğunu, hepsinin merkezi hükümeti ele geçirmeye planlı yapılandığını bildirdi.

Bursalı, “Meclis’te var olmak birinci derecede önemli. Belki seslerini duyurması açısından küçük partilerce Meclis’te var olmak öncelik taşıyabilir. Ama bugün tüm yönetim parametrelerinin değiştiği yeni dönemde, bence Ankara’nın ve Meclis’in büyük bir önemi kalmadı. Cumhurbaşkanlığı devleti ve ülkeyi total olarak ele geçirmiş durumda” diye yazdı.

Siyasetin, millet - seçmen ekseninde sürdürülecek bir mücadeleye dönüştüğünü ifade eden Orhan Bursalı, şunları kaydetti:

‘İNCE VE TEZCAN BÖYLE DİYOR AMA...'

“Bu bakımdan muhalefet, Meclis’ten mümkün olduğunda az güç bulundurmalı, epey geri çekilmeli ve “millet ekseninde” yeniden yapılanmalıdır.

CHP’de böylesine radikal bir “fikri dönüşüm”, “yeni bir zorunlu siyaset konsepti” görmüyoruz. Henüz cılız bir millet içinde olacağız sözleri duyuyoruz, ama bir temel fikri dönüşümün parçası olarak değil. Temel siyaseti Ankara merkezli olmaktan çıkarmıyor.

İnce 1 milyon genci üye yapacağız diyor. Bülent Tezcan hayatın içinde toplumu örgütlemeye başlayacağız, CHP örgütü kanaat önderleriyle ilişkilerini güçlendirecek, diyor.

Yapın.. Ama daha önemlisi en az 10 bin toplum lideri yetiştirmektir. Bu “sosyal demokrat ideolojik kadrolar yetiştirmek” gibi klasik ve bence önemi de kalmayan anlayış ve çalışmadan farklıdır. Toplum liderleri, toplum içinde siyasi - ekonomik toplumsal mücadeleyi tabanda yürütecek olan kişilerdir.

İnce başkanın otobüsü Edirne’den Kars’a dolaşacak diyor.

Bunların hepsi yine klasik merkezi Ankara örgütlü partinin söylemleridir.

En yüksek siyasi rütbeli insanlar olan milletvekilleriyle birlikte halk içinde topyekûn yeni bir çalışma biçimini gündeme getirmiyor.

Oysa merkez, yerel olmalı, yerelle yer değiştirmeli.

YEREL İKTİDARDA YENİ YAPILANMA

İşte bu bağlamda yerel iktidarların önemi ortaya çıkıyor.

Yerel iktidarlar deyince akla ilk gelen şüphesiz belediyelerdir.

Belediyelerden yukarı doğru iktidarı inşa eden bir yeni anlayışa geçilmeli.

Her belediye, CHP yönetiminin karargâhı olmalı.

Yerel iktidar deyince sadece de belediyeleri anlamamak gerek. Belediye somut iktidardır ama binlerce soyut yerel iktidar alanı da inşa edilebilir.

Belediye seçimleri bu açıdan büyük önem taşıyor.”