Kadınlar imza kampanyası başlattı: Nafaka hakkına dokunmayın!

Kadınlar imza kampanyası başlattı: Nafaka hakkına dokunmayın!

Kadınların nafaka hakkının sınırlanmaması için bir imza kampanyası başlatan Nafaka Hakkı Kadın Platformu yayınladıkları metinde, “Tüm devlet otoritelerini ve siyasetçileri, kadınların kazanılmış haklarına saygı duymaya davet ediyoruz” ifadelerini kullandı.

Nafaka Hakkı Kadın Platformu, Medeni Kanun’un 175’inci Maddesi’ndeki nafaka hakkına ilişkin yapılması planlanan düzenlemeye karşı bir kampanya başlattı.

Kampanya kapsamında aralarında gazeteci, sanatçı ve iş insanlarının da bulunduğu 100 kadının imzasıyla nafaka hakkına ilişkin bir metin yayınladı.

Kadınların çalışma hayatından uzak tutularak ev içi çalışmaya zorlandığına da dikkat çekilen açıklamada, tüm kadınlar imza vermeye davet edildi.

‘Kadınların nafaka hakkına dokunmayın!’

Platform tarafından yayınlanan metin şöyle:

“Kadına ödenen yoksulluk nafakasının süreli hale getirilmesi ve çeşitli kriterlerle sınırlanmasına yönelik taleplerin yükselişini büyük bir kaygıyla takip etmekteyiz.

Nafaka yerine kadının iş bulup çalışması ya da nafakanın devlet tarafından ödenmesi talep edilmektedir. Oysa ki, TÜİK 2018 verilerine göre Türkiye’de kadınların istihdam oranı yalnızca yüzde 29’dur ve bu rakam gerçekte çok daha düşüktür. Eğitim ve istihdam konusunda erkeklerle eşitsiz durumda olan kadınlardan asıl olarak ev kadını ve anne olmaları istenmektedir. “Ev kadını” olarak evlilik yaşamı boyunca eş, çocuk, hasta ve yaşlıların bakımı ile uğraşmak durumunda bırakılan bu kadınlardan, boşandıkları anda mucizevi bir şekilde geçinmelerine yetecek ücretlerde işler bulmaları beklenmektedir. Devletin ücretsiz, kaliteli ve güvenilir kreş hizmetleri sağlamadığı koşullarda, çocuklara kimin bakacağından, bakıcının ya da kreşin ücretini kimin ödeyeceğinden kimse söz etmemektedir.

Hacettepe Üniversitesi’nin 2014 tarihli “Türkiye’de Kadına Yönelik Aile İçi Şiddet Araştırması”, boşanmış ya da eşinden ayrı yaşayan kadınların %75’inin fiziksel ya da cinsel şiddete, %80’inin ise duygusal şiddet/istismara maruz kaldığını göstermektedir. Kadınlar açısından tablonun bu kadar vahim olduğu bu koşullarda kazanılmış yasal bir hak olan Nafaka Hakkı’nın geri alınması, değiştirilmesi veya sınırlandırılması kadınları güçlendirecek bir adım olamaz. Aksine, evlilik sırasında ve sonrasında başta ekonomik şiddet olmak üzere, tüm şiddet ve ayrımcılık biçimlerini pekiştirip, kadınları daha da güçsüzleştirecektir.

Biz aşağıda imzası olanlar, nafaka hakkına itiraz edenlerin; ayrıca çocukların velayeti, yasal mal rejimi, kadının boşanma ve miras hakkı, kadını şiddetten koruyan 6284 sayılı yasa ve İstanbul Sözleşmesi’ne karşı yürüttükleri kampanyaları da kaygı ile izliyoruz.

Tüm devlet otoritelerini ve siyasetçileri, kadınların kazanılmış haklarına saygı duymaya davet ediyoruz. Özellikle tek seçenek olarak evlilik sunulduğu için meslek sahibi olamamış veya meslek sahibi olsa dahi çalışmasına izin verilmediği ve/veya evin tüm yükü üzerine bırakıldığı için mesleğini icra edememiş kadınların bir nebze de olsa hayata tutunmasına olanak veren yoksulluk nafakasını şu ya da bu biçimde sınırlama girişimlerinden uzak durmaya çağırıyoruz.”