Polis ev baskınında cebine altın ve para atarken görüntülendi

Polis ev baskınında cebine altın ve para atarken görüntülendi

Manisa'da polisin bir eve düzenlediği baskın sırasında, dolaptan para ve altın çaldığı iddia edildi. Ailenin olayı fark etmesi üzerine alınan eşyaları geri vermek istediği öne sürülen polis hakkında dava açıldı.

Sanık polis hakkında idari soruşturma başlatıldı; polis 10 Ekim 2016 tarihinde açığa alındı. Bugüne kadar üç duruşması görülen dava ise Ekim ayına ertelendi.

Manisa Cumhuriyet Başsavcılığı'nın yürüttüğü bir soruşturma kapsamında hakkında yakalama kararı çıkarılan R.T.’nin kaldığı ikamette yapılan aramada görevli olan polislerden A.V.H.'nin, arama sırasında evdeki ziynet eşyalarını ve bir miktar parayı çaldığı öne sürüldü. Aile, polis hakkında şikâyetçi oldu, olayla ilgili idari soruşturma başlatıldı ve şüpheli polis 10 Ekim 2016 tarihinde açığa alındı. Davanın bugüne kadar üç duruşması görüldü ve bir sonraki duruşma Ekim ayına ertelendi.

Dihaber'den Deniz Tekin'in haberine göre, polisin ev baskının ardından bahçede tutanak tuttuğu sırada ev sahipleri ziynet eşyalarının ve bir miktar paranın kaybolduğunu fark etti. Kayıp olan altın ve paraları bulmak için ev sahipleri, polislerle birlikte 1 saat boyunca evi aramasına rağmen bulamadı. Ev aramasında yer alan Salihli İlçe Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık Grup Amirliği’nde görevli polis A.V.H., ilk önce kayıp olan bileziği, ardından 1 bilezik ve 2 çeyrek altını buldu.

Ev sakinleri, polisin kayıp ziynet eşyalarını çaldığını, bunu fark etmeleri üzerine ziynet eşyalarını bulmuş gibi kendilerine verdiğini söyleyerek, şikâyetçi oldu.

KAMERAYA YANSIDI

Evde birçok polisin gerçekleştirdiği arama sırasında kadın polis bulduğu kıymetli eşyaları ev sahiplerine verirken, sanık polis ise sandıktaki poşette bulduğu altın kutularını sandığın içine atarak dağıtıyor. Bir süre sandıkta oyalanan polis, yanındaki polis gittikten sonra sandıkta aldığı bir şeyi sol cebine koyduğu görülüyor. Aramanın ardından ev sahipleri, sandıkta bulunan altınların kayıp olduğunu fark etmesi üzerine dağılan eşyalar arasında altınları arıyor. Bu sırada altınların bulunduğu sandığın yanında olan şüpheli polis, kanepenin altında bulduğunu iddia ettiği bileziği kameraya gösteriyor. Bilezik için “düşmüştür” diyor. Ev sakinleri, 1 bilezik, 1 cumhuriyet altını ve 2 çeyrek altının kayıp olduğunu söylemesi üzerine aramaya devam ediliyor.

Polisler, ev sakinlerine altınların daha önce evde olup olmadığını dair sorular soruyor. Ev sakinleri ile bazı polisler arasında kısa süreli bir tartışma çıkıyor. Aramaya ilişkin evin bahçesinde tutanak tutulduğu sırada şüpheli polis memuru, “Gelin” diyerek evin salonundaki kanepenin üzerinde arama yapıyor. Onun arkasından giden ev sahiplerinden B.T. aramayı yapan polise “Bana göre sen buraya bir şey koydun” diyor. Bunun üzerine polis, durumu inkâr etmeye başlıyor.

"GÖZÜMLE GÖRDÜM"

Ev sahibi kadının, “Hayır, hayır kesinlikle sen elinle bıraktım. Ben gözlerimle gördüm” demesi üzerine sanık polis, “Kızım sen ne diyon, hıştt. Saçmalama kızım” demeye başlıyor. B.T. yanlarındaki diğer polislere, “Abi biz daha önce buraya aramadık mı?” diye soruyor. Sanık ise çarşafı kaldırarak altınları bunun arasında bulduğunu iddia ederek, panik halde, “İftira atma” diyor. B.T. ise “Ben gözümle gördüm” diyor. Aramaya katılan mahalle muhtarı, altının bulunduğu belirtilen yerde 3 defa arama yapmalarına rağmen bir şey bulamadıklarını söylüyor. Sanık ise bulduğunu iddia ettiği altınları ev sakinlerine verdikten sonra “Allah var yukarıda, Allah belamı versin bak” diyerek evde bulunan Kuran’a el basarak altın çalmadığına dair yemin ediyor. B.T. de Kuran’a el basarak “Allah şahittir sen koydun” diyor. Sanık, B.T’ye “terbiyesizlik yapmayın” derken, ev sakinleri ise polise “Yalan söylüyor” diye tepki gösteriyor. Bir süre devam eden tartışmanın ardından polisler evden ayrılıyor.

SAVCI TUTUKLAMAYA SEVK ETTİ, HÂKİM SERBEST BIRAKTI

Ailenin altın ve paralarının kaybolduğunu söylemesine rağmen polislerin bunu tutanağı geçirmediği belirtildi. Aile, bunun üzerine altın ve paraları çaldığını iddia ettiği polis hakkında Salihli Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulundu. Suç duyurusunu işleme alan savcılık, arama sırasındaki kamera görüntülerinde yaptığı incelemenin ardından, sanık A.V.H. hakkında gözaltı kararı çıkardı.

Olaydan 10 saat sonra gözaltına alınan polisin üzerinde ve görev yaptığı araçta yapılan aramada kaybolan altın ve para bulunamadı. İki günlük gözaltının ardından savcılığa çıkarılan polis, “görevi kötüye kullanma” nedeniyle tutuklanma talebiyle Salihli Sulh Ceza Hâkimliği’ne sevk edildi.

Hakimlik, delilleri karartma, kaçma ve saklanma imkânının olmaması, tutuklama tedbirinin oranlı olmayacağı iddiasıyla polisi “adli kontrol” ve yurtdışına çıkış yasağı tedbiri vererek serbest bıraktı. Emniyet Genel Müdürlüğü İzmir Teftiş Kurulu Başkanlığı ise, idari soruşturma başlatarak A.V.H.’yi 10 Ekim 2016’da açığa aldı.

10 YILA KADAR HAPİS İSTEMİ

Salihli Cumhuriyet Başsavcılığı olayla ilgili yürüttüğü soruşturmayı tamamlayarak sanık polis memuru A.V.H. hakkında, “Bina içinde muhafaza altına alınmış olan eşya hakkında hırsızlık” suçlamasıyla 5 yıldan 10 yıla kadar hapis istemiyle iddianame hazırladı. Salihli 4. Asliye Ceza Mahkemesi’nce kabul edilen iddianamede, evde arama sırasında yaşanan hırsızlık olayı anlatıldı. İddianamede, ev sahiplerinin kayıp olan ziynet şüpheli polis memuru A.V.H. tarafından çalındığını, daha sonra ise bu kişi tarafından yerine bırakılmaya çalıştığını iddia ettikleri ifade edildi.

BİLİRKİŞİ TESPİTİ

Salihli İlçe Jandarma Komutanlığı’nın ev araması sırasında çekilen 1 saat 51 dakikalık polis kamerası görüntüleri üzerinde yaptığı bilirkişi incelemesinde, polisin evden bir şey aldığı veya sonrasında sakladığına ilişkin herhangi bir görüntü tespit edilemediğini iddia etti. Kamera, görüntüleri inceleyerek 2 sayfalık rapor hazırlayan bilirkişi ise jandarmanın belirttiği raporun tersine görüş bildirdi. Raporda, şüpheli polisin odanın yüklük olarak tabir edilen kısmında arama yaparken yatakları arar gibi oyalandığı, girdiği yüklükte 1 cüzdan bulduğu belirtildi.

Şüphelinin bulduğu cüzdanın içerisini aradıktan sonra diğer görevlilere vermeyip elinde tutarak arama yapmaya devam ettiği ifade edilen raporda, şüpheli için, “Yüklüğün üst bölümünün sağ kapağının arkasında kalan bölümden bir şeyler alarak sırtı kameraya dönükken sol eliyle sol cebine koyduğu görüldü” tespiti yapıldı. Şüphelinin içinde altın ve bileziklerin bulunduğu sandıkta eğilmiş vaziyette yaklaşık bir dakika oyalandığı tespitine yer verilen raporda, şüphelinin görüntünün, 52.05’inci dakikasında sol eline sol cebine koyduğu daha sonra bir adet bilezik kutusunu yanındaki görevlilere teslim ettiği tespitini yer verdi.

'EVDE 3 DEFA ARAMA YAPTIK; BULAMADIK'

Hırsızlık yaptığı belirtilen polis ile tartışması kameralara yansıyan müşteki B.T. savcılıkta “şikâyetçi” sıfatıyla verdiği ifadesine kaybolan ziynet eşyalarını bulmak için polislerle birlikte evde uzun süre arama yaptıklarını, ancak bulamadıklarını vurguladı. İfadesinde, şüpheli polisin kendisine, “O eşyalar kaybolmuştur. Belki annen başka yere koymuştur. Gel bi ikimiz birlikte bakalım” dediğini aktaran, B.T., “Odaya varınca şüpheli polis memuru cebinden bir kısım eşyaları çıkararak daha önce bir kaç kez aranmış olan çarşafın arasını koyduğunu gördüm. Ona ‘Dur sen oraya bir şey koydun. O altını sen aldın, sen oraya koydun’ dedim... Şu an halen 1 cumhuriyet altını ve 400 TL param kayıptır. Ben 400 TL paranın çalındığını arama işlemi tamamen bittikten sonra ve bütün görevliler evden ayrıldıktan sonra fark ettim. Bunların şüpheli polis memuru tarafından çalındığını düşünüyorum. Şikâyetçiyim” ifadesinde bulunuyor.

İddianamede, şikayetçi olarak yer alan ev sahipleri M.T. ve P.T. de benzer şekilde ifadelerine yer verildi. Arama sırasında evde olan polislerin tanık sıfatıyla cumhuriyet savcısına verdikleri ifadelerinde ise şüpheli polisin yanlış bir hareketiyle karşılaşmadıklarını savundu. Tanıklar, kaybolan ziynet eşyalarının bulunması için evde 3 defa arama yaptıklarını, ancak bulamadıklarını belirtti.

POLİS 'ZARARI' KARŞILADI

Savcı iddianamede; müşteki beyanları, tanık ifadeleri ve CD inceleme tutanakları, şüpheli savunması, arama ve el koyma tutanakları ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinden şüphelinin üzerine atılı suçu işlediği hususunda kamu davasının açılmasında yeterli delil elde edildiğinin anlaşıldığı belirtildi. Yargıtay içtihatlarına atıfta bulunulan iddianamede, şüphelinin üzerine atılı hırsızlık suçunda, mağdurun farklı kişiler olması durumunda zincirleme suç hükümlerinin uygulanmasının mümkün olmadığı ve tek bir hırsızlık suçundan cezalandırılması gerektiği belirtildi. Salihli 4. Asliye Ceza Mahkemesi’nde bugüne kadar 3 duruşması görülen dava ise Ekim ayına ertelendi. Dava devam ettiği sırada, hırsızlık yapmadığını savunan polis, buna rağmen ailenin zararının karşılanması için kayıp olan 400 TL para ve 1 Cumhuriyet altını savcılık aracılığıyla aileye verdi ancak; aile şikâyetinden vazgeçmedi.

MANİSA EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN AÇIKLAMA

"Sosyal medyada Manisa Polisi hakkında çıkan birtakım haberler ile ilgili olayın gerçekleştiği 5 Eylül 2016 tarihinde tespit edilen personel hakkında görevden uzaklaştırma işlemi tesis edilmiş, ayrıca adli ve idari soruşturmaya başlanmıştır. Halen idari soruşturması Polis Başmüfettişlerince takip edilmekte, adli yargılanması ise ilgili ceza mahkemesinde devam etmektedir."