Kılıçdaroğlu hükümete böyle dedi: Sanki Milli Eğitim'i FETÖ'ye biz teslim ettik!

Kılıçdaroğlu hükümete böyle dedi: Sanki Milli Eğitim'i FETÖ'ye biz teslim ettik!

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, CHP'nin Eğitim Çalıştayı'nda konuştu.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın "Şu anda Almanya'daki iktidar muhalefet mücadelesindeki ortak payda Türkiye'ye, Erdoğan'a saldırmak. Burada da ana muhalefetin dili terör örgütünün dili ile aynı. Tavırlar aynı. Benim milletim bunu Allah'ın izni ile yutmaz"  ifadesine tepki gösterdi. "Sanki Milli Eğitim Bakanlığı'nı FETÖ terör örgütüne biz teslim ettik. Daha düne kadar bakanlık FETÖ’nün elindeydi" diyen Kılıçdaroğlu, "Peki Allah aşkına söyleyin devlet okullarında çalışan öğretmen ne istedi de ne verdiler? Ne istediyse hiçbir şeyi vermediler" ifadesini kullandı.

4+4+4 sistemini de eleştiren Kılıçdaroğlu, "Bu işi akıl masasına yatırmak zorundayız. Eğitim sistemini allak bullak yaparak Türkiye'yi nereye taşıyacaksınız" diye konuştu.

CHP'nin Eğitim Çalıştayı'nda konuşan Kılıçdaroğlu'nun açıklamalarından öne çıkan detaylar şöyle:

"Bir ülkede eğitim, gelecek yüzyılı belirleyemiyorsa toplum geriye gider. Osmanlı'nın batışına bakın bu gerçeği bütün çıplaklığı ile görürsünüz. Eğer tarihi iyi bilirsek, tekerrür ettirmeyiz. Biz yaşanmış gerçeklerden ders alarak geleceği inşa etmek zorundayız.

Aklın merakı doğurduğu, merakın gelişmeleri tetiklediğini unutmamak gerekiyor. İnsanlığın doğuşundan bu yana sorun alanları tükenmemiştir, bundan sonra da tükenmeyecek. Her çözüm yeni sorun, merak alanlarını doğurur zaten.

O yüzden eğitimde reform sürekli olması gereken bir şey. Eğitimde reformu kimler yapmalı? Bilinen bir gerçek var; Bu işin uzmanları yapmalı. Çocuklar hepimizin çocukları.

Demek ki sorun var. Eğitimde reform yapacaklar liyakat sahibi ise sorun çözülür. Siz orada değil de sorunu görüp başka çözüm üretiyorsanız eğitimi perişan edersiniz. Eğitim çağdaş uygarlığı yakalamaktır. Eğitimde reform diye önümüze konan 4+4+4’ü kimler yaptı?  Bunu anayasa mahkemesine kadar götürdük. Bugün anneler çocuklarını okula gönderirken huzur içinde göndermiyor. Parası olan özel okula gönderiyor. Olmayan devlet okuluna gönderiyor. Bu işi akıl masasına yatırmak zorundayız. Çocuklarımız ve Türkiye için. Yapmazsak görevimizi yerine getirmemiş oluruz.

Bir üniversite rektör yardımcısı ‘Ben daha çok cahil, okumamış kesimin ferasetine güveniyorum’ diyor. Nereye geliyoruz arkadaşlar? Bunların hepsi sorgulanmalı. Öğretmeni baştacı yapmayan bir toplumun geleceği yoktur. Biz öğretmenlerimizi sürüyoruz. Okullar açılacak, binlerce öğretmenin tayini çıkıyor. Eşi bir tarafa kendi bir tarafa. Aile bölünür mü? Eğitim sistemini allak bullak yaparak Türkiye’yi nereye taşıyacaksınız.

Türkiye eğitim kalitesi bakımından 41 ülke arasında sonuncu. Çocuklarımız mı yeteneksiz? Eğitim kötü… İşin uzmanı eğitim politikalarını belirlemezse sonuç böyle olur. Adı milli olan bir bakanlıkta gayri milli eğitim yapılırsa olmaz. İyi bir insan potansiyelimiz var, öğretmenlerimiz çok iyi ama onların önü kesiliyor.

Şunu söylüyorlar: Siz terör örgütüyle aynı dili konuşuyorsunuz…Sanki Milli Eğitim Bakanlığı'nı FETÖ terör örgütüne biz teslim ettik. Daha düne kadar bakanlık FETÖ’nün elindeydi.

Onlar ne istediyse verdiler. Kendileri itiraf etti bunu. Okul istediler okul verdiler. Öğretmen istediler öğretmen verdiler. Arsa istediler arsa verdiler. İhale istediler ihale verdiler. Üniversite istediler üniversite verdiler.

Peki Allah aşkına söyleyin devlet okullarında çalışan öğretmen ne istedi de ne verdiler… Ne istediyse hiçbir şeyi vermediler.

Paralel eğitim sistemi kurdular. Biz bunu dile getirince rahatsız oluyorlar. Siz rahatsız olun diye bunları söylüyoruz zaten. Milli eğitim bakanlığını terör örgütüne teslim eden hükümete ne diyeceksiniz?"