Nagehan Alçı özür diledi: Ülkemiz hiçbir zaman hukuk devleti olmadı!

Nagehan Alçı özür diledi: Ülkemiz hiçbir zaman hukuk devleti olmadı!

Yandaş gazeteci-yazar Nagehan Alçı, Anayasa Mahkemesi'ni övdüğü ifadeleri için okurlarından özür diledi.

Yandaş yazar Nagehan Alçı, HaberTürk'te yer alan köşesinde bugün "Eğer tespitlerimizin isabetli olduğu netleşirse bundan büyük haz duyar ve bunu da tekrar tekrar ifade etmeye bayılırız. Fakat söylediklerimiz doğru çıkmazsa ve tespitlerimiz yanlışlanırsa da bu hakikatin üstünü örteriz. Bu gerçeği yok sayarız. Ben kendi adıma bu riyakârlığı reddediyorum ve bugün siz okurlarımla ciddi şekilde yanıldığım cümlelerimi paylaşmak istiyorum" ifadelerine yer verdi.

Zühtü Arslan ve Anayasa Mahkemesi'ni övdüğü için okurlarından özür dileyen Alçı, "Hepinizin huzurunda itiraf ediyorum ki ben bu cümleleri köşemde ifade ederken yanlış yapmış ve yanılgı içine düşmüşüm" dedi. 

İşte yazıdan ilgili bölümler: 

Ben 2 Mayıs 2019’da bu köşede aynen şöyle yazmıştım:

“Zühtü Arslan başkanlığındaki Anayasa Mahkemesi kurumunun 2019-23 döneminde vereceği kararlarla Türkiye’yi özgürlükçü hukuk devleti olma rotasına doğru çekeceğine kalpten inanıyorum”

Sadece bu cümle de değil mesele. Geriye doğru son üç senelik arşivim incelendiğinde sık sık benim Zühtü Arslan ile Anayasa Mahkemesi’ni öven ve savunan satırlarıma rastlayabilirsiniz.

Evet, sevgili okurlarım bu satırları kaleme aldığım için sizlerden özür diliyorum.

Hepinizin huzurunda itiraf ediyorum ki ben bu cümleleri köşemde ifade ederken yanlış yapmış ve yanılgı içine düşmüşüm.

Temennilerini tespit olarak yazıp sürekli yanılan ama bunu itiraf edemeyip bugün iyice marjinalleşen Babıali gazetecilerinden farksız hissediyorum kendimi bu ve benzeri cümlelerimi okuyunca.

Tek farkım o eski kuşak gazeteciler yaptıkları hataları ve yanlışları hala itiraf edemiyorlar. Ben ise kabul ediyorum.

Bir gazeteci temennilerini tespit diye yazmamalı ama ben yazmışım. Zühtü Arslan ve Anayasa Mahkemesi’ne güvenmiş ve inanmıştım çünkü.

Anayasa Mahkemesi’nin dünkü Osman Kavala kararından sonra artık bu yazdıklarımın tam tersini düşünüyorum.

Türkiye’nin özgürlükçü demokratik hukuk devletine yönelmesi sürecine Zühtü Arslan ve AYM’nin herhangi bir önemli katkı yapacağına artık inanmıyorum.

Anayasa Mahkemesi raportörünün Kavala konusunda ortaya koyduğu metni okudum. Evrensel hukuka ve adalete son derece uygun ve gayet ikna edici argümanlara sahipti.

Fakat buna rağmen Anayasa Mahkemesi bu başvuruyu reddetti. Tıpkı Nazlı Ilıcak ve Ahmet Altan kararlarını reddettiği gibi. Kavala ve Altan kararı oy çokluğuyla Ilıcak kararı ise oybirliğiyle reddedildi.

***

Hele mahkemelerin mahkemesi konumunda olan Anayasa Mahkemesi’nin bu bağlamda önemi çok büyük. AYM bütün yurttaşların özgürlük ve hukuk güvencesidir.

Ama maalesef Türkiye’de artık bu sözler teoride kaldı. Yazdıklarım sadece temenni. Asla pratiğe geçmeyen hayaller bunlar.

Bu satırları yazarken çok üzgünüm ama hakikat bu. Ülkemiz hiçbir zaman hukuk devleti olmadı. Hep devletin hukuku geçerli oldu.

Şimdi de öyle devam ediyor ve AYM’nin de bu duruma bir itirazı yok gibi gözüküyor.

Yeniden siz okurlarımdan tüm bu yazdıklarımdan dolayı özür diliyorum...