YURT Gazetesi'nin 'Ankara Gündemi' köşesinde dünya gündeminden yurt gündemine bir bibirinden çarpıcı analizler yer aldı. 

"Dörtgen kutuplu dünyada kim büyük devlet?" başlığı ile yayınlanan köşe yazısında 'Tek kutuplu dünya'dan 'dörtgen kutup'lu dünyaya geçişin analizi yapıldı. Daha sonra AKP'nin cemaatlerle ilişkisine, Saadet Partisi Genel Başkanı Temal Karamollaoğlu'nun Abdullah Gül çıkışının perde arkasına değinildi. Ankara Gündemi köşesinde, "Tarikatlar AKP’den Fethullah Gülen ile yaşanan balayı döneminin rövanşını alıyor" ifadelerine yer verildi.

İşte o yazının tamamı:

ABD ve Başkan Trump biz büyük devletiz diyor. 
Başkan Trump’a, Başkan istediğimizi yaparız diyen bir CIA ve Pentagon var.
Büyükelçiliği Kudüs’e taşıyacağım kararı bunu tezahürü.
Suriye’de aynı anlayış 30 bin kişilik sınır ordusu YPG’nin PKK ile iç içe olduğunu bile bile böyle bir karar alındı.
Ben büyük devletim yaparım diyor. İsrail yaparsın diyor. 
Sonuç ortada.
Dünkü cevabımız da…
Büyük devlet Birleşmiş Milletlerdeki oylamada arkasında 9 oy buldu. 
Kudüs oylamasında 128 ülke karşısında yer aldı. 
Sonuçta ABD küçük devlet oldu.
Dünya artık tek kutuplu değil. 
Soğuk savaş dönemindeki gibi ABD ve Rusya eksenli iki kutuplu hiç değil.
Dünya şimdi dörtgen kutuplu..
Irak’ta olanları biliyoruz, ABD’nin elini attığı her şey kötü bitiyor.
Güçler dengesinin değiştiğinin farkında değil. 
Ya da farkında siyasi kadrolar bunun böyle olmasını istiyor.
Bu hareketlilik ve Orta Doğudaki Kaos ortamı askeri ve siyasi kadroların yerini korumasında etkili bir yöntem.
FETÖ kalkışmasından sonra tüm istihbarat zaafları ortaya çıkmasına rağmen kadrolar ülkemizde korunmaya devam ediyor. 
Hem askeri hem siyasi hem de istihbarat kadroları “dere geçilirken at değiştirilmez” denilerek yerlerini korudular.
AKP içerisindeki Kürt kökenli siyasetçiler kendi aralarında toplandılar ve Suriye’de Kürtlere silahlı müdahale gerekir mi? Tartışmasını yaptılar.
Bölgenin aşiret liderleri MHP, AKP ittifakından rahatsızlıklarını tam olarak anlatamadılar…
Ve Afrin işi çıkınca ne yapacaklarını bilemez duruma geldiler. Şaşkınlar.
Bakalım ne yapacaklar…
✶✶✶
Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu’nun 17 Ocak günü yapmış olduğu basın toplantısı Nakşibendi Tarikatlarının eskisi kadar AKP’nin yanında olmadığının göstergesi. 
Tarikatlar AKP’den Fethullah Gülen ile yaşanan balayı döneminin rövanşını alıyor iktidardan…
Merkez medya basın toplantısını görmezden geldi. 
Temel Karamollaoğlu’nun Abdullah Gül’ün adaylığı ile ilgili yapmış olduğu açıklamalar son derece önemli. 
Bu konuşmalar ve anketler Tayyip Erdoğan’ın işinin 2. Tura kalacağını gösteriyor.
Toplantıya Fehmi Koru’nun katılması toplantıyı başka açıdan da daha  önemli bir hale getiriyor.
✶✶✶
ABD’den sert çıkış.
“Türkiye’nin NATO üyeliği sorgulanmalı.”
Bu söz Cumhuriyetçi senatör Ben Sasse’ye ait.
Özgürlükler evi (Freedom House) 2018 raporunda Türkiye’yi özgür olmayan ülke kabul ediyor. Konuşmalar bu rapor doğrultusunda yapılıyor.
Toplantının ev sahibi Amerikan Girişimcilik Enstitüsü.
OHAL kararının 17 Ocak 2018 tarihinde yapılan yeni yılın ilk MGK toplantısından ele alınarak Hükümete 3 ay daha uzatılması kararının tavsiye edilmesinden sonra açıklanması önemli.
Ülkemiz daha ne kadar OHAL ile yönetilebilir.
Tüm dünya bu süreci takip ediyor.
Bunun son uzatma olmasını dilemekten başka elimizden bir şey gelmiyor.
Dualarımız Afrin’deki yiğitlerimiz ve Vatan evlatlarıyla…
Birlik ve beraberliğe her zamankinden daha çok ihtiyacımız var.
Ama iktidarın da bunu günlük politikaya alet etmemesi koşuluyla…