Yandaş medyanın silahşörlerine bırakılsa Türk ordusu çoktan Suriye'ye girmişti.
Hem de Yavuz Sultan Selim'in girdiği yerden:
Mercidabık.
Ağustos 1516.
Önce Andolu'daki Kürt ve Türkmen Aleviler bertaraf edilecek sonra da ver elini Emevi Camii.
Sonrası malum: Kahire'den halife olarak dönmek.
499 yıl sonra hikaye aynı.
Ama ortada bir sorun var :
IŞİD lideri Bağdadi 'Mercidabık benimdir' diyor.
Orduya 'Suriye'ye gir' talimatını veren Cumhurbaşkanı Erdoğan harita üzerinde Mercidabık'ı işaretlemiş ve 'IŞİD'in Türk sınırına yaklaşmasına izin vermeyin' demiş.
Hani şu 100 kilometrelik bölge.
Orada şimdi Nusra, ÖSO ve benzeri terör örgütleri var.
Yani Türk ordusu bu örgütleri IŞİD'ten korumak için oralara girip yerleşecek.
30-40 kilometre derinliğinde tampon bölge.
Amaç o bölgede bulunan terör örgütlerini Suriye ordusunun beklenen operasyonundan korumak.

Yani Türk ordusu fiilen  Suriye ordusu ile karşı karşıya gelecek getirilecek.
Peki neden?

Size soruyorum yandaş medyanın süper zeka stratejistlerine.
'Alevi Esed' dediniz dünyanın tüm ruh hastalarını Suriye'ye taşıdınız.
Bir ara 'IŞİD'in arkasında Esed var' dediniz.
Olmayınca  PYD'yi Esad'a karşı ayaklandırmaya kalkıştınız.
Bu da olmayınca 'PYD Esed'in adamları' dediniz.
Sonra bir baktınız hem  IŞİD hem de PYD Esad'a karşı savaşıyor.
IŞİD her gün onlarca Esad askerini öldürüyor ve Suriye'nin neredeyse %30'nu işgal ediyor.

PYD ise sizin deyiminiz ile Kürt devleti kuruyor.
Ne kadar da zavallısınız.
Şikayet etme hakkınız yok.
Kürt devleti kuruluyorsa nedeni sizsiniz.
Suriye parçalanıyorsa bunun da nedeni sizsiniz.
Suriye, Irak, Lübnan, Yemen, Mısır, Libya, Kuveyt, Suudi Arabistan ve daha bir çok yerde ruh hastaları insanları öldürüyorsa bunun da nedeni sizsiniz.
O ruh hastalarını yaratan, sapık ideolojilerle besleyen, para ve silah veren ve 'gazanız mübarek olsun' diyen sizsiniz.
'Yolunuz Selim'in yolu olsun' gazını veren de sizsiniz.
Yani sorun PYD, IŞİD ya da Esad değil sizsiniz.
Enine ve boyuna aynaya bakarsanız tüm gerçekleri görebilirsiniz.
Görmek isterseniz.

Aksi takdirde buyurun girin Suriye'ye.
500 kilometre sınır boyunca PYD ile savaşın.
Hatta buradaki Kürtleri de yok edin.
Gücünüz yetmezse IŞİD'ten yardım isteyin.
Sonra da 400 kilometre boyunca IŞİD ile savaşın.
Gücünüz yetmezse Nusra, ÖSO ve diğerlerinden yardım alın.
Baktınız bu iş çok eğlenceli hükümet kurma defterini kapatın ABD ve tüm Batıya savaş ilan edin.
Hayatımda bu kadar aptalca masallar duymadım.
Benden söylemesi : O çok sevdiğiniz Körfez'in kral, emir ve şeyhleri bu masallara çok kızar.

Bu coğrafyada öldürülecek daha çok Şii ve Alevi var.
Akıl verir gibi olmasın ama bence en iyisi bu işi İsrail ile yapın.
Oradaki yandaşçılar sizden çok daha cesur.
Türkiye'nin gizli toplantılarını yazacak kadar.
Suudi Kral ve Katar Emiri kadar onlar da Türkiye'yi çok sever.
Yavuz Selim'in coğrafyası onları da ilgilendiriyor.
Nil'den Fırat'a kadar.

Ama içinde Sünni, Şii, Alevi, Ezidi, Süryani Arap, Kürt, Türk, Ermeni ya da başka insanlar olmayacak.
Temizlik işi birilerine ihale edildi, o da teşaron olarak IŞİD'i kullandı, kullanıyor.

Buna da 'gaflet ve dalalet ve hatta hıyanet' denir.
Hem de en rezil olanından.
Bedeli çok ağır ama hesabı da mutlaka sorulur.
Şimdi olmazsa da  öbür dünyada.
Allah korkunuz yok ama yine de olsun.
Sizi gidi vicdansızlar.