Kesin sonuçlar bugün açıklanır ama Tahran'dan gelen haberlere bakılırsa İran seçimlerinde reformcu adaylar başta Tahran olmak üzere ülkenin her yerinde büyük zafer kazandı. Muhafazakârın kontrolündeki 290 sandalyeli meclis bugünden itibaren reformcuların yönetiminde  olacak.
Özet olarak  İran halkı Cumhurbaşkanı Ruhani'nin iç ve dış politikasına mutlak destek verdi.
Ruhani içte 'daha fazla özgürlük' diyor.
Özellikle kadınlar ve gençler için.
Dışta ise batı ile uzlaşma ve batının teknolojisinden  yararlanmanın  ülkesi ve halkının geleceği  için gerekli olduğuna inanıyor.
Yakında İran bölgenin belki de en önemli siyasal ve ekonomik gücü olabilir.
Batı'da herkes İran'a açılmanın hesabını yapıyor.
Peki, bizdeki durum ne?
Ruhani'nin tersine içte ve dışta herkesle kavgalı ve herkese düşman bir iktidar var.
Ülkenin bütün kurumları tartışmalı.
Ordu, MİT, emniyet, yargı, üniversiteler ve ele geçirilen medya.
'En büyük müttefik' ABD  ve onun müttefiki AB ile ilişkilerde çok ciddi sorunlar var.
Ülkenin bir tek derdi var: Başkanlık konusu!
Baskın bir seçimle bu iş de çözülür.
Fırsat bu fırsat ABD herkesi  İncirlik üssüne 'buyur' ediyor ama iktidar oralı değil.
BAE, Katar ve Suudi Arabistan'dan 20-20-30  asker ve 3-3-4 uçak geldi.
Cuma akşamı Halk TV’de Uğur Dündar'ın Halk Arenası vardı.
Bu konu açılınca ben de 'Bu Süzmeler Türkiye'yi IŞİD ve Esad'a karşı korumak için geldiler' dedim.
Normalde bu tipler için çok daha ağır sözler kullanırım ama RTÜK ceza verince 'uslu' olmaya özen gösteriyorum.
Üstadımız Dündar 'Peki bu süzme yoğurttan bir cacık olur mu?' diye sorunca ben de 'Hıyarlara bağlı' dedim.
Evet, hıyarlara  bağlı.
Adamlar Çengelköy yerli hıyarlarına benzemez.
İncirlik üssüne geldiler iki gün sonra binlerce IŞİD'çi en ağır silahlarıyla sınırın sıfır kilometresinde bulunan Tel Abyad kasabasına saldırdı ve birçok yeri ele geçirdi.
Ama Süzmeler IŞİD'in saldırısını görmedi, müdahale etmedi ve seyirci kalmayı tercih ettiler.
Oysa IŞİD'e karşı savaşmak için gelmişlerdi.
Belki de IŞİD saldırırken bu hıyarlar cacık olma yolundaydı.
İyi de 'Baş Cacıkçı' Amerikalılar ne yapıyordu?
Cacığa nane katıyorlardı!
Pis oyun dedikleri böyle bir şey.
Binlerce IŞİD'çi tank, top, zırhlı araç ve bilumum silahlarıyla saldırıyor ama 'Baş Cacıkçı' onları görmüyor.
Oysa ne demişti Ankara’ya?
'Kusura bakma benim müttefikim PYD'.
İyi ama Tel Abyad’da PYD var!
Oyun içinde oyunlar.
Baş Cacıkçı'nın havada onlarca belki de yüzlerce casus uçağı ve uydusu var ama Rakka'dan yola çıkan binlerce IŞİD'çinin Tel Abyad ya da Suriye ve Irak'ta farklı yerlere saldırmasını görmüyor.
Oysa bırakın kuşu isterlerse uçmayan sinekleri bile tespit eder vurabilirler.
Bu işler böyle.
IŞİD ve NUSRA en tehlikeli terör örgütü ama  gerektiğinde 'bizim öfkeli çocuklarımız' olabiliyorlar.
Batının ve batıyla yatağa girenlerin ikiyüzlü karakteri.
Baş Cacıkçı en büyük hıyar.
Hem de hormonlu.
Hormonlu hıyardan yapılan cacık, vıcık vıcık olur.
Ekşime yapar.
Halife Hazretleri Bağdadi'ye hiç dokunmaz.