HSBC Türkiye elde kaldı

HSBC, 2015 yılının başlarında aralarında Türkiye’nin de olduğu dört ülkeden çıkacağını açıklamış ve talipleriyle görüşmelere başlamıştı. Bu satış kararı, sektör için sürpriz olmadı bankanın bir süredir attığı adımlar sorun olduğunu gösteriyordu. Kulisler ve resmi açıklamalardan öğrendiğimiz kadarıyla, bankaya bugüne kadar Hollanda merkezli ING Bank, Hüsnü Özyeğin’in sahibi olduğu Fibabank ve Katar National Bank talip olmuştu. Bu listede yer alan ING Bank, bir süre önce görüşmeleri askıya aldığını açıklamıştı. Nedeni ise Demirbank’ın TMSF’ye devri sonucu açılan davada Türkiye’nin mahkum olması ve tazminat ödemek zorunda kalması gösterildi. Çünkü, HSBC Türkiye, Demirbank’ı TMSF’den satın almıştı. Katarlılar da işi yavaştan almaya başladı çünkü onlar da Finansbank’ın da sahibi olan Yunan NBG’yi satın aldı. Haliyle de Finansbank aracılığıyla Türkiye pazarına girmiş oldular.

Son aldığım bilgiler, Özyeğin’in de satıştan vazgeçtiğini gösteriyor. Zira, HSBC yöneticileri kısa bir süre önce birim müdürleriyle bir toplantı yaparak “Satıştan vazgeçtik, çalışmalarımıza devam ediyoruz” açıklaması yapmış. HSBC’yi bu karara iten birkaç neden var. Birincisi banka, Brezilya’daki varlığını Ağustos 2015 yılında 5.2 milyar dolara

satarak elini rahatlattı. Bu satışın ardından HSBC CEO’su Stuart Gulliver, Türkiye’deki satış sürecinin uzayabileceği mesajını vermişti.

Peki, Türkiye’de önemli bir varlığa sahip olan banka neden satılamadı? Sorulması gereken soru bu… Dünya finans piyasalarında yaşanan tedirginlik ‘neden listesinin’ başında yer alıyor. Bu kaygı 2016 itibarıyla daha da arttı, analistlerden art arda gelen olumsuz yorum ve öngörüler, dünyayı yeni bir finansal krizin beklediğinin sinyallerini veriyor.

Diğer bir neden ise HSBC’nin satış için öne sürdüğü şartlar… Banka içinden aldığım bilgiye göre, HSBC satışın içine kurumsal müşterilerini koymayı tercih etmiyormuş. Bunu açalım isterseniz… Biliyorsunuz banka, 2014 yılında ‘yeterince kar edemediği’ ticari müşterilerinin önemli bir kısmıyla yollarını ayırmış daha büyük şirketlerle özel olarak ilgileneceğini açıklamıştı. İşte bu müşterilerine verdiği hizmetleri, İngiltere üzerinden yapmaya başlamış. Yani bankanın büyük müşterilerine kullandıkları krediler genel merkez üzerinden yapılmaya başlanmış.

Bankacılık çevreleri HSBC’nin bireysel bankacılıkta beklediği ivmeyi yakalayamadığını, gelirinin önemli bir kısmını kurumsal müşterilerden elde ettiğini söylüyor. Bu durum sık sık haberlere de konu olmuştu. Hal böyle olunca yani HSBC en çok kar ettiği birimi kendisinde tutup taliplerine geriye kalanları vermeyi tercih edince talipliler de ‘iştahını’ kaybetmiş. HSBC’nin, Türkiye Bankalar Birliği’nin verilerine göre, 2014 Haziran itibarıyla 291 şubesi ve 5 bin 479 çalışanı var. Umarız bu süreç kazasız atlatılır ve binlerce kişi işini kaybetme tehlikesi yaşamaz.

Önceki ve Sonraki Yazılar