Önce kendimize vurarak başlayalım, ki çok küçük hataları bile görmezden gelmemeye çalıştığımızı anlamaya çalışsın birileri... Yıldız Yokuşu’nda eski Süslü Karakol’un hemen karşısına düşen alan Ihlamur Parkı... Bu arada Süslü Karakol gibi tarihi bir binanın çoktandır bir kebapçı olduğunu ve rezil bir dış cepheye sahip olduğunu bir kez daha hatırlatalım. Ve örgütlü olunmadığında tarihin nasıl yağmalandığının bir canlı örneği olarak dursun öyle berbat şekilde karşımızda! Ihlamur Parkı, bugünlerde Beşiktaş’ın en temel gündemi... Zira yağmaya açılmak üzere... Mesele de biraz karmaşık, zira alan çok hisseli bir özel mülk. Arka tarafından bir cami, bir Kuran kursu var, yola bakan kısmında ise birkaç tarihi olan nişangah bulunuyor. Ayrıca parkın altında da tarihsel altyapı mimarisi olduğu söyleniyor. Ve zaten SİT alanı statüsünde... Ama yasal prosedür açısından Beşiktaş Belediyesi’nin bu meselede bir sorumluluğu yok. Ama Beşiktaş Belediyesi öyle garip bir belediye ki, her halkla buluşmalarında olayı bir rezalete çevirmekte, hiç gerek yokken kriz yaratmakta oldukça mahirler... 
Durduk yere kriz yaratmak   SİT alanı olmasına rağmen ‘tapulu özel mülk’ statüsünde gösterilen park için, belediyenin araziyi kamulaştırmak istediği fakat 57 milyon liralık kamulaştırma bedeli ödemesi gerektiği iddia ediliyor. Belediye de parkı kamulaştırmak istiyor ama o kadar para yok. Belediye zamanında buraya 5 milyon TL ayırmış, ama mülk sahiplerinin bilirkişiye belirlettiği rakam bunun 11 katından fazla... Ihlamur Parkı Dayanışması üyeleri, ilk olarak imarsız SİT alanı statüsündeki araziye bu fahiş bedelin nasıl belirlendiğini, bu konuda gönüllü danışmanlık yapabilecek üniversiteler, akademisyenler, sivil toplum örgütlerinden destek alınıp alınmadığını bilmek istiyor. Beşiktaşlılar, parkın kamulaştırılmasını, park olarak kalmasını talep ediyor.    Doğal olarak Beşiktaş Belediyesi’ni yanlarında görmek istiyorlar. Hani belediye CHP belediyesi ya, halkı anlar diye bir düşünce oluşmuş. Suçları hâlâ umutsuz vakadan bir umut beklemek!.. En azından bir kısmı böyle iyiniyetli, Beşiktaşlılar’ın önemli bir bölümü ise zaten çoktan umudu kesmiş.  Protokol adamları, halkı niye sevsin ki!   Niye mi? Zira işbaşına geldiği günden bu yana, neredeyse her demeci, her icraatı bir mesele Murat Hazinedar’ın... Zaten CHP’den kim aday gösterilirse gösterilsin seçilmesi garanti bu seküler ve sol eğilimli ilçede, ilk icraatı grevdeki Beltaş işçilerine dışarıdan getirilen (bir söylentiye göre pek sevdiği Büyükşehir Belediye Başkanı’nın adamları) haydutları saldırtmasıydı. İşçilere sopalarla saldırdılar kafa göz yardılar. Sonra durumu toparlamak için çok uğraştı CHP Beşiktaş İlçe... Bu rezaletten ya önce, ya sonra yalan olmasın, Gezi Direnişi’ndeki vahşi polis saldırısını yöneten ‘emir kulu’ İstanbul Valisi’ni, direnişin odağı Beşiktaş’ta kırmızı halı ve bandoyla karşıladı. Millet sinirlenince verdiği tepki, “Koskoca vali, ne yapsaydık?” gibisinden saçma sapandı. Bu da kesmedi beyzadeyi, yine pek bir kanka olduğu ve yine Gezi Direnişi’nde yaşanan tüm insanlık dışı olaylardan sorumlu İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı’nı ağırladı.  Pokemon’un Roket Takımı!    Beşiktaş Belediyesi ile ilgili tüm yolsuzluk iddialarına burada değinmeyeceğim, zira bir aylık gazeteyi doldurur, ama sosyal demokrat olduğunu iddia eden bir partinin üyesine yakışmayacak itici ve sevimsiz davranışlar ve demeçlerden bir demetle devam edelim... Beşiktaş Belediyesi’ndeki bürokratik yapı, kısaca şöyle işliyor. Gidin, bir talepte bulunun, bu talep kişisel çıkar değil, hani semti güzelleştirmek, bir etkinlik, o bu olsun, hiç sizi reddetmiyorlar, hatta bizzat pohpohlayıp, birilerine havale ediyorlar. Ondan sonra maymun oynatır gibi oynatıyorlar Beşiktaş’a bir güzellik yapmak isteyeni... Söz gelimi kültür-sanat etkinlikleri bir firmada... Sebep? Saatlerce ‘ihaleye çıktık, odur budur’ diye anlatırlar. İyi de kardeşim apartman başına bir sanatçı, bir akademisyen düşen bu ilçede, bırak da kültür-sanat etkinliklerini beleşe bu insanlar yapsın.. Yok, olmaz, illa ki bir firma çöplenecek... Mesela bir star getirilip astronomik bütçe verilecek ki, birileri de nemalansın... Böyle bir ekip işbaşında, pek bir işbitirici... Mesela sanatsal etkinlik yapıyorlar, mesela Hülya Avşar kalp malp yapıyor, yine birilerinin eşi dostu para kazanıyor! Böyle bir takım ruhu ki sormayın, sanki Pokemon’un Roket Takımı, ama pek sevimsizi...  Seküler Beşiktaş’ta Kutlu Doğum Haftası!    Etkinlerden birkaç örnek hemen... Bayram yürüyüşlerinde bıraksın da halk laikliğe vurgu yapsın, yok!.. Şakşakçılarıyla otobüsün üzerinde kendi reklamını yapsın! Sonra umreye gitsin, işçileri zorla havalimanına kendisini karşılamaya getirtsin... Bir Cemaat uydurması olan Kutlu Doğum Haftası’na para döksün, yüzde 85’i seküler olan Beşiktaşlı’nın vergileriyle karşılasın...   CHP Parti Merkezi’nin ‘Kent Konseyi’ni AB normlarına uygun biçimde hayata geçirin’ uyarısını kulak arkası etsin, üç-beş kolpayla Kent Konseyciliği oynasın... Kafa böyle çalışıyor zira... Türkiye’nin en ilerici ilçelerinden birinde, CHP’nin en kötü yerel yönetim uygulamalarından biri, partiyi bitirecek ama ne hikmetse dokunulamıyor!  AKP’den farkı mı? Ara ki bulasın!    İşte kafa böyle çalışınca, ekip böyle seçilince, Beşiktaş Belediyesi de Ihlamur Parkı’nda AKP iktidarı kadar madara oluyor. Ne hacet valinin parka Çevik Kuvvet göndermesine, orada Beşiktaş Belediyesi Zabıta Müdürü ve onun kabadayıları var, halktan gelen vergilerden maaş alanların halka nasıl saldırdığını Yurt’un internet sitesindeki videodan izleyebilirsiniz. Oradaki sivil giyimli, başkana yaranmak için gençlere saldıran bir-iki tip var ya, onlar da ‘sosyal demokrat’ bilin ha!   Bir kez daha söyleyelim, Beşiktaş hiç bu kadar Beşiktaş’tan kopuk bir belediye ekibi görmemişti. Belediye Meclisi’ne gelen halka kapılarını kapatan, parkını korumaya çalışan mahalleliye saldıran bir CHP belediyesi var Beşiktaş’ta... Beşiktaş’ı berbat edebilir, ama Beşiktaş’ın seküler ve ilerici ruhunu ezemez bu böyle biline... Ha bundan sonra Beşiktaş’ta CHP odunu gösterse seçimi kazanır mı? İşte o yaş!.. Bu da biline!..