Zavallı Mehmetçik...
Vatanı, Milleti koruyacağım diye kendisi korunacak hale geldi ya!
Silahlı kuvvetlerde,
Karargâh bölükleri vardır.
Bu bölüklerin asli görevi,
Savaşa giden “Eratın” her türlü ihtiyacını gidermektir.
Bunun içine yemek yapmak da dâhil.
Karavana yemeği işte yapılan bu yemektir.
Hangi “kansız ve vicdansız” yöneticiler,
Yemek işini dışarıya ihale ediyorlar?
İhaleyi alan “kansızlar” da Mehmetçiği zehirlemeye
devam ediyorlar!
Aylardır hastanelere taşınan binlerce Mehmetçiğe,
Sn. Gn. Kur. Başkanının ziyaret ve açıklamasını
duymadık!
Aklıma gelmiyor değil;
Bu işi yapanlar, çocuklarına çürük raporu alanlar
olmalı.
İşte bu kansızlara zehirli kan;
Arayıp,
Bulup,
Enjekte etmek gerekmez mi?
TSK...
1950 den sonra;
Türk silahlı Kuvvetleri demeyi içime sindiremiyorum.
Milli Kurtuluş Savaşı’nı veren ordunun başına Türk
ne kadar da yakışıyordu.
Sonra,
NATO’nun ordusu,
Daha sonra da küresel güçlerin ordusu olmadık
mı?
Düşünsenize;
Kozmik odayı Gn. Kur. Başkanımızın eliyle, küresel
güçlere vermedik mi?
Şimdilerde;
Rütbesiz eratın dışında,
Hiç bir rütbeliye güven kaldı mı?
Zavallı Mehmetçiğe de hastanelere taşınmaktan
gayrı ne kaldı?
Hep derim;
Yıl 1938 saat dokuzu beş geçeden beri,
Bu ülkeyi yöneten
Asker
Sivil
Bürokrat...
Hepsinden şüpheliyim.
Hepsinden şikâyetçiyim.
Kansızlara kan arattıkları için...