Süleyman Karan

Süleyman Karan

Kazmanın SAP'ı evrimin çöpü...

Son olarak eski ortakları, Paralel Devlet'in en büyük gazetesi Zaman'a çöktükten sonra, arpa karşılığında yalan uydurmak ve hakaret etmekle görevli Yeni Türkiye'nin sözde gazetecileri, uyduruk haberler yapmakta birbirleriyle yarışa girişti. Bu yarışın sebebi mesleki ahlak ya da bilgi paylaşmak değil tabii, en ahlaksızca ve aptalca haberi kim yapar rekabeti... Seviye yerin dibinde olduğundan motivasyon da bu... Bu konuda beklenmedik bir atak yapan yandaş medyanın 'amiral gemisi' (gemi değil de daha çok atık taşıyan mavna ya, onlar öyle diyor), en düşük seviyeli yandaşlara, yani bayağı yerin altındakilere, mesela Takvim, Güneş ve Akit'e nal toplattı. Kimse o editör, son yılların 'en meslek ahlakından yoksun ve zeka özürlü yandaşı' ödülü verilmeli, arpasına arpa eklenmeli...

Zeka geriliğinden motivasyon


Bu müthiş gazeteci, haberi Zaman'da SAP yazılımı kullanılması üzerine kurmuş! Zeka fukaralığını ve kültür geriliğini kısaca özetleyelim: SAP sistemlerini Boydak Holding, Kaynak Holding ve İpek Koza Grubu gibi büyük şirketlerde de kullanılması terör örgütü bağlantısına delilmiş. Büyük olasılıkla Sabah'ın finansörleri olan yancı şirketlerde de, dünyanın pek ço şirketinde kullanılan, dünyanın en bildik yazılımıyla ilgili yapılan haber bu işte... Öbür gün artık maymuna döndükleri için haberi siteden kaldırdılar, ama bu kez de alt seviyeden Akşam, bir zeka pırıltısı gösterdi. Bu cehalet dolu haberi Sabah apar topar siteden kaldırdı. Ama dedik ya motivasyon zeka geriliğinde çıtıayı yükseltmek ve yaranmak ya, bu kez çok daha dandik bir gazete, The Client cihazıyla ilgili benzer bir haber yaptı. Sonra buna 'AKP'nin Pravda'sı sıçradı, o da bir başka saçmaladı. Akit'te çalışanlara, o seviyesizlikte uzak ara önde gidenlere uyarımdır, yakında madara olacaklar. Çok daha paralı ve güçlü seviyesizlikler çıkıyor ortaya, onlar hala merada eşeleniyor. Sırf hakaretle olmaz, aptallıkta zirve yapmayana arpa yok ona göre!


Yandaş PR'cının basın bülteni


Türkiye'de gazeteler ve basın bültenleri var artık. Türkiye'de birkaç TV kanalı ve pek çok ekran sirki var artık. TV'leri ya haramilikle kapatıyorlar ya da iktidarın maşası şirketlere kapattırıyorlar. Gazetelere ya çöküyorlar ya da en dandik faşist hilelerle kapısına kilit vurmaya çalışıyorlar. Sosyal medyayı tümüyle kapatmak mümkün olmadığından Aktrol denen bir mikrop icat ettiler, muhalif kadın gazetecilere şişeyle tecavüz tehditleri yapıyorlar. Şikayetler 'bsağımsız yargı' tarfından görmezden geliniyor. Ve bu mikroplar, biraz önce adı geçen ya da geçmeyen yandaş paçavraların kabile reisleri tarafından yönetiliyor.

Düşüklük çeşit çeşit


Şimdi tüm bu iktidar PR'cılarının görevleri 'silahsız terörist' denen akıl yoksunu faşist zorbalığı parlatmak olacak. Meselenin kendisi akıl ve ahlaktan yoksun olduğu için çok kolay bu görevi yerine getireceklerinden şüpheniz olmasın. Bu konuda çeşitli görev bölüşümleri var aralarında. En soysuz tetikçiler, söz gelimi isim üzerinden saldıracak, hedef gösterecek. Nöronları ters bağlı meczup komplo teorisyenleri, İllüminati'den girip Masonlar'dan, Bilderberg'den girip Şeytan Kilisesi'nden çıkacak. Ne de olsa 'Öteki Gündem', 'Büyük Komplolar' ve benzeri, tımarhaneyle sirk karması programlar mevcut. Yandaş TV'ler yanında korkak TV'lerdeki sözde tartışma, gerçekte dandik kıraathane geyiği seviyesindeki programlarda konuşan 'kendinden menkul' kanaat önderleri siyaset bilimi, sosyal psikoloji, tarih ve sosyolji bilimlerinden nasibini almamış beş para etmez fikirleriyle bu demokrasi utancı 'silahsız terörist' zırvasını savunacak.

Darı tanesi kadar fikir kırıntısı


Boynuna öküz çanı gibi 'liberal' yaftası asmış üzme ırkçı, mezhepçi faşistler, bu uygulamanın ne denli demokratik olduğunu üç kuruşluk akıllarıyla ispat etmeye çalışacak. Mesela şöyle darı iriliğinde fikir kırıntılarıyla: "Aslında eline silah alan değil, onu onun eline almasını sağlayan teröristtir. Bu fikir değildir, şiddettir". Hani bildik ilkokul eşek muhabbeti seviyesinde, "Biber acıdır, gerçekler de acıdır, o zaman biber gerçektir" tekerlemesi vardır ya o kadar işte!
Bu arada tabii ki en alt tabakaya oynamak için, 'silahsız teröristler'in sünnetsiz olduğu, karısının başkasıyla birlikte olduğu (ben böyle yazıyorum, o şerefsizler anladığınız şekilde yazıyor), eşcinsel olduğu (buradan vurmaya kalkan ahlak yoksunları doğuştan homofobik tecavüzcü geni taşır) ve daha aklınıza gelemeyecek her türlü çirkeflik de tabii ki yapılacak. Çünkü bunlar bu kadar, çünkü bunlar işte tarif etmeye çalıştıkları 'silahsız terörist', çünkü bunlar ahlak yoksunu, gen bozukluğu... Bunlar işte bu kadar! Ha diyeceksiniz ki, hepsini toplasan ne kadar okunuyor ne kadar izleniyor. Pek okunmuyor o kesin, az izleniyor o da kesin... Ama bir fısıltı gazeteleri var zki sormayın gitsin... Köşedeki çok bilmiş fikirsiz esnafından, alt kattki kötü komşuya, bunlardan sürüsüne bereket zehirli fikir yayılıyor. Zehirli ve beşy para etmez. Bu ülkenin iyi insanları tarafından bir dakikada çürütülecek kadar dandik. Hiç yütksünmeyin, bu zehirli cümleleri onların ağızlarına tıkayın. Bu yurdu bu kadarcık olanlara bırakmak, vatana ihanettir zira...

Armudun sapı değil, kazmanın sapı


Sözün özü, zaten hiçbir çağdaşlık ve demokrasi kıstasıyla değerlendirilemeyecek bir türü analiz etmeye çalıştığıımzdan iş sarpa sarıyor. Konu ciddi, bu ülkeyi kirleten bir tehlikeyle karşı karşıyayız. Ülkeyi bölüyor, şiddet sarmalına sokuyor, koşar adım faşizme gidiyor. Armudun sapı, üzümün çöpü diye mücadeleden kaçan ve hala kendinde yurt sevgisi olduğunu düşünen herkes, artık elinden ne geliyorsa yapmalı... Kazmanın sapını kırın, evrimin çöpünü çöplüğe atın!

 

Önceki ve Sonraki Yazılar