Kirli koalisyon!

Yavaş yavaş, toplumu ve kamuoyunu hazırlayarak yeni bir hükümet modeli kotarılmak isteniyor.
Ayıplı bir girişim yürütülüyor. Seçmenin sandığa yansıyan iradesine aykırı pis bir tezgah kuruluyor.
Nereden baksanız ilkesiz, oportünist ve bu nedenle gizli kapaklı yürütülen bir operasyon.
Gerekçe hazır; Türkiye hükümetsiz mi kalacak? Sorumluluktan kaçmak bize yakışır mı?
İnsanın gözlerini yaşartacak bir yüksek sorumluluk bilinci ve hümanist bir duyarlılıkla karşı karşıyayız sanki! İnsan bu büyük lafları duyunca, şöyle bir toparlanmak ihtiyacı duyuyor. Kendinden şüphe duyuyor.
 Gerçek amacı gizleyen müstehcen bir tutumla karşı karşıyayız. Kirli bir operasyon bu!
Küresel sermaye, ABD ve Türkiye büyük sermayesi bir AKP-CHP koalisyonu için nabız yokluyor. AKP’ye yıllardır kirli işlerini yaptıran sermaye çevreleri, temkinli yürümek ve böylece kazanımlarını korumak istiyor.
AKP’nin mutlak bir güç olmasını, ülkeyi ve bölgeyi mezhepçi/gerici bir siyasetle daha fazla yıkıma uğratmasını istemeyen bu çevreler; AKP’yi CHP ile CHP’yi de AKP ile dengeleyecekleri bir model oluşturmak istiyor.
CHP içinde bu girişimi destekleyen bazı odakların bulunduğu açık. Ancak, böyle bir koalisyon önce CHP’yi bitirecektir. Üstelik daha kurulduğu andan itibaren kirli olacaktır.
Çünkü, 13 yıllık AKP düzeninin devam etmesi demektir.
AKP’nin suçlarının üstünü örtmeden, hesap sorma iradesini geri çekmeden böyle bir hükümet kurulamaz.
Tayyip Erdoğan’ın Deniz Baykal’la yaptığı sürpriz görüşme, Cumhurbaşkanı’nın küresel ve büyük sermaye çevrelerinin bu talebini gördüğünün kanıtıdır.
En büyük silahları ise, “Halk çatışmadan bıktı, uzlaşma istiyor” tezi olacaktır.
Bu tez tam anlamıyla palavradır.

Önceki ve Sonraki Yazılar