Konya’da obruk felaketleri ve meraksızlık

GENÇ çiftçi Konya’nın Karapınar ilçesinde tarlasında sulama borularını döşüyordu. Birden büyük bir gürültü ile biraz önce ayak bastığı yerin gerisinde 15 metre derinliğinde, 40 metre genişliğinde bir çukur olan obruk oluştu. Korku ile derin obruğa baktı, dondu kaldı. Daha sonra televizyona konuşurken “Yapacak bir şey yok, Allah’tan geliyor, obruklarla yaşamaya alıştık” dedi.

Google’da obruk sözcüğünün İngilizcesi olan “Sinkholes” sözcüğünü yazdığınızda 603 bin metin önünüze geliyor. Bizim çiftçimizin ise bu meraksızlığına şaşırıyoruz. Her şeyi Allah’a havale etme çiftçimizi belki rahatlatıyor ama sorunu çözmüyor. Konya’da son yıllarda üç yüzden fazla obruk oluştu. Tarlalarda işçiler kendilerini bir anda yutacak olan obruk korkusundan çalışmak istemiyorlar.

Obruklar tamamen bir jeolojik olay. Yeraltında oluşmuş olan mağaralar çöküyor veya karbondioksit ile birleşen sular derinlerde kayaçları eritiyor, üstlerinde oluşan boşluklar zamanla çöküyor. Konya’da obrukların son yıllarda artmasının nedeni yeraltı suyunun aşırı kullanılması sonucu boşalan yeraltındaki mağaraların çökmesi.

Selçuk Üniversitesi Jeoloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi ve Jeoloji Mühendisleri Odası Konya Şube Başkanı Prof. Dr. Fetullah Arık yaptığı açıklamada, Karapınar’ın Türkiye’de en fazla obruk oluşan bölgelerden biri olduğunu söyledi. Söylediklerini okuyalım:

“Öncelikle buradaki obrukların nedenlerini tespit edip, önlem almak gerekiyor. Son yıllarda özellikle 2000’li yıllardan sonra bu konuda farkındalık arttı. Şu anda yılda 5-10 obruk oluşmaya devam ediyor. Bu denli artmasının temel nedeni olarak hem kuraklığı hem de artan yeraltı suyu kullanımını görüyoruz. Yeraltı suyu geçmişte daha yüksek kottayken, obruklar yüksek yerlerde, tepelerde görülüyordu. Şu anda tarlalarda, yerleşim alanlarında oluşuyor. O nedenle bölgede
yaşayanlar için bir risk olarak görülmeye başlandı. Alınması gereken en önemli tedbir, bu havza içerisinde açılmış yaklaşık 100 bin kaçak kuyunun denetiminin sağlanmasıdır.”

Konya’da aşırı su isteyen ürünlere geçiş tamamen ülkede yürütülen tarım politikası ile ilgili. Örneğin geliştireceğimiz meralarda hayvanları beslemek yerine mısır vb. ürünler ile beslerseniz hem insan sağlığı hem de bu tür ekolojik sorunlar hızla artıyor. Ayrıca suyu az kullanan teknikleri ve çeşitleri kullanmak gerekiyor.

Ancak benim asıl üzüldüğüm nokta çiftçilerimizin bu iflah etmez meraksızlığı. Obruklar neden oluyor? Önlenebilir mi? Böyle düşünmek yerine başlarına gelen her şeyde “Allah’tandır” diyorlar. Bu sanırım bütün bir Ortadoğu’nun hastalığı. Her şeyin cevabını bildiğini düşünmek, hiçbir şeyi merak etmemek hastalığı. Eleştirel düşünceye dayalı bir felsefe eğitimi yaygınlaşmadıkça daha çok obruklar görürüz.

Önceki ve Sonraki Yazılar