Demet Akalın: 'Dul' demek hakaret değil

Demet Akalın: 'Dul' demek hakaret değil

Demet Şener'e dava açacağını açıkladığı Demet Akalın'ın avukatlarından yanıt geldi. 'Dul' ifadesinin hakaret olmadığını savunan avukatlar, "Müvekkilimiz, Türk toplumunda kadının konumuna ve adeta kanayan bir yaraya parmak basmıştır" ifadesini kullandı.

Demet Şener’in 16 yıldır konuşmadığı Demet Akalın’ı mahkemeye vereceğini söylemesinin ardından Akalın’ın avukatlarından açıklama geldi. Avukatlar, Demet Akalın’ın Demet Şener’in İbrahim Kutluay’la boşanmasıyla ilgili yaptığı, “Düşünsenize ben de şu an iki çocukla dul kalabilirdim” sözlerinin hakaret veye küçük düşürme amacı gütmediğini söyledi.

‘MÜVEKKİLİMİZ KANAYAN BİR YARAYA PARMAK BASMIŞ’

Demet Akalın’ın avukatları Altın Mimir ve Afra Çelik tarafından yapılan açıklamada “Müvekkilimiz yapmış olduğu son açıklamayla yine Türk toplumunda kadının konumuna ve adeta kanayan bir yaraya parmak basmıştır” iddiasında bulundu.

Türkiye’de kadınların genellikle evlendikten sonra çalışma hayatına veda ettiğini, evlilikleri sona erince de uzun süre uzak kaldıkları için iş hayatına geri dönemediklerini belirten avukatlar, kadınların bu yüzden büyük pişmanlık duyduğunu söyledi.

‘MÜVEKKİLİMİZİN İÇTEN GELEN SESİ’

Avukatların açıklamasında şu ifadeler yer aldı: “Müvekkilimiz, yapmış olduğu açıklama ile bu durumun sakıncalarını dile getirmek istemiş, ne kadar varlıklı biriyle evlenilirse evlenilsin, bir kadının güçlü olması ve hiç kimseye muhtaç olmadan yaşaması amacıyla her daim iş hayatında olmasını, evlilikle iş hayatını bırakmamaları gerektiğini dile getirmiştir. Ve yine kendisinin de o günün şartlarıyla, iş hayatını bırakabilecek bir konumda olduğunu düşünerek, olayların farklı gelişmesi neticesinde böyle bir akıbete uğramamış olmasından dolayı müteşekkir olduğunu ifade etmiştir. Müvekkilimizin bir kaç cümle ile dile getirmiş olduğu sözlerin içten gelen sesi bunlardır.”

‘DUL İFADESİ MALUMUN İLAMI’

Açıklama’da Akalın’ın kullandığı ‘dul’ ifadesine ilişkinse şunlar söylendi: “Dul ifadesi, çok kısa bir zaman öncesine kadar, hukukumuzda dahi yer bulan boşanmış kadınlar için de kullanılan bir ifadedir. Boşanmayı deneyimleyen müvekkilimizin, boşanmış insanları tahkir etmeyeceği açıktır. Müvekkilimizin beyanı malumun ilanıdır.”