
Yeşil uyduramadık 28 Şubat verelim!..
Son günlerde kafamda yeni vesayetin siyaset tezgâhtarları acaba “Pantolon uyduramadık gömlek verelim durumu mu yaratıyor?” diye sorup duruyorum. Peki bundan neyi kastediyorum? Birkaç gündür medyada bu konudaki soru işaretleri zaten dillendiriliyor. Beraberinde Demirel’e yönelik bir operasyon beklentisi de artıyor giderek. Şaşırtıcı olmaz! Nitekim AKP Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik’in Demirel ve 28 Şubat’a dair “Bu psikolojik harekatın orkestra şefiydi. Demirel'in masum olmadığını düşünüyorum.” şeklindeki beyanı bu kanaati güçlendirir nitelikteydi. İşaret fişeği atılmıştı! Lakin bu “İhtimal” gören gözler için aslında hiç yeni bir durum değildi. Hatırlarsak geçen Aralık ayında birdenbire Demirel-Yeşil ilişkisine dair haberler ortalığı kaplamıştı. M.E. isimli bir “Gizli Tanık” ifadesine dayanarak Demirel’in Mahmut Yıldırım’ı (Yeşil’i) evinde saklandığı ve kendisine “Beyefendi” diye hitap ettiği yazılmıştı. Bende iddiayı gülünç bulmuş ve 06.12.2011. tarihli Ulusal Kanal’daki Merdan Yanardağ’ın 5. Boyut programında hem olayı analiz etmiş hem de “Saklanacak onca yer varken Yeşil, bula bula Demirel’in evini mi bulmuş?” diye sormuştum. Ayrıca operasyonların ucunun Demirel’e kadar uzanabileceğini vurgulamıştım. Üstelik o günlerde “Kurtlar Vadisi” dizisindeki Yeşil’i simgeleyen “Kara” tiplemesiyle Demirel bağı kurulmuş ve bazı yaklaşımlar sergilenmişti. (İkide bir Demirel’in Masonik yüzüğüne zum yapmalar eşliğinde! Hele de artık yürümekte bile zorlanan Demirel’i “Meydanlara inecek” diye sunmalarına çok gülmüştüm!) Hemen aynı günlere denk gelen Şamil Tayyar’ın “Yeşil’in yaşadığı ve yüzünü değiştirdiği” iddiası da pek “Manidar” olmuştu. Bende aynı günlerde yazmakta olduğum Medyaradar sitesindeki 03.12.2011 tarihli “Böyle habercilik olur mu? Kurgular ne kadar gerçek?” başlıklı yazımda (İsteyen ilgili site arşivinde halen bulabilir.) kuşağım gereği M.C. hükümetlerinin başbakanı Demirel’den siyaseten fazla hoşlanmasam da yapılanın habercilik etiğine uymadığını belirterek haksızlık yapılanın Demirel bile olsa karşı çıkacağımı söylemiştim. Şimdi anlaşılıyor ki bu “Kurgu” geçersizleşmiş ve yerine başkası ikame edilmiş… Bakın aynı yazıda “Demirel’e yönelik bir şeyler mi pişiriliyor?” ara başlığından sonra neler demişim; “Bu tarz haberlerin sıklaşması, üst üste gelmesi ‘Acaba ucu Demirel’e varabilecek bir hazırlığa mı işaret ediyor’ diye de sormadan edemiyorum…Demirel’in hemen öncesinde başbakanlık ve hemen ardından cumhurbaşkanlığına denk gelen bu sürecin hesabı yılların ‘Baba’sından mı sorulacak?...’Eski vesayet’in sembolü sayılan Demirel ‘yeni vesayet’çe sorguya mı çekilecek? Bu süreç bir eski başbakan ve cumhurbaşkanı ile mi taçlandırılacak? Diğer yandan bunca ‘işaret’ten sonra acaba Demirel’i ‘Bir sabah polisler eşliğinde, ekip otosuna bindirilirken görebilir miyiz acaba’ diye de düşünmeden edemiyorum…” Ne dersiniz? “Yeşil uyduramadık 28 Şubat verelim” yapılıyor olabilir mi?..