Hüsnü Mahalli

Hüsnü Mahalli

Kanlı coğrafya

Nisan 2012'de yazdığım kitabın adını bilerek ve ısrarla Ortadoğu'da Kanlı Bahar koymuştum.
O gün bu coğrafyanın bu hale geleceğinden kesin emin idim.
Örneğin IŞİD'in 9 Haziran Musul saldırısı öncesinde herkes ağırlıklı olarak Suriye'yi konuşuyordu.
Musul işgali ve sonrasında tüm dünya Irak'a yayılan kanlı çatışmaları konuşmaya başladı. Bu sırada Yemen, Libya, Afganistan, Somali, Pakistan, Cezayir
ve Mısır'da farklı düzeylerde kanlı kavgalar devam ediyordu.
Ediyordu ama kimsenin de umurunda değildi.
Tıpkı IŞİD'in Irak'taki katliamlarının umursamazlığı gibi.
Tıpkı AKP yönetiminde Türkiye'nin Telafer'den kaçmak zorunda kalan 60 bin Türkmen'i
umursamadığı gibi.
İsrail'in Gazze saldırısı herkesin imdadına yetişti.
İsrail, Filistinlileri boğazlarken IŞİD Irak ve Suriyelileri zevk için öldürüyordu.
Şiiler, Aleviler, Sünniler, Kürtler, Hıristiyanlar...
Fark etmez yeter ki Halife Hazretleri Bağdadi fetvasını versin.
Tıpkı Gazze konusunda verdiği fetva gibi...
Hazretleri 'Allah bize İsraillileri değil kâfir Şii ve Alevileri öldürme emri verdi' diyor.
Demek zorunda, çünkü insanlar Suriye ve Irak'ta intihar saldırıları ile Müslümanları öldüren
IŞİD'çilerin neden gidip İsrail'e karşı savaşmadıklarını merak edip soruyor.
Soruyor ama hiçbir şey yapmıyor.
Tıpkı onları yöneten halife, sultan, kral, emir, başkan, başbakan ve diğerleri gibi..
Bu kişilere biat eden sözde aydınları, akademisyenleri, iş adamlarını, gazetecileri ve çeşit çeşit dönek
ve yalakaları unutmamak gerekir.
Bir düşünün, İsrail bir haftadır 1.7 milyon insanın yaşadığı Gazze'yi hava, kara ve denizden bombalıyor
ama bizim halis muhlis Müslümanlarımızdan çıt yok.
Bazıları palavradan bir şeyler söylüyor ama eylem yok.
Eylem yapanlar da göstermelik Söz konusu İsrail olunca her şey normal.
Ne demişti Netanyahu iki hafta önce : Kürtlerin kendi bağımsız devletlerini kurma zamanı gelmiştir.
Üstelik bu olası Kürt devleti IŞİD'in saldırısını fırsat bilerek petrol zengini Kerkük'ü ele geçirmiştir.
AKP yönetiminde Türkiye bu petrolün peşinde. Petrol zengini Suudi Arabistan, Katar, Kuveyt
ve diğerleri IŞİD'in arkasında. Gazze halkını umursayan yok.
Oysa Türkiye ve petrol zengini Arap kral, emir
ve şeyhler 2012'da Hamas'a baskı yaparak Şam'dan çıkmasını sağlamışlardı.
Şam'dan ayrılan Hamas yönetimi tipik bir vefasız ve kalleşlik örneği göstererek iki bin kadar Hamas militanını Esad yönetimine karşı savaştırmıştı.
Bugün İsrail saldırısına karşı kendini savunmak için İsrail'e füze fırlatan Hamas bu füzeleri Suriye'den aldığını unuttu.
Tıpkı Hamas'ı Şam'dan çıkaran ülkelerin Filistinlileri unuttuğu ya da sattığı gibi. Örneğin bu ülkeler İsrail'in baş düşmanı Suriye'yi
yıkmak için dünyanın dört bir yanından gelerek Suriye'ye sokulan on binlerce ruh hastasına
milyarlarca dolar yardım etti.
Örneğin İsrail saldırısı karşısında sessiz kalan bu ülkeler son üç yılda 'Suriye Dostları Grubu'nu onlarca
kez toplayıp Suriye'de savaşan çetelere her türlü silah yardımı yaptılar.
Örneğin bir hafta sessiz kaldıktan sonra palavradan Kahire'de toplanan Arap Birliği bakanları
Suriye'yi yıkmak ya da Libya örneğinde olduğu gibi, NATO'ya işgal ettirmek için onlarca kez toplanmıştı.
Suriye'nin üyeliğini dondurmak ve yaptırım uygulamak için İslam İşbirliği Örgütünün kaç kez toplandığını hatırlamıyorum bile.
Suriye'ye müdahale için zırt pırt toplanan BM Güvenlik Konseyi'ni toplantıya çağıran ABD ve
müttefiki Fransa ve İngiltere şimdi ' İsrail'in kendini savunma hakkı' var diyorlar.
Peki kime karşı?
Toprağın gerçek sahibi Filistinlilere karşı.
Sanki Filistin toprakları 65 yıldır İsrail işgali altında değil!
Dünyanın dört bir yanından gelen Yahudilerin
işgali.
Tıpkı dünyanın dört bir yanından gelerek Suriye topraklarını işgal eden on binlerce ruh hastası
gibi...
Onlar da Siyonist Yahudiler gibi her şeyi din adına yaptılar, yapıyorlar.
Ne diyor IŞİD'in lideri Bağdadi 'Allah bize Yahudileri değil kâfir Alevi ve Şiileri öldürme emri
verdi'.
İyi de Gazze ve Batı Şeria'daki Filistinlilerin tümü Sünni!
Tıpkı birbirini boğazlayan tüm Libyalılar gibi.
Beyler lütfen anlayın artık.
Ortada hayal edemeyeceniğiz kadar iğrenç ve herkes için tehlikeli tezgahlar var.
Hıristiyan, Müslüman, Şii, Sünni, Alevi, Kürt,
Arap, Türk, Acem ya da başka bir şey olmak hiç
kimsenin umurunda değil ve hiçbir zaman olmamıştır.
Ortak düşmanın tek bir derdi var :
Herkes herkese düşman olmalı
Ne kadar kolay bir iş!

Önceki ve Sonraki Yazılar