Osmanlı çocukları...

Aşağılık Osmanlı hanedanıyla ilgili defalarca yazıp çizdik. Ama yazacaklarımızın hiçbiri eski Anadolu Türkmenleri’nin Osmanlı’yı tanımladığı kadar özlü değildir:
“Eyeri kaltak Osmanlı, şalvarı şaltak Osmanlı, ekende yok biçende yok, yiyende ortak Osmanlı...”

Eyerini sağlama almış, ‘şalvarı gevşek’ Osmanlı’nın tecavüzcü ve haraççı hali daha nasıl anlatılsın ki? Hiçbir değer üretmeyen, ‘fetih’ peşinde koşup fukara halkları haraca bağlayan leş gibi bir düzen yarattı Osmanlı. Süreyya Faruki’nin ‘Osmanlı Zanaatkarları’ adlı kitabında, Kahire’nin ele geçirilmesinden sonra, ağır vergilerden illallah eden Kahireli zanaatkarların dükkanlarını kapatıp yağma geliri yüksek olduğu için askere katıldıkları anlatılır.

Osmanlı’dan en çok çekenler fukara Türk milletidir. Türkmenler’i asırlar boyu yurdundan edip katletti Osmanlı. Üstelik öyle böyle değil, bir seferde on binlercesini kuyulara doldurarak, çengellere geçirip asarak katletti!..
‘Fatih’ namıyla anılan Sultan Mehmed’in, esir alınan Akkoyunlu Türkmenlerini her molada 400’er 400’er kör bıçaklarla kestirdiği vakidir. IŞİD, ilhamını Osmanlı’dan almış olsa gerektir!

Günümüz hırsız-katillerinin de kelle kesen cihadçıları beslemesi ve Osmanlı mirasını sahiplenmesi tesadüf değildir. Ve evet, doğrudur, onlar Osmanlı çocuklarıdır...

***

Bunlar ‘ocak’ kurmuş... ‘Osmanlı Ocakları’...
İstanbul Gençlik Kolları Başkanı Furkan Gök isimli bir meczup. Suruç’ta 33 gencimizi katleden ‘canlı bomba’ için taziye mesajı yayınlamıştı. IŞİD’le ruh birlikleri var.
Ne var ki, bu ‘Osmanlı Ocakları’nın ‘Genel Başkan’ı Kadir Canpolat daha enteresan bir isim. Hrant Dink cinayetinde adı geçen eski Trabzon Alperen Ocakları Başkanı Mustafa Öztürk’ün, Alperen Ocakları vasıtasıyla tanıdığını söylediği biri. 2006’da Papa 16. Benedictus’a yönelik eylem yapacağı iddiasıyla gözaltına alınmış. Çok karanlık bir tip...
Hatırlarsanız, Alperen Ocakları’nı kuran BBP’lilerin lideri Muhsin Yazıcıoğlu, kaza süsü verilerek öldürülmeden evvel, “Bizim tarlamızı başkaları sürmüş” diye ilginç bir laf etmişti. İşte o tarladan çıkan karanlık köklü bir ‘Osmanlı’dır bu Kadir Canpolat... Türlü istihbarat bağlantıları olduğu kesindir...

***

Şimdi... ‘Faşizm’ tabiri bizim memlekette çok kolay kullanılagelmiştir. Bütün kötülüklere ‘faşizm’ denip durdu yıllar boyu. Halbuki faşizm ‘özel bir tür kötülük’tür. Faşist rejim, kendi yanında bir kitle hareketi seferber ederek muhaliflerini, en önce de emekçileri baskı altına alarak iktidarını teminat altına alır. Bütün muhalefet kurumlarını faşist çeteler aracılığıyla dağıtır ya da ele geçirir. Büyük bir yalan rüzgarı estirmek için medyayı ele geçirir ve tek sesli hale getirir...
Anlaşılan o ki, bir çeşit İslami-faşist partiye dönüşme eğilimindeki AKP, bu ‘Osmanlı Ocakları’ ile kendi yanında seferber edebileceği çeteler yaratmaya çalışıyor. Toplumun paçavralarından, lümpenlerden militanlar devşirerek bir çeşit sokak gücü oluşturmaya niyetleniyor. Hürriyet Gazetesi baskını ve HDP’ye yönelik saldırılar bunun tipik göstergeleri.

***

Fakat, kişisel kanaatim odur ki, AKP bunu beceremeyecektir.
Buradan ilgililerine belirteyim. Faşist bir kitle hareketinin örgütlenmesi için sadece niyetler değil, sosyolojik momentler de gerekir. Öyle MİT marifetiyle toplanan ve servislere bindirilip polis eşliğinde gazete önlerine yığılan besleme sürülerinden faşizm damıtmak kolay değildir.
Ayrıca Türkiye’de faşizme karşı önemli bir mücadele geleneği mevcuttur. Amerikancı faşist çetelere, 12 Eylül işkencehanelerine, kontrgerillanın bin operasyonuna boyun eğmeden bu güne kadar gelmiştir.
Anlayacağınız, Osmanlı hanedanını kulağından tutup tahttan indirmiş bu milletin evlatları, besleme Osmanlı çocuklarına da bu ülkeyi dar etmesini bilir...

Önceki ve Sonraki Yazılar