Geçen hafta, ‘’Türkiye, dünya genelinde, basın özgürlüğünde kaçıncı sırada?’’ sorusuna yanıt veren, Başbakan Yardımcısı Hakan Çavuşoğlu ‘’Sıralama batı menşeli kurumlar tarafından hazırlanmıştır.
Basın özgürlüğü kavramını batı menşeli olarak ele alıyorlar’’ dedi.
Yani ‘’Batının basın özgürlüğü anlayışı ile bizimki aynı değil’’ demek istedi.
Hakan Bey’in bu yaklaşımını bir yerlerden hatırladığımı düşünerek kitaplığımı karıştırdım… ve buldum.
Constantin Von Barloewen’in  ‘’Bilgiler Kitabı’’ adı ile derlediği, ‘’Çağımızın Önemli Düşünce İnsanlarıyla Söyleşiler’’ alt başlığını taşıyan kitabında yer alan, Birleşmiş Milletler eski Genel Sekreteri, Mısır’lı Bouthros Bouthros Ghali ile yapılan söyleşide…
Eski Genel Sekreter ‘’Günümüzde özgürlük kavramı nasıl bir anlam edinmiştir?’’ sorusuna şöyle yanıt veriyor:
‘’Her türlü Avrupa merkezci özgürlük kavramından uzak durmak gerektiği kanısındayım.
Çünkü Avrupa anlayışı özellikle seyahat etme özgürlüğüne ve politik faaliyetlerde bulunabilmeye bağlı.
Daha temellere inmek gerekir.
Özgürlüğün temeli, günde iki bin kalori alacağından emin olmak, başının üzerinde  bir dam ve bir işin olacağından emin olmaktır.
Bu temel ögeler olmadan özgürlük anlamdan yoksundur.’’
Bouthros Ghali’nin ve Hakan Bey’in özgürlük anlayışları ne kadar örtüşüyor değil mi? 
Bu anlayış şudur: ‘’Kıçına giyecek donun yok, özgürlük senin neyine!’’
Hakan Bey’in söylediğinin tercümesi ‘’kıçında donun varsa, devlet evine makarna-bulgur-nohut-kömür gönderiyorsa, hâline şükret. 
Basın özgürlüğü, siyaset sana ne gerek!’’ demektir.
AKP iktidarı bu anlayışın gereğini yerine getiriyor.
Yoksulluğu, ‘’yoksulları yemleyerek’’ sürdürüyor.
Bunun ötesinde özgürlük isteyenleri copluyor, dipçikliyor, hapse atıyor.
Ankara’da Yüksel Caddesi’ndeki küçük Özgürlük anıtını barikatlarla çeviriyor. 
Türkiye’yi ‘’en çok gazeteciyi hapse atan ülke’’ durumuna yükseltiyor(!)
Muhalif siyaset yapmak özgürlük değil ‘’suç işlemek’’ anlamına geliyor.
Parlamentonun üçüncü büyük partisinin eş Genel Başkanları, Milletvekilleri, Belediye Başkanları hapislerde çürütülüyor.
Yetmiyor, İçişleri Bakanı Anamuhalefet Partisinin Genel Başkanı’nı, alenen ve resmen tehdit ediyor.
Buna partili Cumhurbaşkanı da katılıyor. 
Çağdaş dünya insanının özgürlükleri, bizim yöneticilerimize vız gelip, tırıs gidiyor.
Eskiden Fransız okullarında okuyan doğulu öğrencilere dandik bir diploma verilip üzerine ‘’Bonne pour l’orient’’ damgası vururlarmış.
Bu ‘’Şark için iyidir, yeter de artar’’ anlamına geliyor.
Bouthros Bouthros Ghali ve AKP iktidarının Bakanı, bugün ülkemizde var olan özgürlüklere(!)aynı damgayı vuruyor:
‘’Size özgürlüklerin bu kadarı yeterlidir.
Fazla dırlanmayın!’’