Üniversite adayı gençler eskiye oranla rehberlik hizmetleri açısından çok daha şanslı ve aynı zamanda bilinçliler. Tercih edecekleri üniversiteler ve bölümler için adeta kılı kırk yarıyorlar. Tabii en merak edilen soru, mezun olunca acaba iş bulabilir miyim? Günümüz şartlarında gençler arasında işsizlik oranı yüzde 20’lerde ise bu soruyu sormaları en tabii hakları olsa gerek! Gönül ister ki ülkemizde kişi başına düşen gelir 30-40 bin doların üzerinde olsa, herkes mutlu olabileceği, yeteneğine uygun mesleği edinebilse! Ama nerede?

***

Peki, günümüzde hangi programlardan mezun olunca iş bulma şansı daha yüksek? İşte tercihlerde, iş dönüp dolaşıp bu soru etrafında kilitleniyor. En başta şunu belirtmem gerekiyor. Sevmediğiniz, mutlu olamayacağınız bir mesleği tercih ettiğiniz zaman başarılı olma şansınız da azalıyor. Hatta mutsuz iş hayatı ve sonucunda, iş üretememekten dolayı tükenmişlik sendromunun pençesine düşenler bile oluyor. Bu nedenle herkesin tercih ettiği, iş bulmanın kolay olduğu, popüler meslekler diyerek yapılan meslek tercihleri bazen de hüsranla sonuçlanabiliyor. Çevrenizde nice tıp doktorunun, hukukçunun, mühendisin, mimarın mesleki hayatlarında mutlu olmadıklarını sık duyuyorsunuzdur. Bu nedenle meslek seçerken çok düşünmeniz gerekiyor. Hem ülke şartlarında iş üretebileceğiniz ve fark yaratabileceğiniz bir mesleği hem de sevdiğiniz, mutlu bir şekilde yapabileceğiniz bir mesleği yakalamanız gerekiyor. İşte bu iki noktada kesiştiğiniz zaman daha rahat ve güvenli bir meslek seçmiş olursunuz.

***

Hem sosyal medya üzerinden hem de birebir görüştüğüm üniversite adayları, sıklıkla iş bulma şansı yüksek programlarla ilgili sorular yöneltiyorlar. Ben de bu nedenle böyle bir yazı yazma gereği duydum. En başta söylemek gerekirse, aşağıda belirttiğim programlar arasında tercih listenizde olmayanlar illaki vardır. Bu nedenle ‘acaba?’ diyerek kuşkulanmanıza gerek yok. Her programın kendine has özellikleri, iş alanı vardır. Yeter ki tercih edilen meslek kişinin özellikleri ile bütünleşebilsin.
Şöyle söyleyebilirim;
Fen Bilimleri alanında sağlıkla ilgili programlarda iş bulma şansı her zaman yüksektir. Tıp, diş hekimliği, eczacılık, radyoloji, fizyoterapi ve rehabilitasyon, beslenme ve diyebetik… Yine Elektrik-elektronik(haberleşme), bilgisayar, radyo-televizyon ve internet hizmeti veren şirketlerde, kamu ve özel sektörde bankacılıktan eğlenceye kadar çeşitli alanlarda iş bulabilirler. İnşaat mühendisliği ve mimarlık da son yıllarda iş alanı açısından şanslı programlar.

Türkçe-Matematik alanında; Hukuk, psikoloji, psikolojik danışmanlık, Almanca ya da İngilizceli işletme, iktisat, uluslararası ticaret ve lojistik gibi programlar hem özel sektörde hem de kamuda iş açısından geniş bir yelpazeye sahip diyebiliriz.

Sosyal Bilimlerde; gastronomi ve mutfak sanatları, görsel iletişim tasarımı, film tasarımı, yönetmenlik, reklamcılık gibi programlar günümüz koşullarında geniş iş yelpazesine sahiptir.

Yabancı dilde; "Bir dil bir insan, iki dil iki insan." sözünde olduğu gibi hangi dil olursa olsun günümüzde farklı dil ya da diller bilmek günlük ve iş hayatında bireye ciddi avantajlar kazandırıyor. Mütercim-tercümanlık, çeviribilim, Amerikan Kültürü ve Edebiyatı, İngiliz-Alman, Fransız, Rus, Çin, Japon, İspanyol, İtalyan Dilleri gibi programlar küresel dünyada iş bulma açısından şanslı programlardır.

***

Son olarak, 21.yy koşullarında artık mesleklerin de tanımları değişiyor. Bu nedenle hangi meslek olursa olsun kendinizi çok iyi yetiştirmeniz, başkalarına göre fark yaratmanız gerekiyor. Tercih yaparken maymun iştahlı olmamak gerekiyor. Onlarca program arasında gelip gitmemek gerekiyor. Tercih robotu gibi hareket ederek yüksek puanlıdan düşük puanlı programlara doğru bir sıralama da yapmayın! Tercih listeniz istek sırasına göre olmalı. Son olarak da görücü usulü, kulaktan dolma yöntemlerle program ve üniversite tercih etmemelisiniz. Eğer imkânınız varsa, yerleşme şansınızın yüksek olduğu üniversite ve bölümü gidip yerinde görmeniz her anlamda yararınıza olacaktır.