Erdoğan aday olacaksa 3 Temmuz'da istifa etmeli!
Şu hale bakın! AKP’li milletvekilleri, cumhurbaşkanı adaylığı isim önerisi için, önlerine konulan “boş kağıda” imza atıyor! Aday kim, belli değil. Aday adının beyan edileceği bölüm boş…
CHP Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin de “taşı gediğine oturtup” soruyor; “Acaba Sayın Başbakan’ın kastettiği ‘tuzluk’ sizler misiniz?”
Öyle ya… Koca, Türkiye Cumhuriyeti’nin en tepe noktası için aday olarak önereceğiniz, isimden bihabersiniz… Kimileri diyor ki; “Ben Sayın Başbakan aday olacağı için imzaladım!” Peki ya kendisi aday olmaz da bir başka isim olursa… Mesela; Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ya da bir başka isim konursa o boşluğa, imzanızı geri mi alacaksınız? Mümkün mü?
Hiç sanmıyorum!
***
Dün bu konuyu kaleme aldığım sırada, CHP Genel Sekreteri Gürsel Tekin ziyarete geldi… O’na sordum;
“ Cumhurbaşkanlığı adaylığı için hazırlanan ve ‘aday adının yerinin boş bırakıldığı’ teklif dilekçesine, AKP’li milletvekilleri imza koydular, ne diyorsunuz?”
Gürsel’in yanıtı Tekin değildi! Dedi ki;
“Ben Sayın Erdoğan’ın aday olacağını sanmıyorum. Kaldı ki aday adının belirtilmediği bir ‘teklif dilekçesi’ne imza koyan AKP’li arkadaşlar, Başbakan’ın tabiriyle ‘tuzluk’ mu Allah aşkına?”
Peki, Başbakan Erdoğan aday olursa, görevinden istifa etmeli mi?
Gürsel Tekin, tereddütsüz, istifa etmesi gerektiğini söyledi. Ve devam etti; “O zaman, kendi bakanları belediye başkan adayı olduklarında neden istifa ettiler, etmeselerdi. Yasal bir zorunluluk gözükmüyor olabilir ki bu da epey tartışma konusudur. Ancak siyasi etik, istifa etmesini öngörüyor.”
***
Gelelim işin yasal boyutuna… 6271 Sayılı “Cumhurbaşkanı Seçimi Kanunu”nun 11. Maddesi şöyle diyor:
“Cumhurbaşkanı adayı gösterilen hâkimler ve savcılar, yüksek yargı organları mensupları, yüksek öğretim kurumlarındaki öğretim elemanları, Yükseköğretim Kurulu, Radyo ve Televizyon Üst Kurulu üyeleri, kamu kurumu ve kuruluşlarının memur statüsündeki görevlileri ile yaptıkları hizmet bakımından işçi niteliği taşımayan diğer kamu görevlileri, belediye başkanları ve subaylar ile astsubaylar, siyasi partilerin il ve ilçe yönetim kurulu başkan ve üyeleri ile belediye meclisi üyeleri, il genel meclisi üyeleri, kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları ile sendikalar, kamu bankaları ile üst birliklerin ve bunların üst kuruluşlarının ve katıldıkları teşebbüs veya ortaklıkların yönetim ve denetim kurullarında görev alanlar, aday listesinin kesinleştiği tarih itibarıyla görevlerinden ayrılmış sayılır. Bu durum Yüksek Seçim Kurulu'nca aday gösterilenin bağlı bulunduğu bakanlığa veya kuruma derhal bildirilir (…)”
Yasa böyle diyor. Birebir “Başbakan ya da bakanların Cumhurbaşkanı adayı olması halinde” istifasını ön görmüyor… En azından yasa da böyle yazmıyor.
Buna rağmen söz konusu maddede zikredilen, “yaptıkları hizmet bakımından işçi niteliği taşımayan diğer kamu görevlileri” ibaresi kanımca, Başbakan’ı da bağlar. Zira, Tayyip Erdoğan işçi değil ve Başbakanlık bir kamu görevidir. Dolayısıyla, burada oturan kişi de bu yasa kapsamındadır. Dolayısıyla, eğer Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanı adayı olacaksa, Yüksek Seçim Kurulu’nun seçim takvimine göre, adaylık başvurusunun son günü olan 3 Temmuz 2014 tarihinde, Başbakanlıktan istifa etmelidir. Ben yasayı böyle okuyor ve böyle yorumluyorum! Kaldı ki siyasi etik de bunu gerektiriyor. Aksi halde, Anayasa’daki “eşitlik prensibi”ni çiğnemiş olur!