65. Hükümet'in programında Türkiye'nin 'en büyük problemleri' yok

65. Hükümet'in programında Türkiye'nin 'en büyük problemleri' yok

Başbakan Binali Yıldırım, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın pazar günü görevlendirmesinin ardından bugün jet hızıyla kurulan 65. Hükümet'in programını açıkladı..

Başbakan Binali Yıldırım tarafından dün TBMM Genel Kurulu’nda okunan 65. Hükümet’in programında, Ahmet Davutoğlu’nun programında yer alan “Cemevlerine statü, yolsuzlukla mücadele, şeffaflık, çözüm süreci”ne yönelik hedefler yer almadı. Program üzerindeki görüşmeler 27 Mayıs, güvenoylaması ise 29 Mayıs’ta. Davutoğlu hükümeti ile Yıldırım hükümeti programları arasında önemli farklılıklar olması dikkat çekti. Bunlar şöyle:

* Davutoğlu’nun programında yer alan “Geleneksel irfan merkezleri ve cemevlerine hukuki statü tanıyacağız” ifadesi çıkarıldı.

* Programda ‘çözüm süreci’ne hiç yer ayrılmazken, Davutoğlu’nun programında çözüm süreci 3 sayfa olarak yer almış, “Hukuk ve kardeşlik tam anlamıyla tesis edilinceye kadar çözüm irademizi koruyacağız” ifadeleri dikkat çekmişti.

‘Güçler ayrılığı’na tırpan

* Programda ‘başkanlık’ sistemiyle ilgili bölümde 2007’de Cumhurbaşkanı’nın halk tarafından seçilmesine ilişkin anayasa değişikliğine dikkat çekildi. “Cumhurbaşkanını halkın seçmesi uygulamasının başlamasıyla birlikte sistem sorunu belirginleşmiş ve ertelenemez bir hal almıştır. Mevcut sistemimiz içindeki tıkanıklığın Meclisimizde oluşacak uzlaşmalar ile aşılacağına inanıyoruz. Başkanlık sistemi öncelikli olmak üzere sistem sorununa bulunacak çözüm, ülkemizin temel hedeflerine çok daha hızlı ulaşmasını sağlayacaktır” denildi. Başkanlık tanımının yapıldığı bölümden ise “güçler ayrılığının tahkim edilmesi, ademi merkeziyetçi bir irade sisteminin güçlendirilmesi” ifadeleri çıkarıldı.

17-25 Aralık programda


* 17-25 Aralık operasyonları “darbe girişimi” nitelemesiyle programa girerken, “17-25 Aralık darbe girişimiyle birlikte su yüzüne çıkan, paralel terör örgütü ve bu örgütün iç ve dış uzantılarıyla hukuki ve idari mücadelemiz kesintisiz ve kararlılıkla sürdürülecektir. Hiçbir kesimin devletle bilek güreşi tutuşmasına izin verilmeyecektir” ifadesi yer aldı.

Şeffaflık bölümü çıkarıldı


* Davutoğlu’nun programında 2 sayfa olarak yer alan ‘şeffaflık’ bölümü Yıldırım’ın programından çıkarıldı. Önceki programda “Katılımcı demokrasimizi, şeffaflığı artan ve daha hesap verebilir bir yönetim anlayışıyla güçlendirecek, her türlü yolsuzlukla mücadelemizi kararlılıkla sürdüreceğiz. Geçtiğimiz dönemde kamuoyuyla paylaştığımız şeffaflık paketini süratle hayata geçireceğiz. Seçimlerin Temel Hükümler ve Seçmen Kütükleri Hakkında Kanun ile Siyasi Partiler Kanunu’nda değişiklikler yapacağız. Mal bildirimlerinin şeffaf olmasını sağlayacağız. Mal bildirimlerinin elektronik ortamda verilmesini sağlayacak bilişim altyapıları kuracağız” denilmişti.

Yeni AB hedefi


* Önceki programdan farklı olarak “Türkiye, AB’ye tam üyelik için bütün sorumluluklarını yerine getirmektedir. Buna karşın AB’nin Türkiye’ye yönelik konjonktürel yaklaşımları ve negatif ayrımcılık anlamına gelen uygulamalarını doğru bulmuyoruz. Türkiye’nin AB’ye tam üyeliği, AB’nin çifte standartlardan uzaklaşmasını gerektirmekte” ifadesi yer aldı.

Paralel için MGK’ye atıf


* Programda, paralelle mücadeleye dayanak olarak MGK kararlarına da atıf yapıldı. “Hükümetimiz, MGK tarafından ‘legal görünümlü illegal yapı’ olarak tanımlanan ve terör örgütü olan Paralel Devlet Yapılanması’nın yurtdışındaki bağlantılarıyla mücadeleye devam edecektir. Vatandaşlarımızın samimi duygularını istismar etmeye çalışan bu oluşumun art niyetli emellerine geçit vermeyeceğiz” denildi.

Başbakan’dan ‘Siftah’ esprisi


Yıldırım, programı okurken laf atan CHP’li Musa Çam ve Haydar Akar’a “Daha yeni siftah yapıyoruz. Bundan sonra buralardayız, daha çok konuşacağız” diye espri yaptı. Yıldırım, muhalefetin 3. köprünün geçiş fiyatının pahalı olduğunu söylemeleri üzerine “En pahalı hizmet verilmeyen hizmettir” dedi.(Cumhuriyet)