AKP sözcüsü: 2019'da yüzde 60’ın üzerinde olacağız

AKP sözcüsü: 2019'da yüzde 60’ın üzerinde olacağız

AKP sözcüsü Mahir Ünal, 2019’da yüzde 60’ın üzerinde oya ulaşacaklarını iddia etti ve şöyle dedi: ”1919’dan 2019’a yüz yıl. Biz çok kritik bir tarih olarak görüyoruz. Cumhur İttifakı ile birlikte...

 AKP sözcüsü Mahir Ünal,  2019’da yüzde 60’ın üzerinde oya ulaşacaklarını iddia etti ve şöyle dedi:

”1919’dan 2019’a yüz yıl. Biz çok kritik bir tarih olarak görüyoruz. Cumhur İttifakı ile birlikte yüksek oy oranları göreceğiz demesi, toplumda bunun karşılığını Cumhurbaşkanımız görüyor. Biz 2019’da yüzde 60’ın üzerinde bir oy oranına ulaşacağımızı öngörüyoruz”

Ünal’ın açıklamalarından öne çıkanlar şu şekilde:

'GERİ KABUL ANLAŞMASINA TÜRKİYE RİAYET EDİYOR'

Bizim AB ile ilgili herhangi bir şekilde geri adımımızın söz konusu olmadığını defalarca ifade ettik. Karşılıklı olarak verilen sözlerin yerine getirilmesi, süreç takibi ve bizim dile getirdiğimiz bazı husular var. Verilen sözlerin yerine getirilmesine kadar bugün birçok konu yerine getirilecek. AB’nin şunu görmesi gerekiyor, Türkiye bölgede 4 terör örgütü ile mücadele ediyor. Suriye’den kaynaklanan mülteci sorununa ilişkin oluşturulan geri kabul anlaşmasına Türkiye riayet ediyor.

Vize muafiyetine yönelik görüşmeler yapılmış, talep listesi iletilmişti. Biz bunu yerine getirdik. Bu talepleri yerine getirmemize rağmen AB sürekli olarak, vize muafiyeti ve geri kabul ile ilgili sanki 3 milyon avro Türkiye’ye veriliyormuş gibi hava oluşturuluyor. Türkiye kendisi almıyor. Mültecilere dönük, planlı, bütçelendirilmiş bir süreç dahilinde bu para harcamalarda kullanılıyor.

Bir ülkenin terörle mücadelesine dönük siz bir takım yaptırımlardan bahsediyorsunuz. İnsanların iradesinin korunması için yapılır terörle mücadele. Biz özgürlük mücadelesidir. Terörle mücadelenin bir sonucu olarak bölgede yaşayan insanlar günlük hayatlarını sürdürebiliyorlar.

Suriye’de şu anda Tel Rıfat’ta gösteri yapıldı. Türkiye’nin müdahalesi konusunda… Neden? Fırat Kalkanı bölgesinde, Afrin’de biz oraya gittiğimizde insanları özgürleştiriyoruz. Biz onların yerel yönetimine asla müdahale etmiyoruz. Orada bulunan bütün kesimler kendi nüfusları oranında 30 kişilik yerel mecliste temsil edilecekler. Biz sivil duyarlılık konusunda en hassas ülkeyiz. Terör örgütünden Afrin’i temizlerken bugün haline bir bakın bir de Rakka’ya bir bakın.

Türkiye’nin terörle mücadeledeki haklı pozisyonunu anlatacak argümanlarla Türkiye gidiyor (Varna zirvesi). Sivillere dönük nasıl hassasiyet gösterildiği, biz tüm bunları anlatacağız. Türkiye’nin bir işgalci olmadığını, hem kendi sınırları içinde hem de dışında tehdit oluşturan terör kaynaklarına müdahale etmek gibi haklarını kullandığını anlattık, bundan sonra da anlatmaya devam edeceğiz. Türkiye, köşeye sıkıştırılarak, bir takım bitmez tükenmez ödevler verilerek kapıda bekletilecek bir ülke değil.

Biz AK Parti olarak 16 yıldan beri her zaman sayısal olanla değil, siyasal olanla ilgilendik. Sayısal olan siyasal olanın bir sonucudur. Bugün, öncelikli olarak 15 Temmuz’dan sonra biz bu ülkenin bulunduğu coğrafyada birliğinin beraberliğinin korunması, huzurunun devam etmesi için bir birlik ve beraberlik, bunun yanında da yerlilik ve millilik vurgusunu sıkça yapıyoruz. Biz; milllet, bayrak, vatan ve devlet… Bu dört esasla, herkesle kardeşiz. Kucaklayıcılık bu.

Türkiye’yi işgalci olmakla suçlayan bir dille nasıl beraber olacağım. Tabii ki onlarla bir ve beraber olmayacağım. Kendi vatanına, devletine önem gösteren herkesle bir ve beraber olduğumuzu biz söylüyoruz. (Fatih Erbakan ismininin konuşulması) İsimler üzerinden gitmeyelim, bu ülkeler etrafında herkese kapımızın açık olduğunu söylüyoruz.

Yerelde bu tür ittifaklar hep oluşturdular bu yeni bir şey değil. Yerel siyasetle genel siyaset çok farklıdır. Milletvekilliği, Cumhurbaşkanlığı seçimleri ile ilgili merkezden siyaset yapabilirsiniz ama yerel seçimle ilgili yapamazsınız. Yerel dinamikler karşılıklı hassasiyet esasında görüşür. Yerel seçimler geldiğinde muhtemelen aynı hassasiyette olan, aynı kaygıları taşıyanlar yerel dinamikler etrafında oturup konuşacaklardır ve bu konuda bir görüş birliğine varacaklardır. Biz buna ister gönül ittifakı ister birlik beraberlik diyelim, sonuçta bu olacaktır.

”2019'DA YÜZDE 60'IN ÜZERİNDE BİR OY ORANINA ULAŞACAĞIZ'

1919’dan 2019’a yüz yıl. Biz çok kritik bir tarih olarak görüyoruz. Cumhur İttifakı ile birlikte yüksek oy oranları göreceğiz demesi, toplumda bunun karşılığını Cumhurbaşkanımız görüyor. Biz 2019’da yüzde 60’ın üzerinde bir oy oranına ulaşacağımızı öngörüyoruz.