Bahçeli'den Kadir Mısıroğlu'na;  Atatürk'e sövmek bunların mesleğidir

Bahçeli'den Kadir Mısıroğlu'na;  Atatürk'e sövmek bunların mesleğidir

MHP lideri Devlet Bahçeli grup toplantısında konuştu. Bir dönem tarih programı yapan ve 'Keşke Yunanlılar galip gelseydi' diyen Kadir Mısıroğlu'na sert sözlerle seslendi. Mısıroğlu'na 'zevat' dedi.

Bahçeli, Atatürk'e hakaretler yağdıran Kadir Mısıroğlu için "Milletimiz yaşanmış bir destan sonucunda ayağa kalkmayı başarmıştır. Cumuriyet demokrasiyi geliştiren şu ana kadar bulunmuş en iyi sistemdir. İçinden geçtiğimiz şu günlerde bu devlet yapılanmasının tahribata maruz kaldığı bilinen bir gerçektir. Milli mücadeleyi kötülemek için fırsat konuşanların hatta keşke Yunan galip gelseydi diyenlerın varlığı utanç vericidir. Bunlara bir delinin hezeyanı mı diyelim? Diyemeyiz kanımız çekilir. Atatürk'e sövmek bunların mesleğidir, son yıllarda bu zevatın sayısındaki artış da dikkat çekicidir. Bunlar her şey olsalar da adam olamazlar, insan olamazlar, Türk ise asla olamazlar. Cumhuriyet düşmanlarının maskesi düşmüştür. Din kisvesine bürünen hainlerin en son oyunu 15 Temmuz'da bozulmuştur." dedi.  

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Irak ordusunun Kerkük operasyonunda direniş göstermeyen Peşmerge unsurlarıyla ilgili, "Bir ara fistan giymiş hainler ülkemizde sokaklara çıkıyorlardı ya bunların emmi çocukları da aynısını Kerkük ve mücavir bölgelerinde tekrarlamışlardır. Peşmerge çığlık çığlığa, bağıra bağıra kaçmıştır" dedi.

'FETÖ'den tutuklu ABD'nin İstanbul Başkonsolosluğu görevlisi Metin Topuz’un cep telefonunun Washington tarafından istenmesiyle ilgili Bahçeli, "Madem telefon bu kadar önemli verin Gülen'i alın telefonu" ifadesini kullandı. 

Bahçeli, Rakka'nın SDG tarafından ele geçirilmesinden sonra Abdullah Öcalan posterlerinin açılmasıyla ilgili de "IŞİD arka kapıdan elini kolunu sallaya sallaya çıktı gitti. Bebek katilini posterleri rezil kutlamalarla meydanlara asıldı. ABD, PKK'yı buyur ederek cani başını selamlatarak nerede durduğunu göstermiştir. Rakka komplosunun açıklaması yoktur" yorumunda bulundu.

Partisinin grup toplantısında konuşan Bahçeli'nin açıklamaları şöyle:

"Bunlar, cumhuriyeti nimetleri ile zehir kusan işgal artıklarıdır. Atatürk'e sövmek bunların mesleğidir. Son yıllardaki bu zevatın sayısındaki artış da kaygı verici düzeydedir. Bağımsızlıktan yıllardır ürken köksüzler ya kalem tutan sefiller ya da kurşun atan alçaklar olarak karşımızdadır. 

PKK ve FETÖ'ye bakınız, bu terör örgütlerinin etrafını yoklayınız. Aradığınız hainlerin tamamını görürsünüz. 

Cumhuriyet düşmanlarının maskesi düşmüştür. Din kisvesine bürünen hainlerin planı 15 Temmuz'da bozulmuştur.

Medeni ve gelişmiş olmakla övünen ülkeler çelişki yumağına sıkışmıştır. Uzlaşmazlık, güvensizlik, düşmanlık yeni ve aşılması güç rekorlara koşmaktadır. 

İspanya ve İtalya'daki referandum denemeleri ile Avrupa coğrafyası risk ve belirsizlikle kıvranmaktadır. 

Türk milleti tehdit edilmektedir. Kahramanlık korkaklığa karşı yine direnç göstermektedir. 

Kerkük'e yuvalanmaya çalışan hainler arkalarına bakmadan kaçmışlardır. Yalnızlaşan Barzani ve peşmerge çetesi tarihi bir hayal kırıklığı yaşamıştır. Nefesleri kesilen peşmerge fitnesi ne olmuştur da tek bir mermi atmadan tabana kuvvet kaçmayı seçmiştir. Çığlık çığlığa kaçarken üzerlerindeki sözde üniformaları bile çıkarıp atmışlardır. 

Bir ara fistan giymiş hainler ülkemizde sokaklara çıkıyorlardı ya bunların emmi çocukları da aynısını Kerkük ve mücavir bölgelerinde tekrarlamışlardır. Talabani yandaşları ile Barzaniciler ters düşmüş birbirlerinin altlarını oymuşlardır. Gerçekte ise bunların hepsi haindir. 

"Kerkük kurtarılmış, Türkmenler derin bir oh çekmiştir"

Kerkük kurtarılmış, Türkmenler derin bir oh çekmiştir. Barzani'nin vahim hesap hatası sonucu, zorladığı referandum sonrası Irak'ta ortaya çıkan siyasi denklem Kerkük'ün statüsünün nihai çözümü için yeni bir süreç başlatmıştır. İlk etapta Kerkük'te güvenliği Irak ordusu ve federal polis sağlamalıdır. Irak ordusuna yardımcı olmalarını sağlayacak düzenlemeler yapılmalıdır. Teröristler tamamıyla sökülüp atılmalıdır. 

Dikkat edilmesi gereken husus, Türk Silahlı Kuvvetleri'ni siyasi tartışmaların içinde çekmekten süratle kaçınmaktır. Genelkurmay Başkanımız ve komuta kademesini taciz etmek ahlaksızlıktır. 15 Temmuz'da korkusuzca direnmiş, darbecilere tamam dememiş bir komuta heyeti üzerinde kuşku uyandırmak, dedikodu yapmak bize göre utanmazlıktır. O kirli ellerinizi Türk askerinin üzerinden çekiniz. Etrafımız mayınlarla çevrilmiştir.

"Rakka komplosunun açıklaması yoktur"

ABD bu operasyon görevini SDG paravanı altına saklanan PYD/YPG'ye vermiştir. YPG Rakka'yı ele geçirdi. Ciddi bir direnişle karşılaşmadı. IŞİD arka kapıdan elini kolunu sallaya sallaya çıktı gitti. Bebek katilini posterleri rezil kutlamalarla meydanlara asıldı. ABD, PKK'yı buyur ederek cani başını selamlatarak nerede durduğunu göstermiştir. Rakka komplosunun açıklaması yoktur. ABD Büyükelçiliği diyor ki; PKK yabancı terör örgütleri listesinde yer alan bir örgüttür ve Öcalan PKK ile bağlantılı terörizm faaliyetleri yüzünden hapiste bulunmaktadır. Saygı görmeye değer bir şahsiyet değildir. Yazıklar olsun. Geçti Bor'un pazarı, sürün merkebinizi Kandil'e.

Tartışmaların odağında şahsa ait cep telefonu yeni bir kriz çıkarmıştır. ABD bu telefonun iadesini bir nota eşliğinde Türkiye'den istemiştir. Onca delile rağmen 15 Temmuz darbe teşebbüsüne tam olarak inanmayan ABD telefon isteyerek şaka mı yapmış yoksa kafa mı bulmuştur? ABD kala kala telefona mı kalmıştır. Verin hain Gülen'i alın telefonunuzu. 

"ABD karar  kararını vermelidir dost muyuz düşman mı?"

Milletvekili maaşımdan kısarak kontorü söz veriyorum ben alıp göndereceğim. Yeni bir telefon alacağım, kargoya vereceğim ve Rakka'ya göndereceğim. Nasılsa elinize geçer hemen size ulaşır. ABD kararını vermelidir. Dost muyuz, düşman mı?