Başbakan Yıldırım: Telefon kablolarını bile çalıyorlar!

Başbakan Yıldırım: Telefon kablolarını bile çalıyorlar!

Başbakan Binali Yıldırım, İzmir Balçova'da 'Muhtarlar Buluşması'nda imar barışıyla ilgili olarak ''Cumhuriyet tarihinin en büyük barışıdır bu. Artık vatandaşlar, belediyeler, devlet el sıkışıyor. Geçmişteki bütün eksikleri, yanlışları bir tarafa bırakıyoruz. Yeni bir sayfa açıyoruz'' dedi.

Toplantıya Başbakan Yıldırım ile bir muhtar arasındaki diyalog damga vurdu. Bir muhtar, telefonlarının çalışmadığından dert yandı, Başbakan da ''Şu hale bak, telefon kablolarını bile çalıyorlar ya. Sen onları yazdır hemen halledelim'' cevabını verdi.

Başbakan Yıldırım'ın konuşmasından satırbaşları şöyle:

''Kararınızı sonunda vereceksiniz. Bakıyorum adayların ortak bir söylemi var. Hepsinin ortak söylemi muhalefet adaylarının Recep Tayyip Erdoğan’ı indirelim de ne olursa olsun. Bu tesadüf mü? Bazı dış mihraklar da aynı şeyi söylüyor. Niye? Recep Tayyip Erdoğan onların burada rahatça at oynatmasına izin vermiyor. Onun için rahatsız oluyorlar. 'Bizim Türkiye ile problemimiz yok, bizim problemimiz Recep Tayyip Erdoğan' diyorlar. Bizim adaylar da bunu söylüyor. Ne kadar tesadüf. Onlara inat milletin adamı Recep Tayyip Erdoğan’ı yeni sistemin cumhurbaşkanı seçecek miyiz sayın muhtarlarım…

BOŞA UĞRAŞIYORLAR

'Yapılan projeleri durduracağız' diyorlar. 'Külliye’yi yıkacağız, Kanal İstanbul’u yaptırmayacağız, hızlı trene ne lüzum var' diyorlar. 'Yerli otomobil projesi ilkelliktir' diyorlar. Yapılanı bozmak, işleri durdurmak milletin faydasına olan her şeyi durdurmak bu ne biçim iş? Böyle bir siyaset olur mu? Böyle bu ülkeye hizmet edilir mi? Meydanlarda söylenenler bunlar.

Bakın ne yaparsa yapsınlar boşa uğraşıyorlar. Bu millet yapılanları biliyor, bu yapılanlara da kimsenin dokunmasına izin vermez. Onlar istediği kadar söylesin.

CUMHURİYET TARİHİNİN EN BÜYÜK BARIŞI

İmar barışını çıkardık. Sizden önemli ricam bu. Bunu anlatın. Bütün hemşehrilerinize bunu anlatın. Cumhuriyet tarihinin en büyük barışıdır bu. Artık vatandaşlar, belediyeler, devlet el sıkışıyor. Geçmişteki bütün eksikleri, yanlışları bir tarafa bırakıyoruz. Yeni bir sayfa açıyoruz. Mülkiyet problemi olanlar, imara aykırılıkları olanlar, başkasının yerine hazine, orman, vakıf inşaat yapmış olanlar, kat mülkiyeti olmayanlar hepsi bu imar barışı içerisinde çözüme kavuşturuluyor. Bu sadece bir başlangıç.

İKİNCİ ADIM ADA BAZINDA YERİNDE DÖNÜŞÜM

Bunun ikinci adımı da buralarda ada bazında yerinde dönüşüme tabii olacak. Önce bir adanın ihtiyacı kadar konut bir yere yapılacak. O adadaki bütün yaşayanlar rızasıyla oraya taşınacak, o ada tamamen yeni baştan yapılıp herkes önceden sahip olduğu hakları koruyarak yeni yere geçecek. Yeni yerde ortak alanlar olacak.

MAKAMLAR GELİP GEÇİCİ

Benim başbakanlığım bu seçimlerde sona eriyor. Ama İzmir’e olan sorumluluğum devam ediyor, hem de artarak devam ediyor. Bu makamlar gelip geçicidir. Ama İzmir milletvekili olarak ben bana destek veren hemşerilerimin her türlü sorunuyla daha artan bir şekilde ilgileneceğim. Bunun için daha çok vaktimiz olacak, daha çok bir araya geleceğiz. İzmir için hayallerimizi hayata geçireceğiz.

TELEFON KABLOLARINI BİLE ÇALIYORLAR

Şu hale bak, telefon kablolarını bile çalıyorlar ya. Sen onları yazdır hemen halledelim. Bak, Konak Tüneltepe Mahallesi'nde de yarısının interneti yokmuş...

Burada Telekom Müdürü yok mu kardeşim? Buna bir an önce bakın. Bütün telefon, internet ile ilgili sorunları çıkarken yazın.

Bir ay içinde çözülmezse ben tekrar konuşacağım sizlerle. Bu devirde internet, telefon sorunu olur mu?

Bir kere sabit telefon eskisi kadar kullanılmıyor. Masrafları değmiyor. Çünkü sabit telefona cevap veren yok. Ama yine de evde olması lazım. Şu anda nüfusun yüzde 95'i cep telefonu kullanıyor. Evdeyken bile cep telefonu kullanıyoruz değil mi?

İnternet ve cep telefonu meselesi İzmir'in her tarafında halledilmesi lazım. Varsa ki var olduğunu görüyorum, burada duydum muhtarlardan. Biraz sonra çağırdılar telefon şirketinin yöneticileri bu bilgileri alıp hemen takiplerine başlayacağız.

E-devlet ile büyük kolaylıklar oldu. Biraz muhtarların aleyhine oldu. Eskiden kağıtlar falan veriyorduk, üç beş kuruş alınıyordu, o azaldı.''