CHP'li Polat: AKP, İzmir'in yağmalanmamış değerlerine göz dikmiş

CHP'li Polat: AKP, İzmir'in yağmalanmamış değerlerine göz dikmiş

CHP İzmir Milletvekili Mahir Polat, yaklaşan yerel seçim öncesi İzmir'e dair değerlendirmelerini Yurt'a anlattı. 

Nil KAHRAMANOĞLU/İZMİR

Yurt Gazetesi Ege Bölge Temsilciliği'ni ziyaret eden Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İzmir Milletvekili Mahir Polat, gündeme dair değerlendirmelerde bulundu. AKP'nin İzmir'in güzelliklerine, yağmalanmamış değerlerine ve rantına göz koyduğunu söyleyen Polat; "Elde rant getirebilecek, AKP'nin değirmenine su taşıyabilecek bir tek İzmir kaldı. AKP'nin bu rantçı bakış açısıyla İzmir'e 'en güzel kız' söylemleri kendi zihniyetlerinin de dışa vurumudur" dedi.

HERKESİN TUNÇ SOYER'DEN ORTAK BEKLENTİSİ VAR

Tunç Soyer'in projelerinin İzmir'in dokusuna uyduğunu dile getiren Polat: "Genel Başkan'ın, Genel Merkez'in ve Türkiye'nin de Tunç Bey'den beklentisi ortak. İzmir'i tarihin başkenti, sanatın, edebiyatın, felsefenin başkenti yapmasını istiyorlar. İzmir bu tarz bir çalışmayla kalkınsın istiyorlar. Tunç Bey'de bu vizyon var mı? Var. Slow City projesini yapmış, kentine büyük bir vizyon katmış. İkincisi; Tunç Bey'in sıklıkla kullandığı 'arka sokaklar' deyimi var. Arka sokaklarda, kentin kazanımlarını biraz daha arka tarafa kaydırmayı istiyor. Bu İzmir'de tabi ki yapılabilir. Kentsel dönüşümle, kentsel yenilenmeyle yapılabilir. Tarihi değerler öne çıkarılabilir. İzmir'de gurme turizmi geliştirilebilir. Çünkü kentin tarihi çok eski, çok derin. İzmir'de bu gelenek ve geçmiş var" dedi.

KOOPERATİFÇİLİKTE YELPAZEYİ GENİŞLETECEK

Soyer'in, yerelde kalkınmayı geliştirerek Türkiye'ye farklı bir model olacağını belirten Polat: "Tabi insanların bakış açıları farklı. Yerelde kalkınmayla Aziz Kocaoğlu ile bir aşama kaydettik. Bunun üzerine bir şeyler koyarak gidebilirse eğer tüm Türkiye'ye farklı bir model olabilir. Kooperatifçilik gelişmenin önemli ve farklı bir yanıdır. Toplumun tüm katmanlarında üreten kesimlere, kooperatifçilikle çok şey verilebileceğini Aziz Bey gösterdi. Fakat bu yelpazeyi çok daha geniş bir hale getirebileceğini Tunç Bey'in anlatımlarından da anlıyoruz. Tabi bunu yapabilmek için ilçe başkanlarıyla da senkronize olması gerekir. Gördüğüm kadarıyla İzmir'in yeni belediye başkan adayları da bu anlayışa yakın arkadaşlardan seçilmişler. Hem dinamikler hem biraz daha gençler hem de donanımları büyükşehiri tamamlayacak ölçekteki arkadaşlardan oluşuyor" diye konuştu.

ZEYBEKCİ İZMİR'E 'KABA DAMAT' EDASIYLA BAKIYOR

İzmir'in 'kadın' figürüne benzetilmesi meselesine de değinen Polat: "Birçok yerde karşılaştığım bir konu var. İzmir'e 'kadın' gözüyle bakıldığını söylediler. Doğrudur. İzmir'e kaba bir damat edasıyla bakan bir Zeybekci ile karşı karşıyayız. Türkiye'nin ekonomisini ne hale getirmiş bir Ekonomi eski Bakanı, Denizli'nin Belediye eski Başkanı. Bugün geldiğimiz noktada İzmir'in güzelliklerine, İzmir'in yağmalanmamış değerlerine, İzmir'in rantına göz koyduklarını görüyoruz. Bu da 'kaba damat' anlayışını gösteriyor. Tunç Soyer'in açıklamasında ise İzmir prensesti. Bu tabi aslında İzmir'e duyduğu saygıyı ifade ediyor. Bizim bakışımızda İzmir'e saygı var. Uzun zamandır herkes İzmir'e saldırmaya çalışıyor. Çünkü parsel parsel, satıla satıla kentler kalmamış durumda. Baktığınızda İstanbul'un ne hale geldiğini görüyorsunuz. Ankara'da bir yağmur sonrası ortaya çıkan görüntüleri hepimiz biliyoruz. Samsun bile yağmalanmış bir kent haline geldi. Elde rant getirebilecek, tekrar AKP'nin değirmenine su taşıyabilecek bir tek İzmir kaldı. İddia ve ispat edebiliriz ki İzmir Büyükşehir Belediyesi ekonomisi en düzgün belediyelerden bir tanesidir. AKP'nin bu rantçı bakış açısıyla buraya 'en güzel kız' söylemleri kendi zihniyetlerinin de dışa vurumudur" dedi.

AKP KADIN ADAYLARLA İZMİRLİ SEÇMENE OYNUYOR

AKP'nin İzmir'de kadın aday çıkarmasının tamamen seçim stratejisi olduğunu söyleyen Polat: "AKP'nin bu hamlesi ile İzmir'de tabana, seçmene oynadığını çok biliyoruz. Ankara'da kaç kadın aday var? İstanbul'da kazanacakları yerlerde kaç kadın aday var? Dönüp baktığımızda Konya gibi bir şehirde kadın aday çıkarmış mı diye sormak istiyorum. Tencerede yoksulluk yaşayan kadınların da AKP'den hesap soracağını düşünüyorum. Türkiye'de belediye başkanlarını bağıra bağıra, ağlata ağlata istifa ettiren bir zihniyet var ortada. Türkiye'nin demokrasisine katkı sunacak seçmenlerin bunu göz önüne alarak kendi oylarıyla gönderecekleri belediye başkanlarını seçmeleri gerekiyor. Bir iradeyle gidecek belediye başkanlarına geçit vermemeleri gerektiğini düşünüyorum" şeklinde konuştu.