Halkların Demokratik Partisi Eş Genel Başkanı Serpil Kemalbay partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada, "Eğer Yasin Börü’nün öldürülmesi sizi üzüyorsa gerçeklerin açığa çıkması için parmağınızı kıpırdatırsınız. Kobani olaylarıyla ilgili 11 soru, 5 araştırma önergesi verdik, hepsi AKP oylarıyla reddedildi" dedi.

Halkların Demokratik Partisi Eş Genel Başkanı Serpil Kemalbay partisinin grup toplantısında konuştu. Kemalbay'ın konuşmasından satır başları: 

2 yıldır, katliamı anma etkinliğimiz kolluk güçlerinin saldırısına maruz kalıyor. Bu neyin korkusudur, neyin telaşıdır? Bu korku, suçlu olmanın, suç üstü yakalanmanın korkusudur. 102 canımızı kaybettiğimiz bugün AKP’nin grup toplantısında bir kelime dahi ifade edilmedi. 

15 Temmuz darbe girişiminde yaşamını yitirenleri her vesileyle anan Hükümet, 102 barış mücadelecisini neden bir kelimeyle olsun anmaz? Hem Diyarbakır hem de 10 Ekim Ankara katliamının açığa çıkan görüntülerine baktığımızda, her iki katliamın yaşanacağının da bilindiğini fakat halkın değil IŞİD katillerinin korumaya kollamaya alınmış olduğunu görüyoruz.

Eğer Yasin Börü’nün öldürülmesi sizi üzüyorsa gerçeklerin açığa çıkması için parmağınızı kıpırdatırsınız. Kobani olaylarıyla ilgili 11 soru, 5 araştırma önergesi verdik, hepsi AKP oylarıyla reddedildi. Grup toplantısında Başbakan diyor ki "Kürt, Arap, Ezidi..." işte halkları sayıyor herhalde bizden çaldılar "...halklar merak etmesin" diyor. Siz gölge etmeyin başka ihsan istemiyor bu halklar.

Şu anda Türkiye askeri İdlib’de ve ona IŞİD türevi olan çeteler eskortluk yapıyor. Bu aslında savaş riski altında olduğumuzun da göstergesi.

Erdoğan’ın yaptığı her kabadayılığın faturası halka kesiliyor. Sarayın savurganlık, bakanların özel uçaklarla seyahat etmesi, Meclis’te verilen lüks yemekler... "İtibardan tasarruf olmaz"mış. Milletin parasıyla itibar üretme peşindeler.

Bu ülkede insan hakları endeksi yerlerde. Türkiye iş cinayetlerinde dünyada üçüncü, Avrupa’da birinci sırada. Böyle bir ülkenin itibarı olabilir mi? Altınlarınızı isteyen Cumhurbaşkanı adlı bir şahıs sizi ararsa sakın ha sakın onlara altın maltın vermeyin. Altından sonra da gelip sizin ekmeğinizi isteyecekler.

Vatandaşın kötü günler için ayırdığı altınlara göz dikerek mi gelecek planlarınız uygulayacaksınız? Eğer paraya ihtiyacınız varsa biraz kendi harcamalarınızı kısın.

Öyle bir kriz yarattılar ki, "bir gece ansızın gelebiliriz" diyorlar ya, bir gece ansızın gidebilirler. Bunun için de hazırlık yaptıklarını biliyoruz. Bir taraftan da uçaklar, jetler alıyorlar.

İnsanları çırılçıplak soyarak işkence edenler, infaz edenler; şimdi birileri sırtınızı sıvazladı diye bunları yapabilirsiniz, ama unutmayın eninde sonunda hesap vereceksiniz.

Müftülüklere nikah yetkisi vererek kadınların medeni kanundan doğan haklarını gasp etmeye çalışıyorlar. Kadınlara bir iyilik yapmak istiyorsanız buyurun parasız kreşler açın, sağlık hakkını, eğitim hakkını yaratın.