İmamoğlu'ndan 'mazbata tezahüratına' yönelik ilk açıklama

İmamoğlu'ndan 'mazbata tezahüratına' yönelik ilk açıklama

Mazbatası verilmeyen İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, dün oynanan Beşiktaş - Başakşehir maçında Beşiktaşlı taraftarların attığı 'mazbata' tezahüratına ilişkin ilk kez konuştu.

Dün oynanan Beşiktaş - Başakşehir maçında taraftarın attığı "Mazbatayı ver" tezahüratına ilişkin ilk kez konuşan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, "Başkaları bu kadar alkışlansa, ben biliyorum, amigoluk bile yaparlar. Ama ben öyle biri değilim. Mahcubiyetimle gittim. Maçı izlerken insanlar, mazbatanın sahibine teslim edilmiş olsa, belki minik bir alkışlarlar bizi. Haklarını arıyorlar. Bu benimle ilgili bir konu değil" ifadelerini kullandı.

Fenerbahçe-Galatasaray maçı öncesinde Bağdat Caddesi'nde yemek molası ver İmamoğlu'na eşi Dilek İmamoğlu ve mazbatasını alarak göreve başlayan Kadıköy Belediye Başkanı Şerdil Dara Odabaşı da eşlik etti.

Bir anda İmamoğlu'nu karşılarında gören yurttaşlar, kısa süreli bir şaşkınlık yaşadı.

Yurttaşlar, İmamoğlu ile ''selfie'' yapabilmek için birbirleriyle yarıştı. Maç nedeniyle formalarıyla gezen Fenerbahçe taraftarları da İmamoğlu'na, ''Mazbatayı ver, İmamoğlu'na mazbatayı ver'' tezahüratıyla destek verdi. Yemek yiyeceği mekana zorlukla ulaşan İmamoğlu, kapı önünde de basın mensuplarını sorularını yanıtladı.

İmamoğlu'nun sorulara verdiği yanıtlar şöyle oldu: 

Yakın mı mazbata? 

- Aldığım verilere göre, 250 civarında bir sandık kaldı Maltepe'de. Tahminlere göre, gece 02.00-03.00 gibi bitecek. Artık bir şey kalmıyor. Ne söyledilerse, hangi gerekçeleri sundularsa, ilçe ve il seçim kurulları ile YSK buna yön verdi. Gerekleri yapıldı, bitti. Şu anda, yaklaşık 14 bine yakın bir oy farkı var, 13 bin 920 civarında. (Yarın olur mu?) ''Yarın olur mu'' derken, zaten olması gerekiyor. Bu, birine ait bir mazbata değil, 16 milyon kişiye ait bir mazbata. Verilmesiyle ilgili kurallar ve kurullar var. Hepsi işlendi, işletildi. Şimdi, milletin seçtiği kişiye mazbatayı vermek kalıyor. Bilmediğimiz bir şey varsa, bilemem. Kişiye ait bir mazbataysa, bunu da bilemem. Bizim bildiğimiz demokraside, Cumhuriyet'in değerlerinde, inandığımız bu yol haritasında bu mazbata, 16 milyon insana ait. Süreç sonlandı ve teslim edilmesi lazım. Sonrasında, olağanüstü itiraz hakları var. Bunu da biliyoruz. Bunun da hızlıca kesinleşmesi şart. Çünkü artık İstanbul hizmet bekliyor. Şu 12-13 günde bile, idaredeki başı boşlukta neler olduğu konusunda ciddi tereddütlerimiz var. O bakımdan, bu kente bunu yaşatmamalılar. Umarım YSK, gereğini yapar ve güvenimizi sarsmaz. 

3 büyük takımın taraftarlarının desteği büyük size. Siyasilerden maça gitmeniz konusunda eleştiriler var… 

- Ben, derbiye bir futbol meraklısı olarak gitmek isterim. İstanbul'da, 3 büyük takımın birçok maçına gittim. Yurt içi ve dışında da bir çok maça gittim. Şimdi İBB Başkanıyım, daha büyük keyifle gidiyorum. Daha çok gideceğim. 3 büyük takımla da çok güzel iş birlikleri de yapacağım. Bunları, kampanya dönemimde anlatmıştım. Başkaları bu kadar alkışlansa, ben biliyorum, amigoluk bile yaparlar. Ama ben öyle biri değilim. Mahcubiyetimle gittim. Maçı izlerken insanlar, mazbatanın sahibine teslim edilmiş olsa, belki minik bir alkışlarlar bizi. Haklarını arıyorlar. Bu benimle ilgili bir konu değil. Ama ben maçlara gitmeye devam edeceğim. Umuyorum benim gittiğim maçlarda, alkış olur, kazanan kaybeden olur ama centilmenlik olur. Tek temennim o. Sahada bile barışa, huzura ihtiyaç var. Ülkede her ortamın gerginliği var. Bunu yumuşatmak lazım. Gerçek konulara odaklanmak lazım.