Putin ve Erdoğan'ın tek anlaşamadığı konu 'Domates' oldu

Putin ve Erdoğan'ın tek anlaşamadığı konu 'Domates' oldu

Rusya Devlet Başkanı Putin, Erdoğan'la Soçi'deki görüşmesinin ardından iki lider her konuda mutabık kaldıklarını açıkladı. İki lider de anlaşamadıkları tek konunun, domates olduğunu vurguladı

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Rusya Devlet Başkanı Putin'le 1,5 saat süren görüşmelerinin ardından ortak bir basın açıklaması yaptı. Başkan Putin'in Soçi'deki konutunda gerçekleşen toplantıda Putin, karşılıklı yatırım ve ticaretin artırılması konusunda anlaştıklarını bildirdi. Görüşmede Türk akımı projesinin ele alındığını, Orta Doğu ve Suriye sorununu görüştüklerini belirten Putin, "Suriye sorununun çözümü siyasi yolla mümkün olacaktır," diye konuştu.

MİLLİ PARA BİRİMİ KULLANILMASI KARARI ALDIK

Vladimir Putin, açıklamalarını şöyle sürdürdü: "Görüşmelerde ekonomik alana odaklandık. Karşılıklı kısıtlamaların kaldırılması, yatırımın güçlendirilmesi ve ticaretimizde milli para biriminin kullanılması gibi kararları aldık. Karşılıklı ticaretimizde düşüşü durdurabildik ve bu senenin ilk aylarında artış kaydettik. Karşılıklı hizmet ticareti ve anlaşmanın hazırlanmasının tamamlanması konusunda anlaştık."

"Rusya, Türkiye’nin doğalgaz yüzde 55’ini, kömürün yüzde 33’ü ve petrolün yüzde 18’ini karşılamaktadır. Türk akımı projesi görüştük, bu proje kapsamında iki hat 15,75 milyar metreküp kapasiteli iki hat döşenecektir. Biri Türkiye’den geçecek, diğeri Avrupa’ya gidecektir. Akkuyu Nükleer Santrali projesi kapsamında, Rusya’nın yatırım hacmi 22 milyar olacaktır. 2019 yılında karşılıklı olarak kültür ve turizm yılları düzenleyeceğiz" diyen Putin, iki ülke arasındaki turizm ilişkisine de değindi: "Mayıs ayında dışarıya çıkacak Rus turistlerin üçte biri Türkiye’yi tercih etmiştir. Rus turistlerinin güvenliğinin sağlanması kritik önem taşımaktadır."

Putin "Sayın Erdoğan ile hemfikiriz ki, Suriye’de çözüm sadece diplomatik ve siyasi yöntemle olabilecek. Suriye hükümet ordusu ve muhalefet arasında çatışmaları durdurabildik ve bu her iki tarafı ortak müzakere masasına oturtabildik. Bugün zaten Astana’da istişareler yapılacaktır. Özellikle Sayın Cumhurbaşkanı ve tüm Türk dostlarımıza yapıcı müzakereler için teşekkür etmek istiyorum" diye konuştu.


SURİYE KANAYAN BİR YARA

Putin'in ardından konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan ise şu ifadelerde bulundu:

"Son iki ay içerisinde Rusya'ya ikinci ziyaretimi gerçekleştiriyorum. Misafirperverliklerinden ötürü teşekkür ediyorum. Sık sık telefon görüşmelerimiz de devam ediyor. Tüm bu görüşmeler sayesinde siyasi ilişkilerimizde, arzu edilen ivmeyi yakalıyoruz. Münasebetlerimizin çok daha ileri taşınması noktasında her iki tarafta da güçlü bir irade bulunuyor. Bugün başta ekonomik ve ticari konular olmak üzere atılması gereken adımlar konusunda istişarelerimizi yaptık.

Ekonomi kurmaylarımız Moskova ve Ankara’da sık sık bir araya geliyor. Ticari ve ekonomik işbirliğimiz önündeki engellerin kaldırılması için yoğun çaba sarf ediyor. Türk akımı ve Akkuyu konusundaki işbirliğimiz ise hassasiyetle ilerliyor. Sayın Putin ile görüşmemizde Suriye ile kriz başta olmak üzere bölgesel konuları konuştuk. Benim çok sevdiğim bir Rus atasözü var, 'Kimin neresi ağrıyorsa, onunla ilgili konuşur' diye. Ülkemiz için de Suriye 6 yıldır kanayan bir yara.

Çocuklar sokakta neşe içinde oynarken, baharın güzelliğini doyasıya yaşarken Suriyeli çocukların her gün ölümle burun buruna gelmeleri bizlerin ortak acısıdır. Suriye ile 911 kilometre sınırı olan, aynı kumaştan kesilmiş bir ülkeyiz. Hemen yanı başımızda yükselen çocuk feryatlarına nasıl sessiz kalabiliriz? Nasıl gözlerimizi kapatabiliriz?"

'İDLİB ÇATIŞMAZLIK BÖLGESİ OLACAK'

Erdoğan ayrıca, "Rusya ile eşgüdüm halinde Suriye'ye dair çalışmalarımızı sürdüreceğiz. Suriye vekalet savaşlarına sahne olduğu sürece terör örgütleri zemin kazanmaya devam edecektir. Rusya ile eşgüdüm halindeki çalışmalarımızı sürdüreceğiz. Bizim için en önemli konu Suriye'nin toprak bütünlüğünün korunmasıdır" diyerek, "Han Şeyhun’daki kimyasal saldırı kimsenin yanına kar kalmaz. Kalmamalı saldırının sorumlularının cezalandırılması konusunda Putin ile hem fikiriz. Çatışmasızlık bölgesi İdlib'de zaman zaman maalesef sıkıntılar oluyor. Temenni ederim ki, oradaki çatışmasızlık bölgesi korunmaya devam eder" şeklinde konuştu.

'TRUMP DA DESTEKLİYOR'

Putin ayrıca, "Biz garantörler olarak, Türkiye, İran ve Rusya, bu mekanizmaların (çatışmasızlık) ileride gelişmesini sağlamak için elimizden geleni yapacağız. Sayın Trump ile görüştüm. Anladığımız kadarıyla ABD yönetimi çatışmazlık bölgesi fikirlerini destekliyor," dedi. Vize kısıtlamalarının kaldırılması konusunda ise "Bazı uzmanlar ve devamlı olarak ülkemizi ziyaret edenler için vize kolaylıkları sağlanabilir" dedi.

'DOMATES DIŞINDA MUTABIKIZ'

Tarım ürünleriyle ilgili ihracat kısıtlamalarının kaldırılıp kaldırılmayacağıyla ilgili bir soruya Putin, "Türk dostlarımızdan şunu anlamalarını rica ettik. Malum trajik olaylardan sonra hayat yerinde durmadı. Mesela domates üretimi için bizim üreticilerimiz büyük miktarda kredi aldı. Hem teknik, hem altyapının oluşturulmasıyla ilgili süreç bu. Bununla ilgili kısıtlamalar devam edecek. Vizelerde de devam edecek. Fakat bu da bizim aramızdaki işbirliğinin ne derece koordineli olduğuna doğrudan bağlıdır" diye cevap verdi.

Erdoğan ise, "Domates dışında bütün konularda, gıdada, tekstilde, zaten mutabık kaldık. Biz Türk domatesinin Rus pazarında olmasını arzu ederiz. Özellikle tavsiyemizdir. Şu anda bir geçiş süreci var," diye konuştu.

Çatışmasızlık ve uçuşa kapalı bölge konusundaki soruya karşılık Putin, çatışmasızlık bölgesinin uçuşlara da kapalı olacağını, bu şekilde ülkenin toprak bütünlüğünü de temin edeceğini belirtti ve "Çatışmaların durdurulmasının yanında, siyasi alanda da ülkede toprak bütünlüğü sağlanacaktır. Çatışmasızlık süresince bir yandan da IŞİD gibi terör örgütleriyle savaşmaya devam edeceğiz" ifadelerinde bulundu.