Taksim buluşması toplumu birleştirdi

Taksim buluşması toplumu birleştirdi

CHP'nin düzenlediği ve çok sayıda parti ve STK'nın katıldığı "Cumhuriyet ve Demokrasi Mitingi"yle on binlerin cumhuriyete, demokrasiye ve laikliğe sahip çıkması toplumun bütün kesimlerinde coşku ve heyecan yarattı.

CHP’nin düzenlediği “Cumhuriyet ve Demokrasi” mitinginde on binler hep bir ağızdan “Darbeye hayır” dedi. AKP ile birlikte çok sayıda parti, sendika ve demokratik kitle örgütünün de katıldığı mitingde “Darbeye karşı halk iktidarı”, “Yaşasın halkların kardeşliği”, “Her türlü darbeye karşı Taksim’deyiz” sloganları atıldı.

Mitingde konuşan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 10 maddelik Taksim Manifestosu’nu okudu ve alanda bulunanların oylamasına sunda. Alanda bulunanlar ellerini kaldırarak manifestoyu onayladılar.

Demokrasi mitingine ev sahipliği yapan CHP, kapılarını iktidar partililer dahil herkese açtı. CHP'nin düzenlediği mitinge AKP Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Müezzinoğlu, TBMM Başkanvekili Ayşenur Bahçekapılı, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş da katıldı.

Miting sonrası Taksim Meydanı'ndan Tünel'e ellerinde bayraklarla ve Atatürk resimleriyle yürüyen halk, "Türkiye laiktir, laik kalacak" sloganlarıyla İstiklal Caddesi'ni inletti. CHP'nin düzenlediği Cumhuriyet ve Demokrasi Mitingi'nin yansımalarını sizler için derledik, alanda yer alan siyasetçilerle ve sanatçılarla konuştuk.

‘Çare Taksim Manifestosu’


CHP İstanbul  Milletvekili Gürsel Tekin:
"Sadece ulusal düzeyde değil uluslararası düzeyde de gazeteleri takip ettim, dünya heyecanlandı desem yeridir.  Müthiş bir heyecan ve coşku yarattı miting. Aslında, gerek darbecilerin yarattığı sıkıntı ve kaygı gerekse iktidarın son dönemlerdeki uygulamalarından kaynaklı herkesin kafasında çok ciddi soru işaretleri vardı. Bu ülkenin demokrasisine, özgürlüğüne, laik yaşam biçimine sahip çıkabilecek milyonların olduğu görülünce çok ciddi bir yankı yarattı, çok sevindiriciydi. Edirne'den Ardahan'a kadar hiçbir şey vermediğimiz, veremediğimiz CHP örgütlerine çok teşekkür ediyorum. Kendi imkânlarıyla ve kendi olanaklarıyla emekli maaşlarını kullanarak katılım yapan herkese çok teşekkür ediyorum. Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu'nun halka sunduğu 10 madde çok önemli, manifestomuz topluluklara verilebilecek en önemli güvencelerden bir tanesi. Bu manifesto, iktidarın son günlerde gerek devletin kurumlarında gerek dış politikadaki sıkışmışlığına önemli bir reçetedir ve çaredir. "


CHP İzmir Milletvekili Tuncay Özkan: "Türkiye'nin özgürlük, adalet ve barış için önümüzdeki yüz yılı düşünerek birlik içerisinde yeniden devleti yapılandırması gerekiyor. Bu 10 maddelik bildirge ve Taksim'deki miting umut ediyorum ki bunun başlangıcı olacak. Bundan sonraki süreçte Türkiye çok daha büyük adımlarla gelecek yüz yılı kucaklayacak, çocuklarımızın mutlu yaşayacağı bir ülke haline gelecek. Ben yaşadığım şeylerle ilgili konuşmuyorum bile, söz konusu vatansa gerisi teferruattır diyorum."

Avcılar Belediye Başkanı Handan Toprak Benli:
"Biz gerçekten inanıyorduk. Cumhuriyeti kuran, Türkiye'ye demokrasiyi getiren CHP her zaman demokrasiden yana darbelerin karşısında olmuştur ve kitlesi de bunu açıkça göstermektedir. CHP kitlesinin yanında demokrasiye inanan ve bize güvenen bütün partiler ve kitleler de buradalar. Taksim, Gezi'den sonra dünyaya bir kez daha genel başkanımızın ağzından birlik, beraberlik ve demokrasi mesajlarımızı veriyor. Taksim gerçekten bizim için çok önemli, özgürlüğün simgesidir bu kent. Bu nedenle Taksim seçildi, kitlenin gösterdiği ilgi de ne kadar doğru bir seçim yapıldığını gösteriyor. Cumhuriyeti kuran ve bize emanet eden Mustafa Kemal Atatürk, 'Hâkimiyet kayıtsız şartsız milletindir' demiştir. İşte bu sözün önemini bugün darbe girişimiyle tüm Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları görmüş oldu."

'Siyasetin görevi ortak Türkiye hayali'


CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Selin Sayek Böke:
"Türkiye çok renkli bir ülke, bugün bu rengin hepsini bir araya getiren demokrasiyi hep birlikte yaşamış olduk. Taksim Meydanı'nda gökyüzüne baktığımızda ulu çınarlar var bize bakan, ulu çınarların köklerinde de bizim çocuklarımız var. Dolayısıyla Taksim bizim için çok özel bir yer. Burada olmak sadece darbeye ve diktaya hayır demek değil, burada olmak özgürlük ve demokrasiye de evet demek, dolayısıyla Taksim bizim için çok kıymetli. Bütün siyasi aktörlere kutuplaştırmanın ötesinde birleştirme görevi düşüyor. Esasında cuma günü vatandaşlarımız çok önemli bir mesaj verdiler. Bombalanan parlamentoda da parlamenterler bir arada olarak ortak bir mesaj verdiler. Şimdi siyasete düşen görev, siyasetle sosyal bir risk yaratmak değil, siyasetle bütün Türkiye'yi bir araya getirerek ortak bir Türkiye hayali taşımak. Umuyoruz ki siyaset artık bu görevi de yapacaktır.

'Bu alan hepimizin' CHP İstanbul Milletvekili Ali Şeker: "Uzun zamandır muhalif olan hükümetin ötekileştirdiği gruplar bir araya geldiler. Bir araya gelme zemini ortadan kaldırılmıştı, artık karşımızda bir darbe girişimi şerrine ve sivil diktatörlük girişi
mine karşı bütün halk bir araya gelip yüz binlerle Taksim meydanı'nı zapt etti. Artık hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağını, bir grubu uzun zamandır zorla ayakta tutan AKP'ye karşı halk alana indi ve 'Bu alan sadece sizin değil, hepimizin' dedi."

Sarıyer Belediye Başkanı Şükrü Genç:
"Yaşananları hepimiz biliyoruz, çok acı olaylar yaşadık ve gerçekten çok daha acı olabilirdi. Her şey birbirine denk geldi ve olmadı. Bundan sonrası çok önemli.  Artık Türkiye'de belli zaman aralıklarıyla bedeller ödemeyi bir kenara bırakıp, genel başkanımız da söylediği gibi birlik beraberliği öyle bir oluşturmalıyız ki, başta biz yöneticiler olmak üzere tüm insanlık öyle bir sorumluluk anlayışı içinde olmalı ki, koca bir kaya kütlesini oluşturmalıyız ve rüzgâr üstünden sadece toz alabilmeli. Tüm insanları kapsayan ve tüm insanların katılımıyla oluşacak bir demokrasiden söz ediyorum. İşin kısası demokrasi yaşam biçimi olmalı. Ayrışmayı mutlaka kaldırmak zorundayız. İnşallah demokrasiyi yanlış tanımlayanlar veya kendince bir yönetim şekli oluşturmaya çalışanlar bu olaydan bir ders çıkarırlar."

‘Çapulcu denen yüz binler alanda’


Sanatçı Melike Demirağ:
Biz Taksim'i özlemiştik, uzun zamandır Taksim'e çıkamıyorduk, çıkartılmıyorduk. Bugün 'çapulcu' denen yüz binler burada. Bu kadar haksızlığa uğramalarına rağmen bugün gerçek demokrat oldukları için yanında durmadıkları bir iktidarın darbeyle gitmesini kabul etmediler. Bu bir dik duruştur. Biz darbeleri yaşadık, hem de darbenin en kötüsünü 12 Eylül'ü yaşadık. Darbenin ne olduğunu biliriz. İktidarlar darbelerle gitmez. İktidarla sandıkla gider, sokakta gider. Umarım Taksim bugünün dışında bundan sonra da barışçıl muhalif gösterilere izin alır. Bugün neden Taksim halka açılmış oldu? Çünkü buradaki yüz binlerce insandan iktidarın yanında olanlar da vardır belki ama çoğunluk onun hışmına uğramıştır. Bu bir başlangıçtır, bundan sonra iktidarın kendini daha fazla ispatlaması gerekiyor. Darbeye karşı yanında el ele olduğu büyük kitlelerin artık sokaklarda özgürce gazlanmadan, korkmadan sokağa çıkmasını sağlamalı iktidar. İşte o zaman sanıyorum bir dönemeci dönmüş oluruz."