Tek kişi varsa adalet yok

Tek kişi varsa adalet yok

1991-1993 yılları arasında Demirel ve 93-95 yılları arasında süren DYP-SHP koalisyon hükümetleri zamanında Adalet Bakanlığı yapan Mehmet Seyfi Oktay, olması gereken hukuk sistemi hakkında konuştu.

Ayşegül Başar-Süleyman Kılıç

YURT'u ziyaret eden Oktay, Kuvvetler ayrılığı ilkesinin ve evrensel hukuk değerleri arasında bulunan özgürlük, eşitlik ve demokrasi gibi ilkelerin ülke hukuk sistemleri için olmazsa olmaz olduğunu belirtti.

Oktay'ın ülkedeki adalet anlayışı ve hukuk sistemiyle ilgili yaptığı açıklamaları şöyle oldu:

ADALET OLMADAN MÜLKÜN BİR ANLAMI YOK

Hukuk için çok önemli bir ilke vardır: 'Adalet mülkün temelidir'. Bu ilke hukuk kuralları içinde olmazsa olmazdır. Aadalet olmazsa mülkün hiç bir değeri yok.Adaleti gerçekleştirecekk sistem de burada çok önemli. Evrensel değerlerin hiçe sayıldığı bir sistemin adil olması mümkün olamaz.

TEK KİŞİ VARSA, ADALET YOKTUR

Herşeyin tek kişinin eline verildiği sistemde adalet gerçekleşemez. Bu asırlardır tecrübelenen bir gerçektir. İnsanlığın ve bilimin ürettiği bir şey var o da Demokrasi. Bunlar aynı zamanda evrensel hukuk değerlerimiz kapsamındadır. Adalet bunlarla yerini buluyor. Tek bir kişinin kontrolü söz konusuysa burada ne demokrasiden bahselebilir ne de adaletten.

KUVVETLER AYRILIĞI OLMADAN ADALET BİR HAYAL

Kuvvetler ayrılığı olmadan Adaletin gerçekleşmesi bir hayal. Yasama, yürütme ve yargı birbirinden bağımsız olmalı, kimsenin tekelinde olmamalı. Demokratik hukuk devleti olmazsa olmazlarımızdandır. Eğer siz demokratik hukuk devletinin kurallarına uygun davranmıyorsanız, demokrasiden sözedilemez. Evrensel bütün değerlerin varlığı durumda hukuktan sözedilebilir.

EŞİTLİKÇİ, ÖZGÜRLÜKÇÜ BİR SİSTEM

Eşitlikçi ve özgürlükçü bir sistemde ilerlemek, bunları dikkate almak gerekiyor. Demeokrasinin, Kuvvetler ayrılığının olduğu yerde bunlarda vardır. Böylesi bir hukuk sistemi aynı zamanda keyfilikten de uzaktır. Açık ve net bir şekilde kuvvetler ayrılığına bağlı kalınması gerekiyor.

ESKİDEN DERS ALINMALI

Toplumsal yaşamda tarih boyunca çeşitli çeşitli yönetim biçimleri verdır. Faşizm, Siyasal İslam, Demokrasi ve bunların alt versiyonları. Faşizmde de Siyasal İslamda da tek bir kişinin iradesi geçerlidir. Demokrasilerin varlığından bahsedildiği ülkelerde ise kuvvetler ayrılığı esas alınır. Geçmiş olumsuz deneyimlerden ders çıkarıp aksi yönde hareket edilmeli. Faşizminde siyasal islamında olumsuzlukları tartışılmalı, demokrasiye uygun hareket edilmeli. Temel felsefeden ders alınmalı ne olmaması gerektiği ile ne olması gerektiğinin ayrımı yapılabilmeli. Ancak böyle sağlıklı bir sistem oluşturulabilir.

BATAKLIĞI KURUTMAK GEREKİYOR

Adalet sisteminin anlatırken şöyle bir metefor kullanabiliriz. Bir bataklık var burada. Tepesinde sinekler uçuşuyor. Yok şu sine aykırı şu sine küçük bu büyük diye tek tek sineklerle uğraşırsan olmaz. Ayrıntıları es geçip, asıl soruna bataklığa odaklanmak gerekir. Tek tek sinek peşinde koşmak sonuç getirmez. Başkanlık sistemini de çok tartışıldı. Bakıldığında en iyi ABD'de uygulandığı görülüyor. Ama aynı sistem olduğu gibi başka bir ülkeye uygulanırsa oradaki gibi olmaz. Son anayasa değişikliğine milletin iyi bakması gerekiyor.