Türk bilim kadınından uykunun şifreleri

Türk bilim kadınından uykunun şifreleri

Cenevre Üniversitesi’nde çalışan Özge Yüzgeç liderliğindeki ekip fareler üzerinde yaptıkları çalışmalarla uyku esnasında gözbebeklerinin beyin komutlarıyla büyüyüp küçüldüğünü keşfetti. Yüzgeç, ABD ve Avrupa’nın birçok saygın bilim yayınına konu olan keşfini anlattı.

İsviçre’nin Cenevre Üniversite’sinde çalışan Türk bilim kadını Özge Yüzgeç (27) liderliğindeki 10 kişilik ekip önemli bir keşfe imza attı. Yüzgeç ve arkadaşları farelerin uyku esnasında gözbebeklerinin beyin komutlarıyla büyüyüp küçüldüğünü keşfetti.

TEDAVİ İÇİN BİR ADIM

Yüzgeç, Current Biology dergisinde yayımlanmasının ardından ABD ve Avrupa’nın birçok saygın bilim yayınına konu olan keşfi Hürriyet’e anlattı. İsviçre’de nörolojik bilim alanında doktora eğitimine devam eden genç bilim kadını, “İlk kez gözbebeklerinin uykudayken uykunun derinliğini ve hafıza oluşumunu koruduğunu gösterdik. Gözbebeğinin beyin fonksiyonlarını yönlendirici bir yapı olması bizim için çok ilginç bir sonuç” dedi.

Buldukları sonuçların uyku bozukluklarının tedavisinde önemli değişikliklere yol açabileceğini söyleyen Yüzgeç, beyin aktivitelerinin yanında göz bebeğine bakılmasının bu tedavileri çok daha kolaylaştıracağını anlattı.

"HAFIZANIN GARDİYANI"

Yüzgeç ve çalışma arkadaşları deneylerine laboratuvar farelerinin yeni bir şey öğrendikten sonra uykuya daldıklarında beyinlerinde ne tür değişiklikler yaratacağını gözlemekle başlamış. Bu sırada farelerin uyku pozisyonlarını incelerken genellikle gözleri açık ya da aralık uyuduklarını fark etmişler. “Beyin ve gözbebekleri arasında nasıl bir ilişki var” sorusundan hareketle yaptıkları deneylerde ilk olarak farelerin gözleri kapalıyken ve uyku süresince gözbebeklerinin hareket etmeye devam ettiğini buldular.

Testler sırasında farelerin uykuları derinleştikçe gözbebekleri de küçüldü. Hatta en derin uykuda, yani beyin hafızayı şekillendirdiği esnada, farelerin gözbebekleri en küçük haline ulaşıyordu.

Yüzgeç, bu süreci “hafızanın gardiyanı” olarak tanımlıyor. Derin uyku sırasında gözbebeği ışığa tepkime göstermiyor. Sonuç olarak Yüzgeç ve ekibi farelerin gözbebeklerinin hem uyku evrelerini, hem derin uykuda ışığa duyarlılığını, hem de hafızaya yardımı keşfetmiş oldu.

Yüzgeç, henüz insanlar üzerinde deney yapmadıklarını belirtiyor. Ancak yakın zamanda üniversitelerindeki uyku kliniği ile birlikte insanlarda göz bebeği ölçümüne başlamayı hedeflediklerini de ekliyor: “Gözbebeklerinin insanda da değiştiğini görebileceğimizi düşünüyoruz.” Fareler gibi insanlarda de benzer bulgular ortaya çıkması durumunda uyku biliminden önemli gelişmeler yaşanması bekleniyor. Yüzgeç uyku bozukluklarının tedavisinde şu an beyin aktivitelerine bakıldığını fakat göz bebeğine de bakılmasının faydalı olabileceğini belirtiyor: “Beyin aktivitesini ölçen sistemler daha karmaşık ve daha masraflı oluyor ancak kamerayla göz bebeği inceleme sistemi hastanelerde ve kliniklerde kullanılması daha ucuz.” 

Yüzgeç, gözbebeği verilerini kullanan teknolojilerin derinliğine duyarlı saatler ortaya çıkarmalarının da mümkün olduğunu söylüyor.