Elif Doğan Şentürk

Elif Doğan Şentürk

“Sağlık”sız komisyon kararı

Sağlık alanında düzenlemeler içeren yasa teklifi, uzun süren tartışmalarla TBMM Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonunda onaylandı.
Başta şunu belirteyim Muhalefetin verdiği hak mücadelesi alkışlanmalı.
“Sağlıkta şiddetin önlenmesine karşı” başlığıyla getirilen düzenlemeye bakıldığında doktora asıl şiddetin şimdi geldiğini maddelere bakınca maalesef daha iyi anlıyoruz.
Bir 5. Madde var ki, demokrasisi var-yok ikileminde gidip gelen ülkelerde bile böyle bir maddenin görüşülmesi ayıp sayılır.
Hayatını insanı yaşatmaya adayan bir doktor düşünün, bir aşağılık iftira sonucu ya da çeşitli siyasi nedenlerle KHK ile görevden alınmış, sonra bu görevden alınmasının haksız-hukuksuz olduğunu yargı önünde ispat etmiş ama o çok sevdiği işine dönemiyor.
Dönüyor da dönemiyor!
Nasıl mı?
-Kamuya ait sağlık kurumlarında çalışamadığı gibi, SGK ile anlaşması olan özel sağlık kuruluşlarında da çalışamıyor.
Geriye çalışma alanı olarak ne kalıyor, “bir elin beş parmağını geçmeyecek kadar” sağlık kuruluşu. O kuruluşlar da isim yapmış hekimleri tercih ediyorlar. Komisyonun iktidar üyelerine sormak lazım; peki bu doktorlar nerede çalışacaklar?
İşte bunun adı tam da “hakkını veriyor gibi gösterip, vermeme” kurnazlığından başka bir şey değildir.
Tabi bir de “oylamama” komedisi var.
Komisyon başkanı önerge hakkındaki itirazları dikkate almadan, görüşmeler tam bitmeden oylamaya geçtiğini söyledi ve madde çoğunluğun “oylamamasıyla” geçti. Hep karşılaştığımız oldubitti meselesi! İktidar aynı yöntemi izlemeye devam ediyor.
Şimdi ben buradan soruyorum;
Hangi vicdanda, hangi demokratik rejimde böyle bir adaletsizlik vardır?
Bu 5. madde sadece Anayasa, hukuka değil, vicdana ve insanlık değerlerine de aykırı.
Nitekim CHP İstanbul Milletvekili İbrahim Kaboğlu, bu maddenin tekliften tümden çıkarılmasının, sadece Anayasa’ya uygunluk açısından değil toplumsal barış açısından da önemli olacağını defalarca belirtti.
Ancak, hukukun olmadığı yerde verilen hak mücadelesi anlamını yitiriyor maalesef.
Referandum sürecinde anlatılan “Türk Tipi Başkanlık Sistemi” tamda bu olsa gerek.
Eğer o süreçte, takım tutar gibi değil de, bilerek, araştırarak, inceleyerek sandığa gidilmiş olsaydı, bugün bu yaşananların hiçbiri olmayacaktı.
Bu haliyle bu teklifin Türk Tabipleri Birliği'nin ortaya koyduğu tespit ve çözüm önerileriyle uzaktan yakından ilgisi yok!
İktidar yine bildik yöntemine başvurdu ve ‘oldubitti’ye getirdi!

Önceki ve Sonraki Yazılar