Saray ile hükümetin 'Başkanlık çatlağı' derinleşiyor!

“Başkanlık yarı başkanlık konusunu sayın Cumhurbaşkanımız gündeme getiriyorlar. Genel Başkan Yardımcıları da, komisyon başkanları da bildiğimiz eski düşünceleri ifade ediyorlar. Bakanlar Kurulu’nda bu konunu enine boyuna tartışılmış, hükümet politikası haline getirilmiş değildir. Bu konuda aciliyet de görmüyoruz. Bakanlar Kurulumuzda görüşmedik, önümüzdeki günlerde de olmayacaktır. Parti açısından ihtiyaç olabilir. 2015 seçimlerine giderken Başkanlık konusundaki düşüncelerimizin açıklanması bir ihtiyaç haline gelebilir ama bugün için erken görüyorum.”

Bu sözler hafta başındaki Bakanlar Kurulu sonrası açıklama yapan Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç’a ait. Erdoğan’ın meydanlara çıkarak fiilen AKP’nin seçim kampanyasını “başkanlık sistemi” üzerine oturtmaya çalıştığı süreçte Başbakan Davutoğlu’nun bir numaralı yardımcısı Arınç bu ilginç çıkışı yapıyor.
Arınç’ın “özgül ağırlık” başkaldırısı ve sonrasındaki tutumunu saklı tutarsak, bu ifadeler Saray ile Hükümet arasında yaşananların basit bir görüş ayrılığından kaynaklanmadığını ortaya koyuyor.

***

Erdoğan ve Davutoğlu arasında uzun süredir devam eden, Saray’ın “istişare eksikliği” diye AKP yöneticilerine şikayet ettiği anlaşmazlıkların altında –hedef aynı da olsa- derin siyasal ve yönetsel uzlaşmazlıklar yatıyor.

Davutoğlu’nun sık sık “Hükümetin sorumluğunda” vurgusunun nedeni de Saray’ın “yönetme sevdasından” kaynaklanıyor.

Aralık ayında Erdoğan’ın Bakanlar Kurulu’na başkanlık etme isteğine karşı Davutoğlu ve kurmaylarının “vesayet görüntüsü olur” direnci ile başlayan süreç, bugüne kadar farklı konulardaki kırılmalarla süregeldi. Erdoğan bastırdı, Ocak ayı içinde Bakanlar Kurulu’na başkanlık ederek daha işin başında “Patron benim” mesajını verdi.
Çözüm sürecinde Davutoğlu dışlandı, Erdoğan, kendisine sadık isimlerden Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan üzerinden temasları yürüttü.
Yüce Divan oylamasında ortaya çıkan görüş ayrılığı, Şeffaflık Yasası ve Mal Bildirimi düzenlemesinde de kendini gösterdi. “Bakanlar Yüce Divan’ı kendileri istesin” diyen Davutoğlu’nun bu yasaları çıkartmak istemesine Saray resmen engel oldu.

İnşaat sektörü, faiz indirimi, bakanlıklardaki Erdoğan dönemi projelerindeki aksamalar çatlağı genişleten başkaca anlaşmazlıklar olarak kayda geçti.

***


Bürokratların aday gösterilmesi noktasında Saray ile Hükümet arasında uyum olmadığı konuşulurken, Afyon’dan gelen haber sorunlu ilişkilerin boyutuna dair önemli ipuçları verdi.
Başbakan Davutoğlu, geçen hafta Afyon’da geçekleşen AKP’nin seçim stratejisinin belirlendiği, bildirgenin altyapısının oluşturulduğu toplantıda rengini açık etti.

“Yeni Anayasa, çözüm süreci, ekonomik ve sosyal dönüşüm, yeni mega projeler, İslam dünyasını da kapsayacak ‘Kutsal Mücadele’ hedefleri” toplantının ana başlıkları arasındaydı.

Kulislere sızan can alıcı diyaloğun işte tam da bu noktada yaşandığı ileri sürülüyor. Yeni anayasa vaadi üzerinde tartışma yürütülürken bir ara başkanlık sisteminin gündeme geldiği, Davutoğlu’nun konuyu fazlaca tartıştırmadan kapattırdığı ileri sürülüyor.

Gelen ilk bilgilere göre; AKP’nin seçim beyannamesi taslağında yeni anayasa vaadi güçlü biçimde vurgulanırken, Erdoğan’ın ısrarla gündemde tuttuğu “başkanlık sisteminin” şimdilik öne çıkartılmaması yeğlenmiş.

Tam da bunun üzerine Hükümet Sözcüsü Arınç’ın çıkışı tesadüf mü? Arınç, başkanlık ya da yarı başkanlık sisteminin Erdoğan tarafından gündeme getirildiğinin altını kalınca çiziyor ve açık açık Hükümetin gündeminde olmadığını vurgulama gereği duyuyor.

***


Hükümet, Erdoğan’ın kampanya hedefleri ile uyumlu görünmüyor. Saray, başkanlık talebinin seçim stratejisinin ana ekseni olmasını istiyor, Hükümet’ten karşılık alamayınca ön alıp, meydanlara iniyor.

Hükümet bundan rahatsız olmalı ki hem Afyon’da hem Ankara’da karşı tutum alıyor. Başbakanlık Sözcüsü aracılığı ile “gündemimizde yok” açıklaması yapacak kadar da ileri gidiyor.
Davutoğlu ve ekibi “halktan ve parti tabanından yeterli desteği alamayan başkanlık sistemini, seçim kampanyasının başat unsuru yapmaları halinde sandıktan bekledikleri başarının çıkmayacağını” öngörüyor. O nedenle de Erdoğan ile ters düşme uğruna halktan kabul gören yeni anayasa vaadini önceliyor.

Erdoğan ise tüm gücü ile asılıyor, elini AKP içine atıyor, kulisler yapıyor, her platformu kullanıp “Başkanlık sistemini” öne çıkartmak için yoğun çaba harcıyor.

***

Saray ile Hükümet arasındaki çekişme tam bir satranç oyununu andırıyor. Saray hamle yaptıkça Hükümet’ten karşı hamle gecikmiyor. Saray “Başkanlık” diyor Hükümet “Gündemimizde yok” diyerek geçiştiriyor.
Saray seçime kadar 30 civarında miting planlıyor. Hükümet , “Seçim kampanyası başladığında Saray teşekkür mitinglerine 7 Haziran’a kadar ara verecek” bilgisini sızdırıyor. Oysa Saray’dan esen rüzgar mitinglerin devam edeceğine işaret ediyor.

***

Başbakan ve AKP Genel Başkanı Davutoğlu belli ki, “vesayet” görüntüsünden son derece rahatsız. Zaman zaman tavır koyuyor ama Erdoğan’ın baskın, “ben yaptım oldu” üslubunu ve anlayışını aşamıyor.
Sık sık ortaya çıkan “yönetim” krizlerinde Erdoğan hep son noktayı koyan isim oldu. Bu konuda da “patron benim” diyerek kestirip atması sürpriz olmayacak.
Erdoğan’ın güvensizliği arttıkça çatlak da derinleşiyor. Çatlak derinleştikçe de Saray, Hükümet ve AKP içinde huzursuzluk artıyor.

Siyasi sezgisi güçlü Erdoğan’ın bu tür sıkıntılı süreçlerdeki algı yönetimine kamuoyu yabancı değil.
Erdoğan’ın, önceki akşam Başbakanlık Konutu’nda Davutoğlu’nun konutuna gerçekleştirdiği aile ziyaretindeki fotoğrafı bu çerçevede okumakta yarar var.
Geçmişten başkaca sıkıntılı günleri ve oradan belirlen başka fotoğrafları anımsayalım.
Abdullah Gül ile Erdoğan arasında patlak veren krizlerin, “küstüler” söylentilerinin ardından gerçekleşen ev ziyaretleri ve objektiflere verilen samimi pozlar hafızalardan silinmedi.
Ama gördük ki, Batı’da da sıkça rastladığımız “durumu kurtarma” ziyaretleri siyasi çatlakları gidermeye yetmeyebiliyor.
Örneğin o dostça temaslar Gül’ün ikinci kez adaylığının önünü açmadığı gibi çember dışına itilmesine de engel olamamıştı...

Önceki ve Sonraki Yazılar