Saray sendromu aşılabilecek mi?

Cumhurbaşkanı Erdoğan,  Meclis Başkanı’nın seçiminin ardından en geç Perşembe günü Başbakan Davutoğlu’na hükümeti kurma görevini verecek. Davutoğlu üç muhalefet partisine giderek olası ortaklık için nabız yoklayacak ve bir karar oluşturacak. Rutin süreç böyle işleyecek ancak işin perde arkasında hayli ilginç gelişmeler yaşanıyor.

Davutoğlu’nun Saray’ı devreden çıkartarak, Erdoğan’ı yok sayarak bir koalisyon ortaklığı kurması mümkün mü?  Olamayacağına göre kritik soru şu:
n AKP için Erdoğan hala kırmızı çizgi ise Davutoğlu’nun koalisyon kurması mümkün mü? CHP ve MHP’nin Saray’ı sınırlarına hapsetmeye, Anayasal çizgiye çekilmesine dönük talepleri dikkate alındığında Davutoğlu bunu nasıl başaracak?

***

Erdoğan’ın CHP’ye “Anayasal sınırlarım içinde kalacağım” mesajı gönderdiği kulislere yansıdı.  Kılıçdaroğlu ve kurmayları da bu mesajı doğruluyor.   Bu koşulda daha önce erken seçimde direten,  sonra olabiliyorsa AKP-MHP ortaklığının denenmesine razı olduğu söylenen Erdoğan, bugün AKP-CHP ortaklığına sıcak bakan bir noktaya mı geldi? 
CHP’ye giden mesaj ona işaret ediyor. Öyle ise Kılıçdaroğlu’nun dün gazetelere yansıyan çıkışını nasıl okuyacağız?  Ne diyordu CHP lideri?
“AKP’ye güvenmiyoruz.”

Kılıçdaroğlu Davutoğlu’nu mu kastediyor Erdoğan’ı mı?  Verdiği güvensizlik örnekleri Erdoğan’ın Başbakanlığı döneminden. Tutuklu milletvekilleri mutabakatını bozan bizzat Erdoğan’ın kendisiydi. 

Görünen o ki CHP lideri, Erdoğan’ın “Anayasal sınırlar içinde kalacağım” mesajını inandırıcı bulmuyor. Açık açık güvenmediğini söylüyor. 14 maddeyi anımsatıp koalisyon kurulmasının güçlüğüne dikkat çekiyor. CHP’nin ilkelerinin bir maddesi doğrudan Erdoğan’a işaret ediyordu: 
“Cumhurbaşkanı anayasal sınırlara çekilmelidir. Cumhurbaşkanı koalisyon görüşmelerinin bir aktörü haline gelemez, siyasi parti liderlerine çağrısı anlamsızdır. Cumhurbaşkanlığı her şeye maydanoz olma makamı değildir” CHP lideri akademik kimliğine öne çıkartarak Davutoğlu’nu daha makul buluyor olsa da hiçbir biçimde Saray’a güvenmiyor.

***

Güven bunalımı CHP ile sınırlı değil.  MHP Genel Başkanı Bahçeli de Saray’ı itimat etmiyor. Katı tutumunun ardında  çözüm süreci, yolsuzluklar benzeri kırmızı çizgileri belirleyici ancak Bahçeli de Erdoğan’ın sözlerinin olası koalisyon ortaklığında bir hükmünün olmayacağını, her an sınırları zorlayacağını öngörüyor.

Etkili bir MHP’li dün “Meclis’te Ağustos Anayasa’ya bağlı kalacağına yemin etti. Çok değil beş ay sonra partisi adına seçim kampanyası yürüttü. Cumhurbaşkanı yeminine sadık kalmadı. Koalisyon protokolüne kalması beklenebilir mi? diyordu.  MHP kulislerinde Saray ne söz verirse versin koalisyonlu ya da koalisyonsuz her koşulda erken seçimi zorlayacağı, AKP’nin tek başına iktidarı için yer yolu deneyeceği görüşü hakim. Bahçeli’nin ortaklığa mesafeli duruşu, ısrarla muhalefette kalma isteği de bu yaklaşıma dayanıyor. Bahçeli, AKP ile bir koalisyona girip partisini eritmek, yıpratmak istemiyor.

***

AKP’de bir haftaya yayılan istişarelerden çıkan sonuç CHP ya da MHP ile bir ortaklığın denenebileceğini ortaya koydu. MHP ile ortaklık kurulmasını isteyen milletvekillerinin oranı yüzde 60’ı aşıyor.

Sadece Güneydoğu kökenli milletvekilleri çözüm sürecinin rafa kalkması halinde AKP’nin Kürt seçmeni tamamen kaybedeceğinden endişe duyuyor.  Aynı kaygı Davutoğlu ve ekibinde de var. Taban uyumu önemli ama AKP-CHP ortaklığının daha uzun soluklu olacağı hesaplanıyor. Barış sürecinin devamı da ancak bu ortaklıkla mümkün.

Peki Saray’ın baskın tutumu ve muhalefetin bu güvensizliği ile Davutoğlu bir ortaklık kurmaya nasıl yürüyecek? CHP ve MHP’nin Saray’a olan güvensizliğini kırmayı başarabilecek mi?

Davutoğlu bir koalisyon kurmayı -mümkünse CHP ile-ve Eylül’deki kongreye Başbakan olarak gitmeyi istiyor. Ancak önünde çok ciddi engeller var. AKP’nin kendi deyimleri ile “Saray’ı yedirmeyeceği” ortada. Erdoğan da karakteri itibariyle Saray sınırlarına hapsolacak bir yapıya sahip değil.  Her ne kadar “Anayasal sınırlarda kalacağını” söylese d, koşullar zorlasa da olası koalisyon ortaklığında aktif rol üstlenmekten vazgeçme olasılığı düşük.

***

Tam da bu noktada bir örnek anlatılıyor kulislerde. Yer Cumhurbaşkanlığı Saray’ı. Ocak ayı ortasında  Erdoğan ilk kez Bakanlar Kurulu toplantısına başkanlık edecek. Öncesinde Erdoğan ve Davutoğlu baş başa 1,5 saat görüşüyor. Ardından Bakanlar Kurulu’na geçiyor.  Davutoğlu’nun son derece gergin ve asık yüz ifadesi dikkatleri çekiyor.

Baş başa toplantıda Davutoğlu, Erdoğan ile masanın başında yan yana oturmak istediğini söylüyor. Erdoğan “Ben askerleri oradan kaldırana kadar ne çektim. Bırak Başbakancılık oynamayı” diyerek tersliyor. Davutoğlu istifa imasında bulunuyor, Erdoğan duymazdan gelip “Sonra konuşuruz” diyerek geçiştiriyor.
Erdoğan AKP’nin doğal lideri. Davutoğlu’nu kendisi atadı. Kabine Erdoğan kabinesi. Ve ilk toplantı ilk kriz patlak veriyor. Kol kırılıyor yen içinde ama bu ilginç diyalog uzun süre konuşuluyor, Saray’ın katı, buyurgan tutumuna örnek gösteriliyor.  Davutoğlu’na bunu yapan muhalefete ne yapmaz!

***

O krizi anımsatan deneyimli bir siyasetçi “Diyelim ki AKP-CHP ya da AKP-MHP koalisyonu kuruldu. Erdoğan Anayasal sınır içinde kalacağı sözünü tuttu. Anayasal hakkı olan Bakanlar Kurulu’na Başkanlık etmeyi istedi.  Kılıçdaroğlu ya da Bahçeli ne yapacak? Saray’a gitmem mi diyecek! Diyelim gittiler, Erdoğan mega projelerden girip, dış politikadan çıktı, başladı hesap sormaya. Ortaklar ne yapacak? Susup oturacak mı? Ahmet Necdet Sezer’in Anayasa atması benzeri devlet krizini göze alıp Ecevit gibi çıkıp açıklama mı yapacaklar? Koalisyon Saray gölgesinde yürür mü? “diyordu.

Kuşku yok, Saray, pazarlıkların önemli bir başlığını oluşturacak. Ve resmi koalisyon turları başlamadan siyaset kurumu Saray sendromunu ve onu aşmayı tartışıyor. Davutoğlu, AKP-CHP ortaklığına yakın durup, Deniz Baykal’ın Meclis Başkanlığı’nda (AKP’nin İsmet Yılmaz’ın adını açıklaması ile Baykal’ın şansı artmış görünüyor) döngüyü kırmayı zorluyor ancak işi kolay değil.
Davutoğlu, Saray’ı sınırlarına çekilmeye ikna edip, güven bunalımını ortadan kaldıramazsa üçüncü turda CHP’ye Meclis Başkanlığı jesti yapsa dahi koalisyonu almakta zorlanabilir.

Önceki ve Sonraki Yazılar