Seçmen taraftar mıdır? Siyasi tercih mi kullanır?

Garip bir erken seçime giderken hafta sonuna kadar adaylar ve ittifaklar netleşeceğe benziyor.
Öyle ki, siyasi partilerin stratejileri iki ayrı hedefte birleşmiş durumda.
AKP ve MHP’nin ülkenin gittiği karanlığa devam etme çabalarının yanında muhalefetin bu gidişe dur deme hedefleri bir araya gelmelerini düşünemeyeceğimiz birlikteliklerine doğru evriliyor.
Doğu, Güneydoğu oyları ile AKP’nin HÜDAPAR’a geçmişteki desteği, HDP oylarını bölmek içindi.
HÜDAPAR’ın son açıklamalarına bakınca bu seçimde bunun pek olamayacağını görüyoruz. Tüm muhalefete oynanmasına rağmen HDP özelinde yapılan tutuklamalar ve Milletvekilliklerinin düşürülmesi de, baraj hesaplarına bağlı AKP stratejisiydi.
Seçmenler konusunda toptancı bir yaklaşımla tanımlamada bulunmak her zaman yanlış olmuştur.
Partilerine takım tutar gibi bağlı, benim hırsızım iyidir diyebilenler olduğu gibi, partisi ve onu yönetenlerin durumlarını değerlendirip tercihlerini değiştirenlerin varlığı bu seçimlerin haklı ümididir.
“Ben AKEPE-MAKEPE tanımam, lambalıya basarım” diyen teyzemizin sosyal medyadaki görüntüleri, seçmenin tamamı konusunda fikir vermemeli, gelecek için eğitim ve aydınlanma için ne tür bir çalışma yapılması konusunda yol göstermeli.
Seçmenlerden taraftar gibi hareket edenler olacağı gibi, siyasi tercihlerini durumu değerlendirerek kullanan yurttaşlar ülkemizin yakın geleceğini belirleyecek.
Açıklanan anketlerde “Kararsız” diye gösterilen ve oranları hayli yüksek görünen bu kesim oluşacak parlamento ve Cumhurbaşkanı seçilecek kişiyi belirleyecek.
KARARSIZLARA SELAM OLSUN. 

Önceki ve Sonraki Yazılar