Süleyman Karan

Süleyman Karan

Şehir yağmacılarının foyası ortaya çıkıyor

Biraz ANAP iktidarının şoke olduğu yerel seçimlere benziyor 31 Mart yerel seçimleri... O zaman da Turgut Özal kendini Alice Harikalar Diyarı’nda zannederken, SHP’nin kazandığı belediyeleri görüp şaşakalmıştı. Ama o sadece şaşakalmakla yetinip sonuçları kabullenmişti. AKP ve MHP’den böyle bir şey beklemek mümkün değil. Zira her ne kadar bu ülkede merkez sağ her zaman ahlaken düşük ve yolsuz olmuşsa da hiçbir zaman siyasal İslamcılar ve ırkçılar kadar rezil olmadı. Aynı şekilde, yolsuzluklarda, kayırmacılıkta, rüşvetçilikte ve partizanlıkta berbat bir karnesi olsa da merkez sağın, hiçbir zaman bu kadar büyük hırsızlıklar yaşanmadı belediyelerde. Şimdi başta büyükşehir belediyeleri olmak üzere tüm belediyelerde siyasal İslamcıların takkesi düşüyor, hırsız kabak gibi ortaya çıkıyor!

25 yıldır haramilerin boyunduruğu altında olan İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin nasıl soyulduğu yavaş yavaş ortaya çıkmaya başladı. Tam çeyrek yüzyıl boyunca dünyanın en büyük şehirlerinden birinin kanını emmiş bir çetenin neler yaptığını şaşkınlıkla izleyeceğiz. Eğer ki seçimi yenileyip, oyları çalarak tekrar çökmezlerse tabii ki... O sebeple İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ve ekibinin en önemli görevlerinden biri, bu süreçte olabildiğince çok yolsuzluğu başta İstanbul olmak üzere tüm Türkiye ile paylaşması.

Ahlaksız teklifler
Rezillikler buzdağının görünen yüzünden başlayalım. Nasıl İstanbul talan edilmiş, nasıl doğaya ve tarihe ihanet edilmiş, bunu görmek için İBB Meclisi’ne verilen tekliflere ve komisyonların gündemine bakmak bile yeterli. Dolandırıcı müteahhitlerin yağma teklifleri sanki tek gündem gibi... Sadece son dönemden söz ediyoruz üstelik, yani 2014-2018 arasındaki tekliflerden... Bu dönemde, İmar ve Bayındırlık Komisyonu’nda 8 bin 470 imar teklifi görüşülmüş. Görüşülen 8 bin 470 imar tekliften 2 bin 363 tanesi tartışma yaratmış ve CHP’nin ret oylarına karşın meclisten geçmiş. Buna karşın İstanbul’un öncelikli sorunlarından biri olan ulaşımı ele alan Ulaşım ve Trafik Komisyonu bu sürede bin 93 rapor görüşmüş. Engelsiz Hayat Komisyonu’nda sadece 55 rapor görüşülürken, İstanbul’un deprem sorununu görüşen Deprem ve Doğal Afet Komisyonu’na ise sadece 70 rapor gitmiş. AKP’ye yakınlığıyla bilinen vakıflara verilen bedelsiz taşınmazlara ilişkin tekliflerin de gittiği Hukuk Komisyonu’nda ise bin 11 teklif görüşülmüş. Beş yılda Eğitim Komisyonu’na giden dosya ise 361.

Organize çete işi
İmar Komisyonu’nda görüşülen tekliflerin kime nasıl bir kıyak olarak döndüğü, hangi belediye görevlisinin rüşvet aldığı, hangi tarikata ya da kökü dışarıda bir örgüte peşkeş çekildiği de emin olun bir gün, gün yüzüne çıkacak. Bu arada AKP’ye ne kadar para aktarıldığı da... Son dönemde buradan çöplenen MHP’lilerin olma ihtimali de var tabii.

Şehri de satarlar!
İBB’nin bağırsaklarını temizlemesi yıllar alacak. Bu zarar ve yağmanın faturası ise tüm İstanbul halkına ve bu güzelim kente zaten çıktı ve çıkmaya devam edecek. Ama siyasal İslam'ın yerel yönetimlerde yaptığı rezillikler öyle saymakla bitecek gibi değil. Bütün AKP belediyelerinde büyük bir soygun gerçekleşmiş, bunların elinde kalan belediyelerde ise yağma bir dört yıl daha devam edecek. Artık yiyebilecekleri ne kaldıysa yiyecekler. Eğer ki ilçeyi veya kenti Katarlılar’a satarlarsa da çok şaşırmayın. İşte bunun adı ‘yerel vatan haniliği’!.. Fıtratlarına da çok uygun.

Önceki ve Sonraki Yazılar