Şemsiye tamiri ve tüketim toplumu

Şemsiye tamiri ile ekoloji ve sömürü arasında ilgi var mı sizce? Bence var. Artık şemsiye tamir ettirenler azaldı. Tamir ücreti 5–6 TL. Hâlbuki 5 TL’ye Çin malı şemsiye var. Tabii bunlar en fazla bir iki yağmur dayanabiliyor. Biraz daha iyileri de fazla dayanmıyor. Öte yandan kaliteli bir şemsiye tamirlerle 30 yıl bile dayanıyor. Bazıları yılda birkaç şemsiye almayı daha kârlı buluyor.   Bu iki davranış ne gibi sonuçlar doğuruyor. Kaliteli bir şemsiyeyi 10 yıl kullanan bir kişiye karşılık diğerleri bu süre içinde on, bazen yirmi şemsiye kullanıyor. Çoğu Çin’de üretilen bu şemsiyeler nasıl bu kadar ucuz olabiliyor? Bunun nedeni, iki konuda sömürüye yol açması. Birincisi çevreyi sömürme. Bu ürünler için çelik vb. maddeler ve enerji üretilirken ve kullanılırken çevreye hiç dikkat edilmiyor. Bu kullan at sistemi nedeniyle en az on misli malzeme ve enerji kullanmak gerekiyor. Bu da küresel ısınmayı arttırıyor. İkinci sömürü alanı ise emek. Çalışan işçilere çok düşük ücret ödeniyor.   Diğer yandan bu şemsiyelerin taşınması için de daha fazla yakıt kullanılıyor. Şemsiye tamir ettirmediğinizde bu konunun ustaları küçük dükkânlarını kapatıyorlar. Bunların gelir kaybı da önemli. Ülke olarak şemsiyeler için yurtdışına ödediğimiz döviz de artıyor. Aslında bu kullan at sistemini destekleyen başka gelişmeler de var. Sitelerde dikkat ederseniz sadece büyük alışveriş merkezleri oluyor ve küçük dükkânların bu sitelerde oluşması daha tasarım aşamasında engelleniyor. Şemsiye tamircileri bu merkezlerde dükkân kiralayamayacağına göre tamirci bulmak zorlaşıyor.   Aslında kaliteli bir şemsiye alıp epeyce bir süre kullanmak sık sık şemsiye kaybetmiyorsanız daha ekonomik. Dahası kalitesiz şemsiyelerle yağmurda ıslanmak riski de hayli fazla. Tüketim toplumu insanlardan sürekli daha fazla tüketim yapmalarını istiyor. Bu, planlanmış bir şey. 2. Dünya Savaşı’ndan sonra ABD Başkanı Eisenhower’in bir danışmanı “tüketim maddelerinin artan bir hızla tüketilmesi, yenilerinin alınması ve çöpe atılmasına ihtiyacımız vardır” demiş. Bu amaçla reklamlarla insanlarda satın alma istekleri teşvik ediliyor. ABD’de her hangi bir insan günde 3000 reklam mesajı alıyormuş. Tüketimi sağlama almak için planlamış bir şekilde ürünlerin çabuk eskiyecek veya değiştirilecek şekilde üretilmeleri gerektiği de ileri sürülmüş. Brooks Stevens adlı bir endüstri tasarımcısı planlanmış işe yaramama diyebileceğimiz bu kavramı “tüketicide daha yeni ve daha iyi bir şeyi, gerektiğinden daha önce satın alma arzusu yaratmaktır” şeklinde tanımlamış. (Vance Packart, The Waste Makers, 1960) Dikkat ederseniz dayanıklı tüketim malları artık çok çabuk eskiyor. Sık sık şemsiye değiştirenlerin kaliteli bir şemsiyeyi yıllarca kullanana göre daha fazla çöpe katkıda bulunduğu açıktır. Hatta bunlar şemsiyeyi bozulduğu noktada hemen sokağa fırlatıyorlar. Bireysel olarak yapacaklarımız var bence. Kaliteli bir şemsiye alalım ve tamircilerin dükkânlarını öğrenelim. Türk Standartlar Enstitüsü’nün şemsiyelerde kalite açısından bir temel çizgi çekmesi de yerinde olur ama yapacaklarını sanmam. Bunların köklü bir şekilde gerçekleşmesi için doğa ve çalışanı sömürmeye son veren bir sistemin uygulanması gerektiği açık. Şemsiye deyip geçmeyin, orada bütün sorunları buluyoruz.     

Önceki ve Sonraki Yazılar