Gerginlik tırmanıyor... Yan yana bile oturmadılar

Gerginlik tırmanıyor... Yan yana bile oturmadılar

PTT Türkiye Erkekler Türkiye Kupası 2018'in lansmanı, Florya Crowne Plaza'da düzenlendi... Toplantıya ise Fenerbahçe Doğuş antrenörü Zeljko Obradovic ile Anadolu Efes'in koçu Ergin Ataman damgasını vurdu...

Lansman öncesi, kupada yer alacak takımların koçları ve 1'er oyuncusu lansmanın yapıldığı toplantı odasına giriş yaptı.Anadolu Efes Koçu Ergin Ataman ile Fenerbahçe Doğuş Koçu Zeljko Obradovic'in birbirleriyle tokalaşmamaları ve herhangi bir diyalog içerisine girmemeleri dikkat çekti.
Lansman öncesi Ataman en ön sıranın sağ ucunda, koç Obradovic, ise sol ucunda oturdu. PTT Türkiye Kupası çeyrek finalinde karşılaşacak olan Anadolu Efes ve Fenerbahçe Doğuş'un koçları Ergin Ataman ile Zeljko Obradovic'e karşılaşmada tokalaşıp tokalaşmayacakları soruldu.Soruya ilk olarak, Ergin Ataman'ın cevap vermesi istendi. Ataman, "İlk olarak burada misafir olan koç yanıt versin" dedi.Zeljko Obradovic, "Bunu erken final olarak nitelemek turnuvadaki diğer takımlara saygısızlık olur. Bilindiği üzere, 8. olan takım, 1. olan takımla eşleşti. 7. ekip, 2. ekiple eşleşti. Ben 26 yıldır Avrupa'nın birçok yerinde koçluk yapıyorum ve insanlara saygı duyuyorum. Ama bana saygı göstermeyen birine de aynı şekilde karşılık veririm. Benim için konu bundan ibarettir" dedi.Ergin Ataman ise, "Türkiye Basketbol Federasyonu'nun Anadolu Efes'e verdiği -1 puanlık ceza nedeniyle ilk yarıyı 8. sırada tamamladık. Daha üst sırada olabilirdik bu ceza sebebiyle. Ben göreve geldikten sonra 9. sırada olan takım 4. sıraya çıktı. Sorunun ikinci kısmına yanıt verecek olursam, ben maçtan sonra konuya dair söyleyeceklerimi söyledim. Ancak Fenerbahçe Koçu bu konuyla ilgili, 'No comment' (Yorum yok) dedi. Ben de şimdi, 'No comment' diyorum" şeklinde konuştu.

Daha sonra bir basın mensubunun, "Burada el sıkışmanız basketbol camiası ve ülke olarak içinde bulunduğumuz durum açısından çok güzel olacaktır. Hem de yarın Sevgililer Günü" dedi.

Ancak ikili bu çağrı karşısında herhangi bir yorumda bulunmadı ve yine el sıkışmadı.

İkili arasında neler yaşanmıştı?

Anadolu Efes'in Fenerbahçe’ye 100-74 kaybettiği maç sonrası Ataman, Obradovic’in elini sıkmamıştı. Daha sonrasında Hürriyet'e açıklamalarda bulunan Ataman hem 100 sayı hem de Melih Mahmutoğlu konularına dair açıklamalarda bulunmuştu.

OBRADOVİC’E YAKIŞTIRAMADIM

Türk basketbolunda çok değer verdiğim ağabeylerim var benim. Hepsi de bana çok iyi yaptığımı söylediler. Obradovic’in ben ilk kez elini sıkmadım bir maçtan sonra. Bugüne kadar çok maç kaybettim ben Obradovic’e. Artı, saygı da duyduğum bir karakter. Bana göre bu mesleğin içinde olan herkesin de saygı duyması gereken bir isim. Kariyeriyle ortada, kendisi şu anda Avrupa’nın 1 numaralı basketbol karakteri konumunda.

O, BENİM ELİNİ NEDEN SIKMADIĞIMI ÇOK İYİ BİLİYOR

Sonuçta bu, sadece kendime karşı değil, 40 yıllık bir basketbol kulübü olan, Türk basketbolunun lokomotifi olan Anadolu Efes Kulübü’ne karşı bir saygısızlık olarak algıladım. Ben olmasaydım, buna ses çıkartan olabilir miydi? Belki olmazdı. Ama ben de böyle bir adamım. Zaten hep şunu söylerim; karşınızda Ergin Ataman varken, her yaptığınız yanınıza kâr kalmaz. Onun için ben orada Obradovic’in elini sıkmadım.

HERKES DOĞRU YAPTIĞIMI SÖYLEDİ

Onun için bu konuyla ilgili sosyal medyada şuursuzca, terbiyesizce yorum yapan fanatik taraftarların yazdıklarını, avukatıma iletiyorum. Kendisi de savcılıkta gereğini yapıyor zaten... Ama diyorum, bu gibi kişilerin sporu kirletmesi veya benim gibi birini sindirmesi mümkün değil. Bana yurt içinden, yurt dışından çok sayıda arkadaşım ve önemli spor adamları, doğru olanı yaptığımı söyleyip destek verdi. Hatta son 10 saniyede mola alıp, oyuncularıma, rakibin sayı atması için oyunu tamamen bırakmalarını söylememin daha da iyi olabileceğini söylediler. Ama ben o an böyle bir şey yapmadım. Sahadaki tüm oyuncularım gençti. O tarz bir hareket yapıp işi şova çevirmek istemedim ve tepkimi kendisinin elini sıkmayarak gösterdim. Baktım ki maçtan sonra yanlış bir yere gidiyor bu hareket, çıkıp basın toplantısında açıklama yaptım. Hayatta hepimiz hata yapabiliyoruz. Benim de zaman zaman yaptığım hatalar var. Bizim Obradovic’le kişisel dostluğumuz da var. Ben hakikaten çok severim de Obradovic’i. Örneğin geçtiğimiz yıl Galatasaray’da çalıştığım dönemde bana karşı tepkiler varken bir davette beraberdir Obradovic’le. Geldi bana sarıldı ve “Kafana takma. Bir ülkede bu seviyelerde yerli antrenör olmak kolay iş değil” dedi. Hakikaten benim için bu önemliydi. Ama Obradovic de, bizim sahamızda tükürük olayını yaşadığında daha hemen akabinde sosyal medya hesabımdan yaptığım açıklamayı herkes biliyor. Bunun Obradovic’e ne kadar büyük bir saygısızlık olduğunu ve şuursuz taraftarların yaptığı şeyden ötürü ben özür dilediğimi hemen yarım saat, 1 saat sonra belirttim. Şimdi ben de diyorum ki; İnşallah Obradovic de... Bir mesaj bir telefon kadar ona yakınken, “Ya hata yaptım, o an gaza geldim taraftarın şeyiyle, kusura bakma” derse iş tatlıya bağlanır. Ama demezse o zaman pek elini sıkmayı düşünmüyorum. Daha önce de elini sıkmadan salondan ayrıldığım bir rakibim olmuş olabilir. Yani ben sonuçta politik bir insan değilim. Birisi bana karşı bir şey yapıyorsa benim de bir tepkim olur. O gün yapabileceğim tek tepki maç sonu el sıkmadan gitmekti. Bazen maçın adrenalini, hakem kararlarına kızgınlığın, taraftarın tepkisiyle unutup da gittiğin de olabiliyor. Ama burada bilinçli bir şekilde, isteyerek yaptım. Bu gibi durumlarda hocalar son 10 saniyede zaten tokalaşmaya giderler, top yere bırakılır veya oynanmaz. Ben Ülker Arena’da tam hocanın elini sıkmaya niyetlenmiş, kalkacakken bir baktım faul yapıldı. Yani bu anlam veremediğim bir husustu, onun için tepkimi o şekilde dile getirdim.

BENİM TOKAT OLAYIM DA, OBRADOVİC’İNKİ DE YANLIŞ

Tokat olayının ikisi de yanlış. Her ne kadar oyuncuyu uyarıcı, motive edici bir olay olsa da yanlıştı. Nitekim de ben, o yanlışın bedelini ödedim. Fazlasıyla ödedim. Türkiye’de günlerce, sizin gazetenizin baş yazarları da dahil olmak üzere linç yedim. Bunun sonunda da TBF’den tarihin en ağır para cezasını aldım; 75 bin TL. Bundan 3 yıl önceki parayla... Şimdi Obradovic’in olayı da aynen benim olayım gibi...

BEN LİNÇ EDİLDİM, OBRADOVİC’İN OLAYINA DUYARSIZ KALINDI

Tasvip edilecek bir olay değil ama maalesef basketbolun agresifliği içinde böyle şeyler olabiliyor. Basketbol A Milli Takım antrenörlüğünden uzaklaştırılmama kadar konuşulmuş bir konu ve sonunda 75 bin TL ceza verildi. Sonuçta bu harekete maruz kalan çocuk da A Milli Takım kaptanı. Bu çocuğun menajerlerinin olaydan hemen 1 gün sonra beni arayıp, “Çocuk Fenerbahçe’den ayrılmak istiyor. Efes’e alır mısın?” dedikleri, benim de, “Hayır. Kesinlikle. Böyle bir olaydan ötürü bir oyuncuyu almam. Ancak serbest kalırsa, serbest kaldığı gün normal bir oyuncu olarak düşünebilirim” dediğim ortada. Ben her şeyde açık ve netim. Burada demek bir olay var ki, bir olay var. Ama bu olay kapatılıyor. Ve diyorum ki aynı şeyi ben yapmış olsam ne olurdu? Ben buna üzülüyorum. Söz konusu durum Obradovic’in, Avrupa’nın 1 numarası olduğu gerçeğini değiştirmez. Ama kuralların, yönetmeliklerin, herkes için eşit olması gerektiğini düşünüyorum.