CUMHURBAŞKANI adayı Muharrem İnce, dün yine TRT’ye “Hakkımı haram ediyorum” dedi.
Haksız mı peki?
TRT’nin 17 Nisan 2018 tarihinden sonra, AKP ve MHP’nin “Cumhur İttifakı”na 37 saat 40 dakika, CHP’ye 3 saat 4 dakika, İYİ Parti’ye 9 dakika yer verirken, Saadet Partisi’ne ise hiç yer vermediği gerçeğine bakarsak kurumun kimlerin talimatıyla hareket ettiği gün gibi ortada değil mi?
Sadece milletin paralarıyla yayın yapan bir kuruluşu, Muharrem İnce’nin “ciğerine yazmasından” daha doğal ne olabilir.
Üstelik hepimizin cebinden alınan paralarla, bir partiye angaje olarak yapılan yayınların, ahlakla, vicdanla hatta Müslümanlıkla izah edilebilir bir yanı var mıdır?
Bizim dinimizde kul hakkı en büyük günah değil midir? Sabah-akşam dini siyasete alet ederek propaganda yapanlar, bu haksızlıkları hangi ayet ya da ayetlerle açıklayabiliyorlar önemli bir merak konusu.
Miting meydanlarında cumhurbaşkanı adaylarının ve alanları dolduran yüz binlerin TRT’ye verilen paralar için haykırdıkları; “Haram olsun, zehir-zıkkım” olsun nidalarını vicdanlarının neresine koyuyorlar acaba?
Devletin televizyonu, uçağı, valisi, kaymakamı, polisi bir adayın ve siyasi partinin emrine verilmesi bırakın demokrasiyi, yasayı ahlaken ve dinen açıklanabilir mi?
Şimdi sıra ramazan sofralarında; yine devletin parasıyla oluşturulan bu sofralarda, propaganda yapmak gelenek haline geldi.
En tepeden belediyelere kadar kurulan bu sofralarda aslolan ihtiyaç sahipleri olduğu halde, insanların dini hassasiyetleri kullanılarak bir siyasi anlayışa oy tahvil edilmeye çalışılıyor.
Bizim öğrendiğimiz ve bildiğimiz dinimiz siyasi değil, ahlaki ve manevidir. 
Onun içindir ki; siz siz olun dininizi maneviyatıyla yaşayın. Hiçbir siyasiyi ve onun temsil ettiği siyaseti dini inancınızın hiçbir yerine sokmayın. Bu hangi siyasi anlayış ya da parti olursa olsun fark etmez.
Seçim sürecindeki propaganda çalışmalarına, devletin imkânlarının kim ya da kimler tarafından nasıl kullanıldığına vicdan gözünüzle bakın doğruyu bulacaksınız.

“Zaman dar, işimiz çok”

Bu arada partiler listelerini YSK’ya teslim etti...
CHP’nin milletvekili listesi çok tartışıldı.
Hatta herkes Muharrem İnce ne diyecek diye bekledi.
Muharrem İnce kendine yakın isimlerin listede yer almamasıyla ilgili yorum bile yapmadı.
İnce, “Milletvekili adayları listeleri açıklanıyor Zaman dar, işimiz çok. O yüzden bunlara takılmayın” dedi ve yoluna devam etti.
Elbette bu süreçte tartışmalar olur. Küsenler, sevinenler olur. Ama sonrasında herkes var gücüyle çalışır. Önümüzde kritik bir seçim var.
Hatta Cumhuriyet tarihinin en önemli seçimi... Herkes üzerine düşen görevi cesaretle, olgunlukla ve fedakârlıkla yerine getirmeli. CHP’nin iç tartışmalara enerji harcamadan, 24 Haziran’a odaklanması gerekir.
Evet, “Zaman dar, yapılacak iş çok”…