Tek bir şeye ihtiyacımız var!

24 Haziran yaklaştıkça muhalif kanadın akıllıca kampanyaları ve AKP’ye karşı izlediği tutum konusundaki doğrular karşılık bulmaya başladı.
Erdoğan harici adayların tümündeki ortak nokta “Huzur adalet ve üretim” gibi değerler.
 2001 den itibaren kendi tabanını ayrıştırma odaklı konsolide eden Erdoğan, bu sefer bu konudaki argümanları toplayamaz oldu.
Her ne kadar yandaş medya kendi argümanlarını hayali yaratıyorsa da, söz Erdoğan’dan çıkmadıkça yerini bulamıyor.
TAMAM diyenlere FETÖ yakıştırması yapan yandaş medyayı durdurmak mümkün değil.
DEVAM etiketinin bot hesaplarından yapıldığı apaçık belli iken, bunu TAMAM etiketine yaftalamaları anlaşılır gibi değil.
Muharrem İnce-Erdoğan görüşmesinde basına yansıyan koltuk farkını hangi ruh hali ile anlatabilirsiniz.
İnce’nin bu görüşmede çatışmaya girmemesi, “birbirimize başarılar diledik” açıklaması Erdoğan’ın buradaki hesaplarını da bozmuşa benziyor.
Gerçekten ihtiyacımız olan huzur ve güvenli seçim konusunda bu tavır sürdürüldükçe ibre muhalefet lehine yükselmeye devam edecektir.
Bizler de bu tavırları günlük yaşamda sürdürerek, toplumsal ayrışmadan uzak durmalıyız.
Çatışmadan beslenen bir siyasi anlayışı nötr duruma düşürmenin tek yolu bu olsa gerek.
Eleştirdiğimiz 16 yılın sorgulanması konusunda haklı düşüncelerimize rağmen İnce’nin “Ben kimsenin yargılanmasına karışmam, adaleti bağımsız ve tarafsız hale getiririm, gerisine karışmam” deyişini dikkate alarak bu konuda rahat olmalıyız.
24 Haziran’a giderken tek bir şeye ihtiyacımız var.
AKP tabanındaki seçmenlerin kanacağı yeni bir veya birden çok yalanı engellemek için; gelecek hakkında huzur ve refaha dönük düşündüklerimizi konuşalım.
Geçmişin değerlendirilmesini bağımsız be tarafsız duruma getirilecek yargıya bırakalım

Önceki ve Sonraki Yazılar