Mustafa Ülkü Caner

Mustafa Ülkü Caner

Tekne

Tekne deyip geçmeyin.

Tekne sayısı ile ekmek teknesi çokluğu anlamlı bir birlikteliktir.

Çünkü tekne sadece zevk, sefa, eğlence ve zenginlik  değildir.

Tekne balıktır, ekmektir, iştir... Dikkat, emek, huzur, korku, cesarettir.

Yaşama bakış açısı ve güvendir.

Ama belki de en önemlisi kültürdür.

Gelişmişlik ile tekne sayısı da doğru orantılıdır.

***
Tekne denizdir… Enginlik, dinginlik, huzur ve coşkudur.

Bazıları için hayat tarzıdır.

Kedi gibidir, martı gibidir.

Genç kız, âşık kadın, genç delikanlı gibidir.

***
Rakamlara göz atınca ülkem için hüzünlenmemek
ve üzülmemek elde değil.

8300 kilometre civarında deniz kıyımız var.

Ama küçücük ve hiç deniz kıyısı olmayan İsviçre’nin göllerindeki kadar teknemiz yok!

Hatta İsviçre göllerindeki tekne sayısı bizi katlamış vaziyette.

Kişi başına tekne sayısı bazı örneklerle verilirse vahamet daha çarpıcı görülebilir.

Türkiye’de 2000 kişiye 1 tekne düşerken, Almanya’da
bu sayı 184’e/1, Avusturya’da 293’e/1, İtalya’da 68’e/1, İsviçre’de 73’e/1’dir.

***
Ülke ekonomisi yoğun bakımda yatarken, siyaset ve adalet mekanizması iktidarıyla, muhalefetiyle
yurttaşlarda büyük hayal kırıklığı yaratıyorken nereden geldi tekne aklına ve  pek mi lazım tekne
mevzusu demeyin!

Yaz mevsiminin son günü arifesinde Çeşme - Sakız adası arası yelkenli yarışları yapıldı.

Doğrusu pek anlamadım yarışın nasıl yapıldığını.

Ama hakem heyetindeki bir yelken sevdalısı anne hakemin söylediği bir cümle bana ilham verdi ve teknemiz dalgaların arasında inip çıkıp Sakız 'a doğru yol alırken bu satırları bir solukta kaleme aldım.

Bu ilhamın kaynağı hangi cümle miydi?

“ Ne kadar çocuğu karadan denize kurtarabilirsek, o kadar iyi. “

‘Denizden ne çıkarsa yerim ‘  veya  ‘ Denizdeki insandan zarar gelmez ‘ lafları boşa söylenmiyor demek ki!

Hatta bazılarının yıkmak istedikleri yaşam tarzının kendilerine rağmen ayakta kaldığı kıyı bölgelerinde
yaşamak için plan yaptıklarını ibretle izlemiyor muyuz zaten!

Önceki ve Sonraki Yazılar