Mustafa Ülkü Caner

Mustafa Ülkü Caner

“Tezek” ve “vesayet”

Söylenenler bunlar.
Seviye, çok alçaklarda çelikten duvara doğru limitsiz hızla uçuyor.
Bilinçaltı tamamen havalara girdi.
Hem de Cumhuriyet’imizin kurucusu, şimdiki Anamuhalefet partisi CHP’ye “tezek” diyerek hakaret edecek kadar ileri giden bir anlayışla!
“Tezek”!
Ne? Kim?
Herkesin dilinin ucuna bir şey geliyor da…
Terbiye, haller ve mevzuat müsait değil!

✶✶✶

Şu “tezek” ne menem bir şey?
Tezek, yani özellikle Anadolu’da köylerde fakir halkımızın hayvan dışkısından kurutarak ürettiği, ısınmak için kullandığı çevre dostu bir yakıttır.
Tezek burada hakaret anlamında b.ktan şey gibi, söylenmiş ise de, tezek aslında çok faydalı bir şeydir.
Hatta tezek dünyada savaş kışkırtıcısı, toplumlara kan kusturan, yolsuzluk ve hırsızlık bataklığına gömülmüş,  örneğin Hitler ve Mussolini gibi birçok sözde “siyasi lider”den kesinlikle çok daha iyi bir şeydir.

✶✶✶

CHP lideri Kılıçdaroğlu’nun “vesayet” iddiası da önümüzdeki günlerde çok tartışılacak gibi.
“Vesayet”...
Ama aslında kastettiği, bir sivil parti liderinin, hem de tek adam rejimi yanlısı bir  adayın asker üzerindeki vesayeti değil mi?
Bence makalemin  hazırlandığı şu ana kadar henüz yalanlanmayan bir haber üzerine bu tanımlama bir şeyler anlatmak istiyor.
Ancak durumun tam karşılığı bu değil.
Haber doğru ise, durum daha vahim…

✶✶✶

Ne olmuş  da, Kılıçdaroğlu böyle demiş?
Habertürk İnternet sayfasında çıkan ve kısa süre sonra yayından çıkarılan habere göre AKP Genel Başkanı Erdoğan, Genelkurmay Başkanı Akar ve CB sözcüsü Kalın’ı, Abdullah Gül’e  göndermiş.
Habere göre anlaşılıyor ki, Gül’ün Cumhurbaşkanı adayı olmaması böylece “anlatılmış”.
Gül’ün açıklamasındaki satır arası mesajlar çok, ama çok vahim.
Haberi yayınlayan Genel  Yayın Yönetmeni gazeteci arkadaşımız tabii hemen işinden atılmış.
Yani “kellesi alınmış”…
Abdullah Gül de bu “ziyareti “ halen yalanlamadı.

✶✶✶

Haber halen yalanlanmadığı için, haberin doğru olduğunu varsayarsak, bu alınan son kelle de olmaz kesinlikle.
Gerçekten doğruysa ki yalanlanmayan bu habere ilişkin Anamuhalefet lideri görüşünü açıklarken televizyon kanallarının canlı yayını kesmeleri buna dair güçlü bir delildir.
Durum her açıdan kötüdür.
Önce, muhtemel ki güven eksikliği var.
2 kişi “gönderilmiş”.
“Karşılıklı kontrol” sağlanmış!
Genelkurmay Başkanı menfi anlamda “aday iknasında” kullanıldı mı, kullanılmadı mı?

✶✶✶

Korku çok büyük!
Gelişmeler, daha çok sivil ve üniformalı “kellelerin uçacağına” delalettir.
Zira yepyeni bir durumla karşılaşıyoruz.
Askeri vesayet tanımı, askerin kontrolünde siyasiler vasıtasıyla  ülkeyi dolaylı olarak yönetmesi anlamındadır.
Yani siyasiler askerin bir nevi emir kullarıdır.
Ama şimdi tam tersi bir durum var.

Önceki ve Sonraki Yazılar