Mustafa Ülkü Caner

Mustafa Ülkü Caner

Tezgahlara dikkat!

31 Mart seçimlerinde Türkiyede “bir şeyler oldu”.

Ne mi oldu?

Millet ittifak halinde  “ARTIK YETER” dedi.

Hem de her türlü baskıya, tek yönlü kara propagandaya, yalana dolana, tehdit ve şantaja, iftira, yüzsüzlük ve karalamalara rağmen

Tüm kamu gücü ve kamu kaynak ve paralarının hoyratça kullanılmasına rağmen millet birilerine müthiş bir tokat attı.

Yıllardır alıştıkları ve başarıyla yürüttükleri seçim sonuçlarının birkaç saat içinde kafalarına göre kaynağı belli olmayan açıklamalarla, psikolojik seçim zafer senaryosu bu sefer çuvalladı.

Zira CHP, İyi Parti ve Millet İttifakı'nı destekleyen güçler seçim gecesi saat 23.00 civarında tüm ıslak imzalı sandık sonuç tutanaklarını toplamayı başardılar.

Bu sefer algı operasyonu çöktü.

Nitekim 20 dakika sonra “kaynağı belirsiz veri akışı” susmak zorunda kaldı.

Sandıklara sahip çıkma, demokrasi direnci tüm dünyanın takdirini toplamıştı.

                           ***

An itibarıyla düzen değişimi ayak sesleri coşkuyla yayılıyor.

İnsanlar bir umutla gülümsüyor ve coşuyor.

Ancak temkinli bir coşku zamanı şimdi.

Öyle, böyle sonuçta sandıkta yerel yönetimler bazında bir devrim gerçekleşmiştir.

İstanbul Ekrem İMAMOĞLU, İzmir Tunç SOYER, Adana Zeydan KARALAR, Ankara Mansur YAVAŞ ile ülkenin kaderi şüphesiz yeniden belirlenecektir.

                           ***

Şaşkına dönen güçlerin İstanbul seçiminin iptal edilmesi için Ergenekon davalarından alışık olduğumuz yöntem, tertip ve karartmalarla karar verici yetkililere baskı ve yönlendirme yaptıkları hissediliyor.

Hem de açıkça.

Hem de sadece adalete değil.

Tüm toplumu havuz paçavraları ve kalemşörleriyle, Göbbels tarzı yöntemlerle yönlendirmeye ve yapacakları muhtemel operasyonlara hazırlamaya çalışıyorlar.

Gözleri iyice kararmış.

Her türlü yöntem ve yolla İstanbul’u geri almak istiyorlar.

Hem, ÜST AKIL KAFAYI TAKMIŞ DURUMDA!

İstanbul’u acilen geri istiyor.

Durum budur ve çok ciddidir.

Onlar için sorun gerçekten kendi şahsi beka sorunu halini almıştır.

İnsanın, “başınıza bekanız kadar taş düşsün” diyesi geliyor.

Bu halk ve bu devlet bu tertipçilere izin verecek mi göreceğiz yakında!

YSK, tüm baskıları bir yana atıp son yıllardaki tartışmalı durumunu da telafi edecek hukuka uygun ve ülkeyi rahatlatacak bir karar verecek mi?

Göreceğiz ve yaşayacağız.

Önceki ve Sonraki Yazılar