Özgecan Aslan, katledilişinin 3. yılında mezarı başında anıldı

Özgecan Aslan, katledilişinin 3. yılında mezarı başında anıldı

Mersin’in Tarsus ilçesinde bindiği minibüste katledilen 20 yaşındaki üniversite öğrencisi Özgecan Aslan’ın ailesi, kızlarını, ölümünün 3’üncü yılında mezarı başında andı. Şehir Mezarlığı’ndaki anmaya baba Mehmet Aslan, anne Songül Aslan ve abla Beste Aslan ile...

Mersin’in Tarsus ilçesinde bindiği minibüste katledilen 20 yaşındaki üniversite öğrencisi Özgecan Aslan’ın ailesi, kızlarını, ölümünün 3’üncü yılında mezarı başında andı.

Şehir Mezarlığı’ndaki anmaya baba Mehmet Aslan, anne Songül Aslan ve abla Beste Aslan ile yakınları katıldı. Özgecan’ın mezarına çiçek bırakıldı, dualar edildi. Acılı baba Mehmet Aslan, “Eğer kalbimizde sevginin ışığı yoksa, başka bir şey vardır. O da maalesef şiddete dönüşüyor. Kadına şiddete yönelik çok ağır bir yasanın gelmesi gerekiyor. Fakat var olan yasaların ağırlığını cahil insanlar bilmiyor. Yasaların ağırlığını kimse bilmiyor. Bunun da mutlaka anlatılması lazım. Bu çok önemlidir” dedi.
‘Özgemin çok güzel hayalleri vardı, hiçbirini gerçekleştiremedim’

Aslan, kızının ölümüne rağmen birçok kadının halen yaşamını kaybettiğini ifade ederek, “Eğitimsizlikten ya da insanların bir anlık o kendilerini ve öfkelerini kontrol edememelerinden kaynaklanmasından dolayı ikinci adımda ne olacağını düşünmüyorlar. Bir anlık gaflet, öfke, kendilerini kontrol edememelerinin bedelini maalesef masum kadınlar, çocuklar ödüyor” diye konuştu.

Anne Songül Aslan ise Özgecan’ın yaşadıklarının hiçbirini hak etmediğini kaydederek, şunları söyledi:

“Özgecan gibi birçok kadın, çocuk şiddete uğruyor. Maalesef bunların da sonu gelmiyor. Çok güzel bir yasa çıksın ki; hiç kimsenin canı yanmasın. Lütfen bunun üzerinde dursunlar. Cumhurbaşkanımıza, başbakanımıza, bakanlarımıza ve milletvekillerimize sesleniyorum, lütfen hiçbir annenin canı yanmasın, gözü yaşlı olmasın. Özgemin çok güzel hayalleri vardı. Hiçbirini gerçekleştiremedim. Dünyanın en iyi psikologu olacağım, bütün hastaları iyileştireceğim diyordu.”