Türkiye'de kadına şiddet dayanılır gibi değil

Avrupa'da sosyal demokratların çatı partisi PES'in kadın politikalarını yöneten Zita Gurmai ile Avrupa'nın geleceğini, kadın politikalarını ve var olan sorunların çözümünü konuştuk

Brüksel’de 2011’den bu yana süren toplantı serilerimize Türk kahvesi ve lokum eşliğinde ikili sohbetlerin ilkini sizinle yapıyoruz.

Avrupa Birliği projesi bir farklılaşmış bütünleşmeye doğru evriliyor. Bu evrimin Avrupa projesinin bozulması ve Avrupa’nın dağılması gibi etkilerinden kaçınmak için kurumsal olarak daha iyi düzenlenmesi gerekir. Sizin Avrupa için vizyonunuz nedir?
Avrupa nüfus artışı, barış ve güvenlik, giderek artan göçmen akışı, iklim değişikliği ve enerji gibi küresel zorluklarla karşı karşıya. Ayrıca, her kesimden bireyin yaşamını etkileyen küresel ekonomik krizin getirdiği zorluklar var. Avrupa vizyonu burada tam olarak konunun özü. Çoğu zaman kısa vadeli yaklaşımlar ve çözümler ya da basit söylemler gerçek Avrupa projesinin önüne geçiyor. Giderek küreselleşen, istikrarsız ve rekabetçi bir dünyada, birlik ve uzun vadeli vizyon yaşamsal değer taşıyor. Sağ kanadın savunduğu kemer sıkma politikaları açıkça başarısız oldu. Şimdi yatırımı teşvik etme ve cesur önlemler alma zamanı. Örneğin, Avrupa Stratejik Yatırım Fonu’nun oluşturulmasını bir başarı olarak görüyoruz. Aynı vizyon ve cesarete, büyüme ve istihdam konularında da sahip olmalıyız. Lizbon Anlaşmasının getirdiği yeniliklere rağmen şeffaflık ve demokratik hesap verebilirlik anlamında daha yapılacak çok şey var. Avrupa krizi ayrıca, Avrupa çapında eşitsizliğin artmasına yol açtı. Bir PES önerisi olan Finansal İşlem Vergisi, güçlendirilmiş işbirliği koşulları altında hayata geçirildi. Farklı düzeylerdeki bütünleşmenin eşgüdüm içinde yapılmasını, demokratik hesap verebilirliği ve ulusal parlamentolar aracılığıyla yurttaşlarla daha güçlü bir diyalog oluşturmayı başarabilmeliyiz.

Bunca yıllık demokratik ilerlemeden sonra hala “siyasette kadın” gibi bir gündem maddesi olmasını nasıl değerlendiriyorsunuz?
Aslında geçen Avrupa Seçimlerinde Avrupa Parlamentosu Sosyalist ve Demokratlar İlerici İttifakı Grubu, Avrupa Parlamentosu üyeleri arasında kadın temsilini yüzde 40’tan 45’e yükseltti. Kadınların, nüfusun yüzde 52’sini temsil ettiği gerçek demokratik temsil sayısına ulaşılıncaya kadar bu yolda devam etmemiz gerektiğine inanıyorum. Barroso Komisyonundaki kadın üye sayısını (yüzde 33) korumayı başarmakla birlikte, Avrupa Komisyonu gibi karar alma mekanizmalarında kadınlarla ilgili daha fazla ilerleme kaydetmemiz gerekiyor.

Gerçek eşitlik istiyoruz
Sosyal demokrat ve ilerici yaklaşım, cinsiyet eşitliği konusuna nasıl yaklaşıyor?
Sosyalistler, sosyal demokratlar ve ilericiler her zaman kadın hakları ve cinsiyet eşitliğinde öncü bir rol oynamışlardır. Kadın ve erkek arasında gerçek bir eşitlik istiyoruz. Farkındalığın artabilmesi için, bu konunun siyasi gündemin üst sıralarındaki yerini koruması gerekli. Kadın hakları gözle görülür ve kendi başına bir yaklaşıma sahip olmalı ama cinsiyet konuları yalnızca “kadın konularıyla” sınırlandırılmamalı.

Eşit ücret, zamanı geldi

PES Kadınları olarak öncelikleriniz ve eylemleriniz neler?
2015 yılı, küresel düzeyde cinsiyet eşitliğinin genel bir çerçevesini oluşturan Beijing Eylem Platformu’nun 20. yıldönümü. Bu nedenle 2015 sonrası dönemin gözden geçirilmesi bağlamında Beijing +20 konusu bu yılki önceliğimiz olacak. PES Kadınları 2010’dan beri “Benim Bedenim, Benim Haklarım” ile başlayan kampanyayı sürdürüyor. İspanya’da ve diğer üye ülkelerdeki tutucu tepkiler, bütünlük içinde hareket etmemiz gerektiğini gösteriyor.
İstanbul Sözleşmesi’nin onaylanması ve etkili bir Avrupa mevzuatının geliştirilmesi yoluyla kadına karşı şiddetle mücadele ve insan ticaretinin önlenmesi diğer bir önceliğimiz. “Eşit ücret, zamanı geldi!” isimli 2014 kampanyamız Avrupa’da hala yüzde 16,2’de olan cinsiyete dayalı ödeme uçurumuna odaklandı. Bu, kadınların erkeklere göre yılda ortalama 59 gün bedavaya çalıştığı anlamına geliyor. Kadın ile erkek arasında yüzde 39’a varan emekli maaş farkı, kadınların şimdiki ve ileri yaşlardaki ekonomik gücünü tehlikeye sokuyor.
PES üyesi bir parti olarak CHP, Avrupa’daki kadın çalışmalarımızın da içinde. Ancak PES Kadınları olarak yalnızca Avrupa kadınları ile değil dünyadaki tüm kadınlarla, örneğin Arap devriminden kadınlarla da dayanışma içinde olmak istiyoruz.

Türkiye’de kadının durumu

BM Kadın Ajansı’nın yayınladığı bir istatistiğe göre nüfusun yaklaşık 74 milyon olduğu Türkiye’de kadınların neredeyse yüzde 40’ı yaşamlarında yakınlarından fiziksel şiddet görüyor. Bu eğilimlerle nasıl mücadele edilebilir?
Mart ayında Avcılar Belediye Başkanı Handan Toprak’ın davetlisi olarak Uluslararası Kadın Belediye Başkanları Zirvesi’ne katılmak üzere İstanbul’a geleceğim. Bu durumu yerinde görmek için de bir fırsat olacak.
Bu şiddet olaylarıyla ilgili çeşitli raporlar gördüm ve gerçekten Türkiye’de ve dünyadaki durum dayanılır gibi değil. Kadına karşı şiddet, AB üyesi olan ve olmayan tüm ülkeleri ilgilendiren çok eski ve köklü bir sorun. Avrupa Temel Haklar Ajansı, 2014 yılının Mart ayında, Avrupa’da yapılmış büyük çaplı bir araştırmanın sonuçlarını yayımladı. Buna göre, Avrupa Birliği’nde her üç kadından biri (yüzde 33) 15 yaşından itibaren fiziksel ya da cinsel şiddete maruz kalıyor.
Şiddetle mücadelede kapsamlı stratejilerin çok önemli olduğuna inanıyorum. Bir yandan eğitim ve farkındalığın yükseltilmesi, öte yandan kurbanların korunması ve faillerin kovuşturulmasını olanaklı kılacak ciddi bir yasal mevzuatın uygulamaya konması gerekiyor.
Avrupa düzeyinde PES Kadınları, Kadına Karşı Şiddetle Mücadele Yılı ilan edilmesini, İstanbul Sözleşmesi’nin Avrupa Birliği ve tüm üye ülkeler tarafından onaylanması ve yürürlüğe sokulmasını, Avrupa çapında cinsiyete dayalı şiddeti önleyici ve kadını koruyan yasal düzenlemeleri zorlayacak bir yönergenin kabul edilmesini istiyor.

CEDAW yürürlüğe girmeli


Bir de sözel şiddet şekli var. Elbette sivil toplumunun büyük bir kısmı bu köhne politikalara karşı harekete geçmiş durumda. Bu fotoğraf sizin durduğunuz yerden nasıl görünüyor?
Yerli ya da yabancı olmanın bir önemi yok; nerede ve kime karşı olursa olsun kadına karşı şiddet lanetlenmeli. Bu nedenle İstanbul’da imzalanan, kadına ve ev içi şiddete karşı mücadeleyi içeren CEDAW (Kadına Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Önlenmesi) Sözleşmesi’nin acilen AB ve Avrupa Konseyi üye ülkelerince imzalanması ve yürürlüğe konmasını istiyoruz.

AB’ye katılım sürecinin Türkiye’deki cinsiyet eşitsizliğine yönelik bir araç haline gelmesi için ilgili tüm taraflara; Ankara, Brüksel ve öteki AB başkentlerine ne önerirsiniz?
Türkiye ile ilgili olarak, tüm tarafların yapıcı bir diyalog kurmalarını ve sonunda çözüme ulaşmalarını gerçekten umut ediyorum. Sizin de belirttiğiniz gibi, AB tam üyelik süreci cinsiyet eşitliği ve daha genel olarak toplumsal ilerleme, demokrasi ve hukukun üstünlüğü anlamında ilerlemeyi mümkün kılabilir.
PES ve Avrupa Parlamentosu’ndaki grubu Sosyalistler & Demokratlar (S&D), ortak değerler ve demokratik ilkeleri, ayrıca da kapsayıcı ekonomik ve toplumsal gelişmeleri teşvik ederek, genişleme politikasını her zaman en önemli dış ilişkiler politikası ve sosyal gelişim aracı olarak desteklemiştir.
Tarih, tam üyelik sürecinin toplumsal ilerleme için ne kadar önemli bir güç olabildiğini göstermiştir. Öte yandan deneyimler, aday ülkelerde, yargının bağımsızlığı, hukukun üstünlüğü, ifade özgürlüğü, toplantı ve protesto hakkı ve medyanın özgürlüğü gibi temel değer ve hakların, Kopenhag Kriterleri ile uyumlu geliştiğinin de önemli olduğunu göstermiştir.
AB tam üyelik süreci birçok başka alan için de olduğu gibi Türkiye’de cinsiyet eşitliği konularında da muazzam bir ilerleme için fırsattır. Bu nedenle CHP’nin Avrupa Birliği üyeliği için yoğun çalışmaları ve parti programında cinsiyet eşiliği konularına verilen özel önem birbirini tamamlıyor.


Avrupa Sosyal Demokratları Kadın Politikaları sorumsulu Zita Gurmai
Avrupa çapında sosyal demokrat ve ilerici partilerin çatı partisi PES’e bağlı kadın girişim ve politikalarını yöneten PES Kadın’ın başkanı olan Macar siyasetçi Zita Gurmai, Budapeşte’de doğdu. Karl-Marx Ekonomi Üniversitesi mezunu. Uzun yıllardır ulusal ve uluslararası kadın hareketinde çeşitli aktif görevler üstelenen Gurmai, 2001’de Macar Sosyalist Partisi Kadın Kolları Başkanlığı’na seçildi. Kadın kolları başkanı olarak yürüttüğü “Değişim İçin Kadınlar” hareketi partisinde kadın kotasının tanınması ve uygulanması yönünde büyük başarı kazandı. Macaristan’da “Kamuda Kadın”, “Bizim Geleceğimiz”, “Yeni Binyılın Avrupası”, “Gerçek Eşit Fırsatlar” girişimlerinin kurulması ve yönetiminde yer aldı. 2002 yılında Macaristan Parlamentosu’na milletvekili olarak seçilen Zita Gurmai, Avrupa Entegrasyonu ve Dışişleri Komisyonu üyeliği yaptı. Macaristan’ın Avrupa Birliği üyesi olmasıyla beraber 2004 yılında 25 üyeli ilk Avrupa Parlamentosu’na milletvekili olarak seçildi. 2004-2009 döneminde Avrupa Parlamentosu Kadın Hakları ve Cinsiyet Eşitliği Komitesi Başkan Yardımcısı ve Bölgesel Kalkınma Komitesi üyeliği yaptı. 2009 yılında tekrar Avrupa Parlamentosu milletvekili olarak seçildiğinde Anayasal İşler Komitesi Başkan Yardımcısı olarak görev aldı. İlk olarak 2004 ardından 2012 yılında seçildiği PES Kadın Başkanlığı’nı sürdürmekte ve Küresel İlericiler Forumu’nda cinsiyet eşitliği konularını ilerletmek üzerine çalışmalar yapmaktadır.

Önceki ve Sonraki Yazılar